OMG, You're Sasaeng! [#2]

₪ Bölüm 24 | Couple Ring

Y/N: Bu bölüm Xiuchen moment bulundurur + Mezuniyet tebrikleri icin tesekkur ederim *alkış efekti* yazarınız liseye geçiyor ~

"Nereye gittiğini sanıyorsun?" Jongdae odadan çıkan Minseok'un kolunu tuttu ve kendine çekti.

"Ne?" Minseok yüksek sesle bağırdığında Jongdae kaşlarını çattı.

"Şimdi çeneni kapatıyorsun ve oturuyorsun ardından da beni dinliyorsun!" Minseok uysal bir şekilde Jongdae'ye itaat etti ve oturdu. (Bu çok kölemsi hissettirdi uvv...bir ara köleli fic yazmak gerek)

"Bak ben o kadınla yatmadım ve sandığının aksine o sürtük falan değil. O gün sevgilisine kırılmış bir psikologdu sadece. Ve ben onunla buluşmuyorum psikolog randevusuna gidiyorum tamam mı?" Jongdae iç çekerek söylediğinde Minseok duraksadı ve Jongdae'ye baktı. Ciddi olup olmadığını anlamaya çalışır gibi bir hali vardı.

"Sen" Jongdae hızla Minseok'un dibine girdiğinde büyük olanın gözleri hızla açıldı.

"Hayatımda senden başka biriyle ilgilenmedim ben" Nefesini Minseok'un suratına bırakıp arkasını dönerken gerisinde kıpkırmızı olmuş bir suratla kala kalan Minseok vardı.

"Özür dilerim" Jongdae kapıyı çarpıp odadan çıkarken Minseok sessizce mırıldandı. O kız psikologsa onunla konuşması gerekirdi. Jongdae'yi tavlama hakkında ondan birkaç fikir alabilirdi elbet. Elinde tuttuğu Jongdae'nin telefonuna baktı ve sırıttı.

Hemen mesaj gelen numarayı kendi telefonuna aktardıktan sonra suç mahallinden kaçmak için telefonu yatağın üzerine fırlattı ve kendi yatağına koştu.

"Alo" İnce sesi duyduğunda Minseok boğazını temizledi.

"Ben Kim Minseok, Jongdae'nin aşık olduğu çocuk" Minseok her ne kadar Jongdae ona aralarında bir şey olmadığını söylese de kıskançlık yapmayı durduramıyordu.

"Ah? Beni neden aramıştınız?" Kızın kibar sesi Minseok'un sinirini bozmuştu.

"Jongdae için. Jongdae'den hoşlanıyorum, yani gerçekten ama bunu ona gösteremiyorum. Siz psikologsunuz ve insan psikolojisinden anlarsınız. Tavsiye verirsiniz diye ummuştum"

"Tanrım bu gerçekten ilginç" Minseok kız ona cevap vermeden önceki mırıldanmaları duyduğunda gözlerini devirdi.

"Size mesaj attığım saate dediğim yere gelin olur mu?" Minseok onayladığına dair bir mırıltı çıkardı ve telefonu kapadı.

****

"Nereye gidiyorsun?" Suho Jongdae'nin kapıda ayakkabılarını giydiğini gördüğünde onun yanına koştu.

"Özel bir işim var, uzun sürebilir o yüzden endişelenmeyin" Aniden Gayoung ona bir yer ve saat bulunan mesaj atmış ve oraya gelmesini söylemişti. Pekala Gayoung'un asıl planı olayı kökünden halletmekti. İkisi de birbirinden hoşlanıyor ama aptallık yapıyorlardı.

"Sen Minniee hyung?" Jongdae yurttan çıkarken Minseok da aynı bahaneyi sunarak dışarı çıktı. Bu Suho'nun aklında - özellikle yurtta son zamanda olanlardan dolayı - onların sevişmeye gittiğini düşündürmüştü.

"Pekala size iyi eğlenceler hyung!" Neşeli sesiyle söylediğinde Minseok ona anlamaz bakışlar attı ve omuz silkip o da yurttan çıktı.

****

'Geldim neredesin?' Gayoung hem Minseok hem de Jongdae'den aynı mesajın gelmiş olmasına sırıttı ve yanındaki hevesle bekleyen fanları yanına çağırdı.

"Birazdan karşılaşacaklar ve büyük ihtimalle kavga etmeye başlayacaklar. Sizin göreviniz onların ne kadar yakıştığını, harika olduklarını söylemek ve bilirsiniz ormandayız. Fazladan bir çadırınız olduğunu söyleyin ve onları bu çadırda yatırın" Kızlar heyecanla kafalarını salladılar ve çantalarını alıp kulübeden çıktılar.