47. Bölüm

311K 10.9K 3.2K
                                    

GÜNEŞ

Çantamdan anahtarımı çıkardım ve hemen kapıyı açtım.

"Sultanım." dedim neşeyle. Ceketimi portmantoya astım. Anahtarımı ve çantamı koltuklardan birine attım.

Hemen annemin yanına kuruldum.

"Söyle kuzum. "

"Anne bütün derslerden geçmişim. " dedim sevinç nidaları atarken. Telefonumdan hareketli bir müzik açtım ve dans etmeye başladım.

'Oley be!' ' Tatile gidebileceğim.' 'Babam da çok sevinecek. ' 'Hani ben tüm derslerden geçemezdim. ' 'İşte ben ve üstün zekam! ' gibi cümleler kurarak evde oradan oraya koşuyordum.

"Dur deli kız. Motorun soğusun. Geldiğin nasıl da belli oluyor. Sen yokken ev çok sessizdi. Şimdi içler acısı. " Annemin yanağına sulu bir öpücük kondurdum.

"Annem benim, çok mutluyum. Ayrıca ben gelince seni çok özledim gibi şeyler söylüyordun. Şimdi şu söylediklerine bak. Neyse, bugün mutluluğumu kimse bozamaz. "

"Allah'ım sen akıl fikir ver kızıma. "

Dün akşam Araf beni evime bıraktı. İzlerim yok denecek kadar az. Sadece boynumdaki yara biraz belirgin. Onu da flar takarak kapatıyorum. Doğrusu Araf bana çok iyi baktı. E bir zahmet baksın. Onun yüzünden ne hallere düştüm. Aslında benim söz dinlemememden kaynaklanıyor. Ama bana ne.

Şu son birkaç gün içinde Araf'la fazlasıyla yakınlaştık. Ben Araf'a sarıldım. Bunu nasıl yaptım bilmiyorum. O kabusu görünce çok kötü olmuştum. Ve Araf'a sığındım. Ama aklıma biz konuşurken kaçışı gelince Araf'ı ittim. Bora'ya cezasını vermeye giderken elimi tuttu. Gerçekten çok şaşırmıştım. Ama hiç düşünmeden elimi çekmek istedim. Ve tabii ki Araf buna izin vermedi. Beni odada bırakıp gittiği, benden kaçtığı için kızgınım. Eğer Araf böyle yapacaksa benden alacağı tepkilerde bunlar olur. Sonraki günler de Araf hep yanımdaydı. Nedenini bilmiyorum ama Araf her yanıma geldiğinde kalbim deli gibi atıyor. Korkunca veya heyecanlanınca kalp atışların hızlanırmış. Benimki de korkudan olsa gerek. Çünkü Araf Bora'ya işkence ederken bir hayli korkmuştum. Aslında sorarsanız 'Araf'tan korkuyor musun? ' Cevabı çok net. Hayır.

İnsan sevgilisinden(!) korkar mı?

Kapı çaldı. "Anneciğim, Eslem gelmiştir. " Koşar adımlarla kapıyı açtım.

Kocaman gülümsememle Eslem'e baktım. "Hoş geldin Eslem. "

"Hoş buldum. "

"Hadi gel içeri. " Eslem içeri girdi. Sevinçten yerimde duramıyordum. Zıplayarak odama gittim. Eslem de arkamdan geliyordu. Anneme selam verip odama girdi. Kapıyı kapattı.

"Kızım ne bu hal? Etrafta koşup duruyorsun. " dedi hafif gülerek. Yatağa çıktım ve zıplamaya başladım.

"Tüm derslerden geçtim. Üstün zekam sağ olsun. " dedim melodi şeklinde. Eslem kahkaha atmaya başladı.

"Aferin sana. Ama Güneş in şu yataktan. Komşuları başımıza toplayacaksın. Birde deli gibi bağırıyorsun. Valla çıldırdın sen. " Hala gülüyordu.

"Gün benim günüm. Kızım tüm derslerden diyorum ya. Babam geçemeyeceğime inanıyordu. Ama ben geçtim. " Yatakta son bir kez zıplayıp kendimi yatağa bıraktım. Şu an yataktan aşağı başımı sarkıtıyordum. Ayaklarımı da havada sallıyordum.

"Canım arkadaşım, her şey iyi hoşta... Kendini kaybetmesen? Bu üstün zeka sana lazım. Hadi kalk. Araf'a gideceğiz. " Yattığım yerden doğruldum ve yatakta oturur pozisyona geldim.

ORMANTİK MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin