ORMANTİK MAFYA

18. Bölüm "Aşkın Gücü"

MASAL ALYA

Ne kadar korksam da Vuslat ve Rüya'yı sakinleştirmek hem de Su'ya bakmak için mutfağa giriyordum.

"Burada mısın Su?" diye seslendim.

Mutfağa girdiğimde tekrardan Su'ya seslenmek için dudaklarımı araladığımda birisi elimden çekip beni göğsüne yasladığında çığlık attım. Ellerimi arkama sabitlemişti. Bir kez daha çığlık attığımda eliyle ağzımı kapattı. Korkuyla gözlerim büyüdü. Bu kimdi? Kollarımı ondan kurtarmaya çalıştığımda yanağımdan öptü. Göğüs kafesim hızla inip kalkıyordu. Caner'le olanlar aklıma geldiğimde arkamdaki kişinin Caner olma düşüncesiyle istem dışı ağlamaya başladım. Ağzımı sıkıca kapatan kişinin ellerine gözyaşlarım düştüğünde hemen ellerimi bıraktı ve kulağıma fısıldadı.

"Ağlama Alya'm. Sakin ol, benim. Kıyamam gözyaşlarına. Korkma." dedi ağzımı açarken. Ömür'ün sesini duyunca hemen ona döndüm ve sıkıca sarıldım.

"Ö-ömür... " dedim hıçkırırken. Kollarını bedenime sardı.

"Özür dilerim. Korkutmak istemedim." Gözyaşlarımı silerken biraz geri çekilip gözlerine baktım.

"Ne işin var burada? Neden beni içeri çektin? Su nerede? Neler oluyor Ömür?" Elini saçlarımda gezdirmeye başladı.

"Erkeklerle size küçük bir oyun oynamak istemiştik. Su'yu da oyunumuza dahil ettik. Bize kapıyı o açtı ve içeri aldı. Ama ona da kızmayın. İlk başta istemese de biz zorladık. Şimdi evden çıktı. Yalın, Vuslat'ı aldı. Mirza da Rüya'yla ilgilenecekti. Bende sevgilimle ilgileneyim dedim. Siz bizi eve almazsanız böyle şakalar yaparız. "

"Elektrikleri de mi siz kestiniz? " diye sordum şaşkınlıkla.

"Su'ya söyledik o yaptı. Sonra da bize kapıyı açtı. Tezgaha üç kere vurduk falan. " dedi gülerken. Koluna sertçe vurdum.

"Hiç komik değildi Ömür. Çok korktum. Aklıma o geldi. Yine aynı şeyler olacak diye nasıl korktum biliyor musun sen?" dedim kızgın bir şekilde.

"Size oyun oynamamalıydık, haklısın. Ama Yalın bizi gaza getirdi. Her şeyi o aklımıza soktu. Bir daha asla ben böyle bir şey yapmam. Baksana nasıl korktun. "

"Tabii korktum. Kızlar içerideler. Elektrikleri açın da rahatlasınlar. Ben hemen gidip her şeyin sizin oyununuz olduğunu söyleyeyim. Onlar da çok korktular." Arkamı döneceğim sırada Ömür elimden tuttu ve beni kendine çekti.

"Gitme. " dedi.

"Kızlara haber vereyim Ömür. Çok fena oldular. "

Burnunu burnuma sürttüğünde gözlerim kapandı.

"Biraz daha yanımda kal. Eğer söylersen Yalın ve Mirza da ortaya çıkacak ve ben seni öpemeyeceğim. Ya da elinden tutamayacağım. Sana uzaktan uzaktan öylece bakmak olmuyor güzelim. "

"Ömür lütfen. Bırak gideyim. Rüya ve Vuslat çok korktular diyorum. Ama sen neyin derdindesin. Yazık kızlara. Rahat bir nefes versinler. İçeride tir tir titriyorlardır. "

"Ama... " dedi dudağını dudağıma sürterken.

"Yapma. " dedim nefes nefese. Sırıttı.

"Beni kıvrandırdığın günü unutmadım Masal. Sana burada aynılarını yapardım ama ben insafsız değilim. "

"Sadece küçük, ufacık bir şakaydı. " dedim sesimin tatlı olmasına özen göstererek. Alnı alnıma yaslıyken gülümsedi.

Yavaşça dudaklarını dudaklarıma yaklaşırmaya başladı. Gözlerim kapanırken kendimi ona bıraktım ve kollarımı boynuna dolayıp ellerimi saçlarıma götürdüm. Elleri belimi sıkıca kavrarken dudağı dudağımla bulaştuğu an bağırış sesleri duyduğumuzda hemen geri çekildim.