C❽

997 169 27
                                    

Hey sınav haftam bitti yeey
~

Uyandığımda karşımda omzuna tüfek asmış kırmızı saçlı bir kız duruyordu.

Panikleyip tabanca armaya çalışırken etrafta kimsenin olmadığını fark ettim. Ashton'ın okuduğu kitap hala koltuğun üzerinde duruyordu, yani fazla uzağa gitmiş olanazlardı değil mi?

Kız tüfeğiyle bana nişan alıp, "Olduğun yerde kal!" diye bağırdığında yutkundum ve ellerimi teslim oluyormuş gibi kaldırdım.

"Benimle gel!" dedi kız tüfeğiyle omzumu ittirirken. Yavaşça yürüyüp karavandan indim ve kızın önünden çitlerle çevrili bir bahçeye doğru yürümeye başladım. Nereye geldiğimizi etrafta özgürce gezen kırmızı saçlı, dudak ya da gözlerinde yara izi olan veya mavi gözlü çocuklar gördüğümde fark ettim.

Güvenli Bölge burası mıydı?

Pekala, Güvenli Bölge'ye girişim omzuma dayalı tüfek yüzünden pek de güvenli sayılmazdı.

Ama geri kalan her şey mükemmel görünüyordu. Bölgenin tamamı büyük bir bahçeden ve bahçe üzerindeki klübelerden oluşuyordu. Tüm klübeler siyahtı, böylece içerinsindeki kişi ya da kişilerin hangi renkten olduğu önemli değildi.

İlerlemeye devam ettikçe tam bahçenin ortasındaki tek beyaz klübeyi gördüm. Güneş ışığı camlarından yansıyarak tıpkı bir inci gibi görünmesini sağlıyordu. Arkamdaki kız omzumu biraz daha ittirdi ve beni o klübeye yönlendirdi.

Kapıya geldiğimde yutkundum ve arkama döndüm. Kırmızı saçlı kız kaşlarını çattı. "Ne bekliyorsun? İçeri girsene."

Kapıyı sanki yanlış bir hareketimde aniden kırılacakmış gibi hafifçe tıklattım ve içeri girdim. Yerde oturan Ashton, Luke ve Michael'ı gördüğüm anda derin bir nefes verdim ve gülümsedim.

Odada olduğunu daha önce fark etmediğim mavi gözlü bir kız konuşmaya başlayınca irkildim. "Arkadaşınız da geldiğine göre artık konuşmaya başlayabiliriz." Ashton'ın yanına oturdum ve olabildiğince ona yakınlaşmaya çalıştım. Buradan korkmaya başlamıştım ve kendimi güvende hissettiğim tek yer onun yanıydı.

Beni buraya getiren kız da tüfeğini indirip yere koydu ve karşımıza geçti. Gülümsediğinde yanağında küçük bir gamze belirdi. "Güvenli Bölge'ye hoşgeldiniz!" dedi sevinçle. "Bundan sonra asker ya da saldırı korkusu olmadan yaşayabileceksiniz."

"Ben Feel, kırmızıyım." Sırasıyla yanında duran mavi gözlü kızla iki sarışın kızı işaret etti. "Hope bir mavi, Believe yeşil ve Love ise mor. Burayı biz oluşturduk ve biz yönetiyoruz. Sormak istediğiniz bir şey var mı?"

Hepimiz sessiz kaldık. Bunun mutluluktan mı yoksa korkudan mı olduğunu anlayamadım.

"Pekala o zaman. Şu anda iki klübemiz boş, o yüzden iki kişi olarak kalacaksınız. Sizin için bir sorun olmaz değil mi?" Ashton ve ben başımızı salladık. Michael ve Luke ise hiçbir şey yapmadan öylece durmaya devam ettiler.

"Yorulmuş olmalısınız. Love size klübelerinizin yerini gösterecek. Öğle yemeği saat birde, o yüzden dinlenmeniz için birkaç saatiniz daha var." Bize tekrardan gülümsedi.

Ve o zaman bir gerçeğin sonunda farkına varabildim.

Siktir, Güvenli Bölge'yi bulmuştuk.

~
Fazla doldurma bir bölüm oldu sanki ;-;

Neyse her şey yeni başlıyor ehehehe

colored minds //muke {cashton}Where stories live. Discover now