Kırgınlıklar

22.4K 855 92
                                    


Deniz son hızla kalkış yaptı bense oturduğum yerde elimin acısını umursamadım elim havada sadece " Dur Deniz." diye bildim güçsüzlükle. 

Çok geçmeden acı bir fren sesi duyduğumda titreyerek bakakaldım. Deniz durmuştu yolda çıkardığı tozların arasından onu gördüğümde yutkunarak yerden kalktım koşarak yanına gittiğimde gözleri kıpkırmızıydı her zaman dimdik duran omuzlarında tonlarca ağırlık varmışcasına düşmüşlerdi. 

" Ben yapamıyorum gidemiyorum beceremiyorum lanet olsun." Ağlamaya başladığında bende kendimi tutamadım. O sessizce gözyaşı dökerken ben hıçkırarak ağlıyordum. 

" Gitme." diyebildim hıçkırıklarımın arasında.

Sarılmaya kalkıştığımda kollarıyla beni uzaklaştırdı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Sarılmaya kalkıştığımda kollarıyla beni uzaklaştırdı. 

" Biz birimizin yaralarını sarabiliriz Deniz." dedim sesimi kontrol etmeye çalışsam da git gide kısılıyordu. 

" Her şeyi yıkıp geçtikten sonra mı söylüyorsun bunu!" Gözyaşlarını silip bağırdı. 

" Deniz gidelim buralardan sadece ikimiz yıkılan her şeyi tekrar en baştan inşa etmeden de dönmeyelim." dedim koluna tutunarak. 

Kaşlarını kaldırdığında kıpkırmızı olan gözleri daha da büyüdü " Ayrılmak istemiyor musun?" 

Yapabilir miydik her şeye en baştan tertemiz başlaya bilir miydik? Her şeyi silebilir miydik? O da bende çok yorulmuştuk yıpranmıştık çok fazla şey yaşamıştık. Böyle bir şeye ihtiyacımız vardı ama ya her şey daha kötü olursa denemekten bir şey çıkmaz bizim için belki...

Ben konuşmadığım müddetçe Deniz'in ifadesi biraz daha sertleşiyordu. Elimi uzattığımda ne yapmaya çalıştığımı anlamaya çalışıyordu. Bir elime bir gözlerime bakarak arada mekik dokuyordu. 

" Elimi tut hemen şimdi hiç bir şey almadan hazırlık yapmadan gidelim. Yolda çocukları ara haber ver babana da aynı şekilde senin yerine baksınlar gidelim Deniz gidelim iyileşmeden dönmeyelim." dedim. 

Arabaya yaslanıp kollarını bir birine bağladı yeri izlemeye başladı. Gözyaşlarımı sildim bana baktığında elimi tekrar uzattım gözlerimle işaret ederek " Hadi." dedim. 

Kafasını olumsuzca iki yana salladı. Gözlerim yalvararak baksa da  bir tarafı kabul etmiyordu neye direniyordu anlamamıştım. Arabanın kapısına yaslanmıştı fevrice ittim ve kapıyı açtım son gücümle de koltuğa attım koşarak diğer tarafa geçip kuruldum. 

" Sür şu arabayı!" 

Şaşkınca bana bakıyordu doğru benden beklemediği hareketlerdi bunlar daha 10-15 dk önce ayrılalım diyen ben şimdi bitmesin diyen yine bendim adamın aklını allak bullak etmiştim. 

Hala aval aval bana bakan bir adet Deniz vardı . " Sürmeyi bilsem elinden alıp ben süreceğim ama böyle giderse sürmeyi bilmesem de o koltuğa ben oturacağım ve sonumuzu Allah hayır edecek Deniz!" 

Psikopat kocamWhere stories live. Discover now