30. Mahkeme kağıdı

108K 3.5K 277
                                    

Merhabaaaaalaaaar efeeeendiiiiiim. Yeni bölümü merakla bekliyorsunuz biliyorum yeni bölüme geçmeden söylemek istediklerim var. 

Benim bir hayatım vaar hepiniz gibi bende okula gidiyorum üstüne çalışıyorum sınavlarım oluyor birde annem ameliyat oldu tabi bunlar sizi bağlamaz ama bazı arkadaşlar benim hayatımı wattpade bağlıyorlar bende hikayemi yazmak isterim keyfi olan birşey değil bu ben de Deniz'e aşığım. Bende en az sizin kaadar heycanlıyım çünkü ben bu olayın sonunda şu olur diye planlamıyorum yazarken bir anda olaylar oluyor yazarken aklıma geliyor. Bende merak ediyorum bir nevi , sonunu ne kadar ben yazsamda ki yazmakda kolay birşey değil daha önceleride belirttim hiç bir iddiam yok diye yanlışlarım olabilir yanlış yazabilirm bunlar gayet doğal birşey defter tutarken bile yanlışlarımız oluyor değil mi ? Sanal ortamda klavyeyle yazıyorm ve satırlar sayfalar yazıyorm tek tük yanlışlarım olabilr insanım sonuçda ama bunu dillendirip dalga geçilmesi yerine doğru düzgün ikaz edilmesini isterim.

Sakın şikayet olarak algılamayın sadece ben binbir zorlukla yazmaya çalışırken bazılarının en ufak hatada ortaya atılması haksızlık etmesi zoruma gitti.  

Neyse canlarım başınızı şişirdim. Gerçek okuyucalrımın olması beni gerçekden seven açığımı aramayan insanların olup beni sevmesi çok hoş hepinize minnettarım. Çok teşekkür ederim :)  Hikayemize dönelim. 

----------------

Olayın şokundan mı korkudan mı ne derseniz deyin elimi o kadar hissetmiyordum. Tek düşündüğüm namusumdu. Elimden kanlar akıyordu. Diğer elimle silahı  kalbime götürdüm. Bedenim ağır geliyordu taşıyamıyordum çok zorlanıyordum. Silahdan yavaşça elimi indirdim. Gözlerimden yaşlar teker teker yanağımdan süzülüp yer düşüyordu.

Ağzımdan iki kelime döküldü. " Ben sana birşey yapmamıştım." 

Şeytansı bir gülümsemeyle yüzünü yaklaştırdı. Eziklermişcesine baktı gücümü kaybediyordum yere akan kanın üzerine yığıldım.  

En son duyduğum şey silah sesi ve kapının ardına kadar açılışı soğuk bir yel ve onun kokusu yüzüme çarpttı  gözlerimi huzurla kapattım.

  

 --------------

Deniz'in ağzından

MElis'in acı dolu bağrışıyla kanım donmuştu deli gibi hızla sürüyordum arabayı en Gökhan'nın evine ama yollar bitmiyordu. Kuş olup uçmak istedim. Melis'e nasıl yapardı Emreye nasıl yapardı bu kadarını son hızla gidiyordum kendimden korkuyordum içimdeki öfkeyi o iti öldürsem bile dindiremeyeceğimden korkuyordum. 

Bu hırs öfke acı öyle birşey ki tüm damarlarınızdan kan yerine o duygular akıyor gibi sanki alıp verdiğiniz hava onalrdan ibaret vücud ısım yükseliyordu. Boynumdaki sinirler kaskatı kesiliyordu. Deli gibi oraya buraya bağırmak istiyordum. Tek düşündügüm Gökhan'nın kafasını koparmaktı. 

Melis'e birşey yaptıysa diye deliriyordum. O acı çığlığı çınlıyordu kulağımda ya o silah sesi de neydi Melis'in sesini duymuştum.

" Sık!" diyordu "sık!" ölmek için mi yalvarıyordu o adama. Düşündükçe gözlerim öfkeden kararıyordu. 

Evine vardığımda kapının kilidine bir el ateş ettiğimd kapı kiliti kendini boşlamıştı. 

Melis yerde yatıyor Gökhan kana bulanmış saçından tuttup kafasını kaldırmış yüzüne acımasızca bakıyordu. 

Öfkeyle feryat edermişcesine avazım çıktığı kadar bağırdım bu hırs benden taşıyordu artık.

Psikopat kocamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin