Sezon 1, Bölüm 3 - Tuhaf Bir Hastalık

323 10 0
                                    

Kapkaranlık bir oda...
Araf: Orda kimse varmı, neredeyim ben? Beni neden bağladınız?
Su: Korkma Araf, ben burdayım.
Araf: Tamam ama neden bağladınız beni?
Su: Kim olduğunu hatırlaman gerekiyor.
Araf: Ne diyorsun Su, hiçbir şey anlayamıyorum.
Su: Getirin aletleri!
Araf: Ne aleti, ne yapıyorsunuz?
Adamlar makasla Araf'ın kıyafetlerini yırtmaya başladılar.
Araf: Ne yapıyorsunuz siz!
Su: Buna dayanman lazım Araf.
Araf: Neye dayanmam lazım?
Jiletlerle Araf'ın kollarını ve ayaklarını dikey biçimde kesmeye başlarlar.
Araf çığlıklar içinde uyanır.
Görevliler Araf'ın odasına girerler ve yatağa bağlı olan Araf'ı sakinleştirmeye çalışır.Sakinleşmeyince iğne vurup tekrar uyuturlar.Araf uyumamak için ne kadar dirensede görevliler zaten hergün aynı şekilde uyanan Araf'a alıştıkları için sakinleştiricinin dozunu tam vermişlerdir.
Saatler sonra Araf tekrar uyanır.Bu sefer sakindir.Her seferinde zorla sakinleştirdikleri Araf gayet iyi durumda uyanmıştır.
Araf: Beni doktorun yanına götürün.
Görevli: Şuan müsait değil, sonra gidersin.
Araf: Ona anlatmam lazım, beni anlamıyorsunuz.
Görevli: Beynine şok yemek istemiyorsan sus!
Araf bu kez bağırarak tekrarlar: "Ona anlatmam lazım!"
Bağırışları duyan Doktor Yusuf odaya gelir.
Yusuf: Ne oluyor burda!
Araf: Sana anlatmam lazım.
Yusuf: Tamam bırakın, çözün, odama getirin.
Görevliler Araf'ı çözüp doktorun odasına getirirler.
Araf koltuğa oturur.
Araf: Anlatabilirmiyim?
Yusuf: Nerde kalmıştık?
Araf: Su ile cafe ye oturacaktık.
Yusuf: Tamam, devam et.
Araf: Cafede oturduğumuz da elime katlanmış bir kağıt uzattı.Tam açmaya çalışırken...
Su: Dur! Açma şimdi.
Araf: Açmayacaksam neden verdin?
Su: Ben sana aç dediğim zaman açacaksın o zamana kadar cebinde dursun.
Araf: Peki ama neden?
Su: Çünkü öyle istiyorum beyefendi.
Araf: Off Su, seni hiç anlayamıycam.
Su kısık sesle "birgün hatırlayacaksın".
Araf: Ne dedin?
Su: Yok birşey kahveni içsene sen!
Araf ve Su kahvesini bitirir, Su fincanı kapatır.
Araf: Ne yani falmı bakacaksın, güldürme beni (hafif sırıtarak)
Su: Ben değil sen bakacaksın(gayet ciddi bir tavırla)
Araf: İyi ama ben fal bakmasını bilmemki, hem inanmamda öyle şeylere.
Su: Hadi ama, kırma beni.(dudak büzerek)
Araf: Ama o şekilde dersen ztn kıramamki( içinden: "Ne kadarda tatlı gözüküyorsun")
Su: Teşekkür ederim( yine o tatlı gülümseme)
Yusuf: Tmm bakayım bari, birşeyler sallarım.
Su: Dur daha fincan soğumadı.
Yusuf sıkılır ve sorar: "Aşk hikayeni ve cilvelerinimi anlatacaksın bana, hani cafede önemli birşey olmuştu, anlatman lazımdı, çok önemliydi."
Araf: Sabret, az kaldı.
Yusuf: Peki devam et.
Araf: Bir süre daha sohbet ettik, fincan soğudu ve bakmak için fincana doğru elimi uzattım.Dokunduğumda ufak bir elektrik çarptı ve...(cümlenin devamı gelmeden Yusuf atılır.)
Yusuf: Ha elektrik çarptı, vay canına çok etkilendim.
Araf: Bi kesmede anlatayım!
Yusuf:Peki, peki.Anlat hadi.
Araf: Elektriği pek önemsemedim.Fincanı çevirdim ve içine baktım.Sonra ise fincanı kapattım ve cafeden kalktık.
Yusuf: Ee hiçbir şey görmedinmi?
Araf: Sorunda orda zaten, hatırlamıyorum.Fincanı açıp baktığım an ile kapattığım anı hatırlıyorum.Ama aradaki geçen süre hafızamda yok.
Yusuf: Peki Su'ya ne olduğunu sormadınmı?
Araf: Masadan kalktığımızda, burnum kanamaya başladı.Ama normal bir kanama değil, sanki beynimden birşeyler eksilir gibiydi.Su birden atıldı.
Su: En son ne zaman uyandın?(telaşlı bir şekilde)
Araf: Bilmem, 9-10 saat oldu sanırım.Neden sordunki?
Su: Uykun varmı peki?
Araf: Var gibide neden soruyorsun şimdi bunları?
Su: Bu gece uyumayacaksın tamam mı?
Araf: İyi ama yarın okul var, derste nasıl uyanık kalıcam?
Su: Gerekirse yarın okula gitme, ama uyuma bu gece!
Araf içinden konuşur: " Okula gelmezsem, seni göremem.Tüm gün nasıl dayanırım buna..."
Su: Ben yokken nasıl dayanıyorsan öyle.
Araf: Sen benim içimimi okuyorsun?
Su: Bakışların tahmin etmek zor değil canım.
Araf: Bana pekte öyle gelmedi ama neyse( yine içinden: "var bu işte bir iş")
Su: Al şu peçteyide burnuna tut.
Araf: Sanki beynimden birşeyler eksilmiş gibi hissediyorum.
Su: Ne olduğunu söyliycem ama ani tepki vermeyeceksin.
Araf: Tamam, söyle.
Su: Fiziksel ve ruhsal bir hastalığın var.Bazen beynin, akıl sağlığın bozulmaması için ufak tefek anılarını siliyor ve beyninde kanama oluyor.Buda burnundan çıkıyor.
Araf: Pekte kötü birşey değilmiş.Peki bunu sen nerden biliyorsun?
Su: Fala baktığında ne gördüğünü hatırlıyormusun?
Araf: Hayır.Bende sana onu soracaktım.Sadece fincanı açtığımı ve kapattığımı hatırlıyorum.Arada geçenler silindi gitti.
Su: Şimdi anladın mı nerden bildiğimi.
Araf: Tamam ama hatırlamadığımı nasıl anladın?
Su: Hatırlasaydın eğer o fincanı o kadar sakince kapatıp, masadanda öyle kalkamazdın.
Araf: Peki ne oldu o arada söyle artık!
Su: Akıl sağlığın için hatırlamaman lazım canım unuttunmu?
Araf: Neyi hatırlıyorum ki zaten...
Su: Bilmen gereken birşey yok.
Araf: Neden bu kadar gizemlisin?
Su: Neden bu kadar soru soruyorsun?
Araf: Neden hep sorularıma soruyla karşılık veriyorsun?
Su: Birşeyi de bilmeyiver.
Araf: Su, birazcıkta olsa birşeyler anlatamaz mısın?
Su: Peki gel benimle.
Araf: Nereye?
Su: Bilmediğin bir yer değil.
Araf: Peki tamam, ama çok uzak olmasın.Akşam oldu.
Su: Merak etme 10 dakikaya varırız.
Araf: Kendimi halsiz hissediyorum.Bu kanamadan dolayı sanırım.
Su: Koluma gir.
Koluna girdiğimde tuhaf bir his kapladı içimi.Sevişmeyi hayal ettiğim kızdı ama sanki giderek aşık oluyordum.
10 dakika sonra terkedilmiş bir evin önündeydik.Sokak lambaları yanmıyordu.Çok ürpertici bir yerdi.
Araf: Buraya neden geldikki şimdi?
Su: İçeri girdiğimizde anlayacaksın.
Araf: Tamam ama ben önden gireyim.Ne olur ne olmaz.Pek tekin bir yer değil.
Su: Sevdiğine sahipte çıkarmış.(çoçuksu bir tavırla yanaklarımı sıkarak)
Araf: Sevdiğimi de nerden çıkardın(utanarak).Ben sadece bir kızı korumak için söyledim.
Su: Peki, peki inandım.Hadi gir içeri.
Yavaş yavaş adımlarla kapıya doğru ilerledim.Elimi kapının kulbuna doğru götürdüm.Sonra yine burnumdan kan gelmeye başladı.Kapıyı açmıyordum.Sanki içerdeydim ve dışarı çıkıp kapıyı kapatıyordum.Telaşla arkamı döndüm ve Su orda yoktu.Daha 1 saniye önce arkamdaydı.Nereye gitti ki şimdi? Burnum neden tekrar kanamaya başladı? Fal bakarken olduğu gibi içerde yaşadıklarımı unuttum mu? Peki ya Su? İçerde mi?

Fikr-i ÂzapTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang