Sezon 2, Bölüm 13 - Şeytan Adom

149 2 0
                                    

Araf ve Sanem Hamarût'un yolundayken;
Sanem: Aşkım şimdi ben hiçbirşey anlamadım Derin'in anlattıklarından.Kim kimin oğlu kimin kızı?
Araf: Basitçe anlatayım anladığım kadarıyla.
Sen, Adom ve Rukiye Anne'nin kızısın.Beni yıllarca annen büyüttü.Ne tuhaf ki şimdi sevgiliyiz.
Sanem: Peki babam, annemi bildiğine göre, seni kardeşliğe almasının sebebi o muydu?
Araf: Sanmıyorum.Çünkü annen ondan kaçmış sonuçta.
Sanem: Hmm.Peki sen?
Araf: Ben Azazil ve Lilith'in oğluyum.Su'da öyle.Bir dakika ya Madem Su ile anne babamız aynı.Eğer doğru kişilerse Efsun benim annem ve ben kendi babamı öldürdüm yani?
Sanem: Aaa, aşkım bak bu doğru olabilir.Çünkü senin o ağır işkencelerle öldürdüğün ve bilincini kaybettiğin zamanlarda, babam artık krallık tamamen bana ait diyordu.Kardeşlikten ayrılmana rağmen uzun süre sana dokunmamasının sebebide buydu.
Araf: Peki madem ki Azazil bu kadar güçlüydü.Ben nasıl onu yakaladım ve işkence edebildim.
Sanem: Sen onu getirmeden önce çok fazla kötü şey öğretmişti babam sana.Sanki seni onu öldürmen için hazırlıyordu.Hatta bence en başından beri senin kim olduğunu biliyordu ve Azazil'i sadece senin öldürebileceğini bildiği için seni yetiştirdi.
Araf: Peki madem benim onun oğlu olmadığımı biliyordu.Öyleyse neden bize kardeşsiniz dedi ve kutsal güne hazırladı.Yani o kehanetin olmasını istemiyormuydu?
Sanem: Hmm.Bence bi Azazil'le daha uğraşmak istemedi.Hem Derin senin annemin kapısının önüne bırakıldığını söylemişti.Bence Adom, yani babam seni bebekken kaçırdı.Hem Rukiye Anne'de benim annem olduğu için Kutsal Gün için ikimizin kardeş olduğunuda kimse inkar edemedi.Kusursuz bir plan yapmış yani.
Araf: Belkide babam sırf ben olduğum için gelmeye ve ölüme razı oldu.
Sanem: Bencede.Çünkü çocukluğumda hatırlıyorum.Herkes ondan korkardı.
Araf: Yani sen Su'yun babası olduğunu biliyordun?
Sanem: Evet ama Su'yu tanımıyordum ki.Ayrıca o seninle bilerek mi tanıştı yoksa tamamen şans mı onuda bilmiyorum.
Araf: Birşey daha geldi aklıma.Efsun Hanım yani sanırım annem.İlk gün bana çok kötü davrandı ve Rukiye Anne'yi hep kötüledi.Ama nedense sonra birden değişti ve Su ile ilişkiye girmemiz için hep ısrar etti.
Sanem: Hani senin yaralandığın gün varya.
Araf: Evet.
Sanem: Efsun, babamın yanındaydı o gün ve tartıştılar.Efsun, babama Deccal bu gece olacak deyip gitti.Babamda o gece seninle Su'yun ilişkiye gireceğini anlayınca seni vurdu ve kardeşliğe geri dönmeni istedi.Benide yanına yolladı seni ayartabilmem için.
Araf: Kötülük gerçektende Adom'un kanlarında bence.Şunun yaptıklarına baksana.Kendi kızını ölüme yolluyor.
Sanem: Ne yapayım aşkım.Hem seni çok seviyorum.Hemde babamı kıramazdım.Öteki türlü onunla ilişkiye girmek zorundaydım.
Araf: Onu öldürmek istiyorum!
Sanem: Ama o benim babam Araf!
Araf: Kendi babamı bana öldürttü!
Sanem: Bunu bana yapacak mısın yani?
Araf, biraz düşünür.Sanem'in ağlamaklı olduğunu farkeder.
Araf: Kusura bakma canım.Biran sinirlendim işte.
Sanem, Araf'a sarılır.
Sanem: Beni hiç bırakma olur mu?
Araf'ta kollarını Sanem'e sarar.
Araf: Ölene kadar seninleyim...
Sanem: Seni seviyorum.
Araf: Bende seni bitanem.
Araf ve Sanem birkaç dakika daha sarılırlar.
Araf: Hadi aşkım, az bir yolumuz kaldı.
Sanem: Tamam prensim.
Araf: Prensim mi? ( Tebessümle)
Sanem: Evet, sen benim prensimsin.
Araf: Tamam bakalım prenses.( Tebessümle)
Yürümeye devam ederler.
Sanem: Ay, bak konu dağıldı.Sana Derin'in evinde söyleyecektim.O an söyleyemedim.Daha doğrusu Derin ağzından kaçıracaktı da susturdum.Benden duymanı istedim.
Araf: Neymiş o?
Sanem: Şeyy, ama üzülmeyeceksin tamam mı?
Araf: Söyle, canım.
Sanem: Ben galiba kısırım.
Araf: Nasıl yani?
Sanem: Aşkım kaç defa içime boşaldın.Hala birşey yok.Yani kısır oldum ben belliki.
Araf: Belkide daha denememiz gerekiyordur.
Sanem: Bilmiyorum ama Derin bile söylemeye çalıştıysa bence öyleyim.
Araf: Sıkma canını aşkım.Çocuğumuz olmasa da olur.
Sanem: Yaa.Ama ben minik minik bebeklerimizi sevmek istiyorum.
Araf: Evlat ediniriz.
Sanem, yüzünde bir buruklukla : " Neden bizim hayatımız diğerleri gibi değil?"
Araf: Maalesef anne ve babamızı biz seçemiyoruz.
Sanem: Ama ya onlar? Babam mesela.Ya ben onun kızıyım.Nasıl bir inanç onu benimle ilişkiye girmek istetebilir?
Araf: Güç.Hırs.
Sanem: Ben güç falan istemiyorum.Sen yanımda ol yeter.
Araf, Sanem'in gözlerine aşkla bakar..
Sanem: Birşey demiycekmisin?
Araf: Benim hayatımda büyük mutluluklara yer yok.Şimdi yanımdasın evet ama bu kötülük beni hiç bırakmayacak.
Sanem: Çekip gidelim buralardan.Kutsal günmüş, Deccalmiş.Yerin dibine batsınlar.
Araf: Şimdi gidersek.O çocuk büyüdüğünde herkesin canını yakacak.Buna engel olmalıyız.
Sanem: Peki ya ne yapacaksın? Yeni doğmuş bebeğimi öldüreceksin?
Araf: Hayır tabikide.Ona sevgiyi öğreticem.
Sanem: Ne yaparsan bu imkansız Araf.Ruhu cehennem gibi onun.
Araf: Su' da benim gibi kötü ruhla doğdu.Ama şimdi Hamarût'un baş muhafızı.O yapabildiyse çocuğumuz neden yapamasın?
Sanem: Su, bizimlemi yaşayacak yani?
Araf: E, evet.
Sanem: Hayır! Kesinlikle olmaz!
Araf: Ama aşkım.Buna mecburuz.Sonuçta kötülükten nasıl kurtulabilineceğini tek bilen Su.
Sanem: O zaman o baksın çocuğa!
Araf: Ama o benim oğlum Sanem.Onu görmeden seninle nasıl mutlu olabilicez.
Sanem: İyi ama ben seni seviyorum Araf.Ve Su'nun etrafımızda dolaşmasını istemiyorum!
Araf: O benim kardeşim.
Sanem: Bende senin kardeşindim!
Araf, susar.Yüzü asılır.
Sanem: Şeey, aşkım öyle demek istemedim.
Araf: Boşver.Geldik zaten.Şu köprünün karşısındaki surlar.
Sanem: Tamam canım.Ama bana kızma olur mu? Bir anlık sinirle söyledim ben onu.
Araf: Tamam neyse.Önemli değil.Şu Hamarût'un kapısını bir çalalım...

Fikr-i ÂzapWhere stories live. Discover now