Sevimli ve zararsız?

2.6K 259 144
                                    

"Neden bu kadar geciktin?" Dedi Raphael yanına gittiğimde.

"Yanması uzun sürdü biraz, Kod 18 bana gelmişti biliyor musun?"

"Ciddi misin?" Dedi yüzündeki şaşkın ifadeyi gizlemeyerek. "Onun hakkında neler duyduğuma inanamazsın."

"Neler duydun?" Dedim merakla onu süzerek.

"Aslında başarısız bir deney değilmiş, hatta oldukça başarılı olmuş. Zihin yoluyla insanlar ile iletişime geçebiliyormuş ve daha birçok şey... ama onu kullandıkları amaca hizmet etmeyi her defasında reddetmiş. Buradaki birçok kişiye zarar verip ölümlerine yol açtığı için onu imha etmeye karar vermişler."

"Sen ciddi misin?"

"Ciddiyim, daha fazla ileri giderse insanların sadece zihine girerek onları patlatabilecek kadar güçlenebileceğini söylediler. Bu korkunç derecede havalı değil mi?"

"Evet öyle..."

"Neyse ki korkmamıza gerek yok çünkü artık kendisi sadece bir avuç kül."

"Aynen, korkmamıza gerek yok."

...

Çıkışın gelmesi ile ayaklarım hızlıca çöplerin alım yerine gittiğinde Alec'i köşede oturmuş beni beklerken bulmuştum.

Onu öldüremeyeceğimi anladığım zaman çöplerin döküldüğü bir delikten onu içeriye atmıştım ve ben gelene kadar kimseye görünmeden orada beklemesini söylemiştim.

Şu an için ondan ölümüne korkuyor olsam da onu burada bırakamazdım.

"Geldim işte. Umarım çok bekletmemişimdir."

Üstü tamamen çıplak olduğu için ona birkaç kıyafet de getirmiştim. Hala daha zar zor hareket ettiği için kıyafetleri üstüne ben giydirdim.

Kollarında bulunan iğne izleri, vücudundaki yaralar... görmezden gelmeye çalışarak giydirdim onu.

"Gidelim artık." Kafasına da bir şapka geçirip yüzünü gizlemeye çalıştım. Yüzünde bir saniye bile farklı bir duygu oluşmamıştı.

Onu bileğinden çekip otogar kısmına doğru götürürken itiraz dahi etmiyordu.

Arabanın kilidini hızla açıp onu ön koltuğa yerleştirdim.

"Kit, kemerler."

"Hemen efendim."

Alec'in oturduğu koltuğun kemerleri kapanırken Alec korkuyla bana bakmıştı. Alışık olmadığı bir teknoloji olduğu için korkması normaldi.

Kit, arabamın kontrol mekanizmasının ismiydi. Ona bu ismi kedileri çok sevdiğim için vermiştim.

Kendim de hızlıca şoför koltuğa binerken kendi kemerlerimi de bağlayıp arabaya çalışma emri verdim.

"Kit, eve gidiyoruz."

"Ev koordinatları giriliyor, en yakın mesafe ayarlanıyor. Trafik seyri otomatik pilot için uygun görünüyor, otomatik pilota geçilsin mi?"

"Geçilsin."

Araba çalıştıktan sonra direksiyon da kendi kendine hareket etmeye başlamıştı.

"Günümüz teknolojisi böyle." Dedim Alec'e dönerek. O ise arabanın içini inceliyordu. "Aç mısın bakalım?"

Yüzünü bana çevirip başını olumlu anlamda salladı. Onun önündeki göze uzanıp gözü açtım ve içindeki abur cuburları ona gösterdim. "İstediğin kadar yiyebilirsin."

Elini hızlıca paketlere atıp birkaç tanesini kucağına aldı ve paketleri açtı.

Onun büyük bir açlıkla önündekileri yemesini izliyordum. Birkaç saniye sonra onu izlediğimi anladı ve yüzünü bana çevirdi.

Ağzı açık paketi bana uzattığında "Yok ben yemeyeceğim, sen devam et." Demiştim. Paketi tekrar önüne çekti ve yerken bir yandan da göz ucuyla beni izlemeye başladı.

Hareketleri yavaşlamıştı, sanki onu izlediğim için rahatsız olmuş gibi bir hali vardı.

"Rahat olabilirsin, benden çekinmene gerek yok."

Aksine benim ondan çekinmem lazımdı, zira tek bir düşüncesi ile beni  öldürebilirdi ve ben onu kendi evime götürüyordum.

Onunla konuşmam gerekiyordu, neden onu imha etmek istemişlerdi? Ya da neden insanlara zarar vermişti bilmem gerekiyordu.

Buradan bakıldığı zaman son derece sevimli ve zararsız duruyordu.

Evet kedim de uzaktan bakıldığı zaman zararsız ve sevimli görünüyor ama sinirlenince her yeri dağıtıyor.

Az önce kedimle Alec'i bir tuttum.

"Su da ister misin?"

Ağzında bir dolu şeyle kafasını sallarken çok sevimli göründüğüne yemin edebilirdim.

"Kit, su bölümünü aç."

"Açıyorum efendim."

Yan tarafımdaki su bölümü açıldığında içindeki soğuk suyu alıp Alec'e uzattım.

Suyu hızlıca alıp içerken birden öksürmeye başladı.

"Hey yavaş ol biraz, boğulmadan ye şunları."

Peçeteyi alıp hızlıca yüzünü temizlediğimde son derece sakin bir halde ne yapmaya çalıştığımı çözmeye uğraşıyordu.

Peçeteyi arabanın çöp kutusuna atarken Alec hala öylece beni izlemeye devam ediyordu.

Ve araba eve ulaşana kadar da beni izlemeye bir saniye bile ara vermedi...

...

Kod: 18 Deney BaşarısızWhere stories live. Discover now