MİHRİMAH | FERFECİR

MHRMH | 25

25.BÖLÜM

Şarkı: Selvi Boylum Al Yazmalım

Yayınlanma Tarihi. 31.05.2019.

İYİ OKUMALAR.

- - - -

kısa bir hatırlatma,

"Komiserim!" nefes nefese kalan İpek'te olan gözlerimi onda tutarken yanına gittim.

"İpek,neyin var ne bu telaş?"

"Komiserim inanmayacaksınız ama... İstanbul'un dışında bulunan bir ceset var!"

"İpek kafan mı güzel senin,bizim baktığımız vaka ile ne alakası var?"kaşlarımı çatarken elinde yeni gördüğüm dosyayı bana uzattı.

"Komiserim,Mihrimah Hanım'ın üzerinde ki son kıyafetler kadının üstündeymiş ve kadın tanınmayacak bir haldeymiş!"

Gözlerim yavaş yavaş daha net açılırken zihnimde yankılanan cümleler birbirine dolandı. Hissettiğim duygunun bir tarifi yoktu. Henüz.

- - - -

Polis arabasının siren sesleri tüm sitelerde caddelerde yankılanırken aradığım numarayı kaçıncı arayışım-dı bilmiyordum ama aramaktan başka çarem yoktu şuan. İçimde büyüyen korku git gide artıyordu her dakika. Camı açarken içeriye giren hava bedenimi üşütse de,tek ihtiyacım olan şuan hava ve bir dal sigaraydı. Dudaklarımın arasına yerleştirdiğim sigaradan aldığım nefes ciğerlerimin tenha bölgesinin ıssız sokaklarında dolaştı yavaşça. Hiç beklemeden dışarı çıktı. O da özgürlük istiyordu,o da havaya karışarak yağmur tanelerini hissetmek istiyordu. Arabanın silecekleri dur durak bilmeden çalışırken yağan yağmur şiddetini arttırmakta kararlıydı. Yağmur gittikçe hızlanırken arabanın tekerleri de asfaltın üzerinde kaymaya devam etti. Yağmurun sesi git gide artarken ses beni daha çok gerince radyoyu açarak dikkatimi dağıtmak istedim. Ama radyoyu değiştirmeye de devam ettim.  Sigarayı camdan atarken arkada ki sesler git gide farklı seslere bürünüyor ve bu da beni geriyordu. Aslında beni çoğu şey geriyordu ama radyoda istediğim sonuç çıkmayınca da geriliyordum. 

"Evet şimdi sırada ki..."

"Hayır kilo vermek için spor yapmayın,egzersiz yapın..."

"Ya zaten bu tip olaylar hep bizim başımıza gelir..."

"Diğer haber-"

"Hava durumu git gide kötüleşiyor,yarın..."

"Öyle kolaysa,gel başımdan,kaldır at sevdanı..."

"Şimdi de diğer haberlere geçiyoruz..."

"Kazanın gerçekleştiği yer;Bursa... 4 ölü 1 yaralı..."

"Sevdiğime yol versin... Bu dağlar bu taşlar... Rüzgarlı ovalar, dağılan yağmurlar...Al yazmam serde... Gönlüm başka elde... Sevmek dostluktur dilde...  Sevgi neydi... Sevgi emekti..."

Duyduğum şarkı ile arabanın fren yerine yavaş yavaş basarken yutkunmakta ve direksiyonun hakimiyetini kaybetmemekte zorluk çektim. Yolda olan gözlerim radyoda takılı kaldı. Direksiyonu sıkıca kavrarken geriye yaslandım. Yine mi karşıma çıkmıştı? Yine mi ona gitmişti özgürlüğüm,ruhum,düşüncelerim... Yine mi tutmuştu elimi?

 Alt dudağımı ısırırken dudaklarımın kuruluğu için iyi bir fırsat olsa da kendime acımıyor deli gibi ısırıyordum dudaklarımı.Gözlerimin önüne gelen görüntüsü gözlerimi buğulandırırken üst dudağımı ısırdım. Şarkı sanki radyoda değil de beynimin içerisinde çalıyordu.Açık olan camdan içeri giren hava tüm yüzümde gezerken devam eden şarkı ile gözlerim karardı bir anda.  Zaman bana yine oyun oynuyordu işte,beklemediğim anda veriyordu kötü enerjisini,sakladığı sırları ortaya çıkartırken beni de kötü oyunlarına alet ediyordu.