YANAN OKULUM (Tamamlandı)

-15 -

Of ya of. O gıcık çocukla akşam yemeğimi yicektim ben şimdi. Benim kolyemin hem onda ne işi vardı ben onu bile bilmezken şuan onla bir yemek yiğeceğim.

Taman onla birlikte korku filmi izleyip ona sarılmış olabilirim.

O beni kurtarırken yine ona sarılmış olabilirim.

O gün mutfakta yakınlaşmalarımızda olabilir. Ama ben bu çocukla akşam yemek yemeği istemiyorum. Bir dk ya ben bu çocukla o kadar aynı ortamda kaldım şimdi bir yemekten nolcak en fazla 1 saat.

Telefonuma gelen bildirim sesiyle kendime gelip telefonu elime aldım.

Gönderen: Gıcık

"Saat 7 de hazır ol seni almaya gelicem ve şık giyin ama kısa giyme sakınn!"

Kısa giymeymışş!! İnat değil mi kısa giycem hatta en kısasını giycem.

Saçlarımı su dalgası yapıp dolabımdan kısa dar elbisemi çıkarıp giydim. Güzel bir makyaj yapıp evden çıktım.

Yaman arabasına yaşlanmış beni bekliyordu. Siyah pantolon beyaz tişört siyah ceket giymişti. Beni farkedince beni güzel bir süzdü.

"Kısa giyme demiştim"

"Onun için giydim zaten hadi gidelim bir an önce "

"Tamam bin arabaya"

Arabada sessizlik söz konusuydu. Hangi restoranta gitceğimizi bilmiyorum bile. Ama orda direk yemeği sipariş edip 1 lokma yiyip kalkmayı planlıyorum.

"Hangi restoranta gidiyoruz çok mu uzak?"

"İsmi yok ve az kaldı birazdan orda oluruz"

"Bak şimdiden söylüyorum orda sadece yemek yicez ve sen bana kolyemi verceksin o kadar sonra ben eve gitcem"

-"Arabadan in geldik"

Geldik mi iyide burda restorant yok restorantı bırak cafe falan da yok..

"Ee hani yemek yicektik burda restorant falan yok"

"Arabadan inip karşıya bakarsan öle olur tabi arkana bak istersen bide"

Demesiyle arkama baktım ve büyülendim adeta. Çok güzel bir deniz ve kumsalında küçük bir masa 2 sandalye mumlar yanıyor ve çok zarif duruyor.

"Ee nasıl?" Yaman'ın sorusuyla kendime geldim.

"Burası gerçekten çok güzel ama evlilik yıl dönümünü kutlamıyoruz Yaman ne bu mumlar falan"

"Hevin seni üzmek istemem ama o masa bizim değil bizim ki şu" diyip eliyle başka bi masayı gösterdi. Zaten kumsalda sadece 2 tane masa vardı ve bizim ki yine küçük ama mumsuz bir masaydı. Masaya doğru ilerledik ve oturduk. Masada mezeler tabalaklarımızda yemekler vardı. Bardaklarda şaraplar ve içkiler.

" Şimdiden söylüyorum sen içki içmiyorsun o vişne suyunu iciyosun"

Şarap değilmiş yanlış bilgi.

"Nedenmiş o?"

"2 gün önceyi hatırla istersen"

"Ha şey doğru tamam"

"Arabada da söylediğim gibi şu yemeği yiyip gidicem sende bana kolyemi verceksin" dedikten sonra yemeğimden 2 kaşık yedim ve şarap sandığım vişne suyundan içtim.

"Hevin sadece şunu merak ediyorum benden nefret mi ediyosun? Tamam geldiğinden beri senle uğraşıyorum ama sende benle uğraşıyorsun bu da bir gerçek ve farkındaysan artık senle uğraşmıyorum ama bana yine bi sert ve öfkelisin benim seni bugün yemeğe çıkarma sebebim özür dilemek içindi"