YANAN OKULUM (Tamamlandı)

-25-

Çoktan akşam olmuştu. Rüzgâr falan da gelmedi. Zaten yalan atmıştım Yaman'a.
Yarın büyük gün Rüzgâr'dan ayrılıcam. Çok basit bir şeymiş gibi söylüyorum ama eğer birşeyler hissetmiyorsanız söylemek çokta zor olmuyor.

Okula gelmiştim. 2.ders çoktan bitmişti. Bugün Yaman gelmemişti. Şeytan diyor sende git evine sor neden gelmemiş diye ama daha evini bilmiyorum. Rüzgâr'a da hala bir şeyler söylemiş değilim. Öğle arası sölicem 10 dklık tenefüslerde söylenmez zaten böyle şeyler. Aslında Rüzgâr'ı üzmek istemiyorum. Sonuç olarak oda benim değer verdiğim insanlardan biri. Ama zorlada güzellik olmaz değil mi ama?

"Rüzgâr ben seninle bir sey konuşmak istiyorum" öğle arası gelmişti. Rüzgâr tam karşımda oturuyor. Vakit gelmişti artık.

"Bende seninle bir şey konuşmak istiyorum Hevin" ne konuşacaktı o da mı ayrılmak istiyordu acaba.

"İlk önce sen söyle o zaman" dedim. En azından o da ayrılık istiyorsa ben sorun çıkarmam.

"Tamam o zaman. Ben bugün akşam 7 için bir sinema salonu kapattım. Sen sinemaları karanlık ve kapalı alanlar diye sevmiyorsun biliyorum onun için bende ışıklı aydınlık bir salon yaptım orayı. Akşam gideriz değil mi?"

Al işte çocuk benim için salon kapatmış birde aydınlatmış ben de gelmiş ondan ayrılmayı planlıyorumm. Ne dicem ben şimdi Rüzgâr sen o sinemaya tek git çünkü ben ayrılıyorum mu dicem.

"Gideriz" dedim zoraki tebessümümle.

"Ee sen ne dicektin" aha sıçtık. Ne dicektim ben ne dicektim???

"Ya şey ııı ha çıkışta biyerlere mi gitsek dicektim ki zaten akşam gidiyomusuz"

Bravo Hevin ya valla çok iyisin. Çocuğun senden uzaklaşmasını isterken çocuğu kendine daha çok yakınlaştırcaksın.

"Ee süper o zaman akşam 7 de hazır ol hayatım." Kafamı tamam dercesine sallayıp onayladım.

Okuldan çıkmıştım bile. Saat şuan 6 ve bir saat sonra Rüzgâr beni almaya gelicek. Ve ben daha hazırlanmaya başlamadım.
Üstüme beyaz işlemeli bir atlet altıma lacivert desenli bir etek giydim. Saçımı düzleştirdim ve hafif bir makyaj yaptım. Evden çıkarken de üstüme bir ceket aldım.(Multin Media'da var )

Sinema salonuna girdik ve Rüzgâr'ın dediği gibi heryer aydınlıktı ve cok güzel gözüküyordu. En orta sıraya geçip en ortadaki sevgili koltuklarına oturduk. Tabi bunların hepsi daha önce ayarlanmıski mısırlarımız ve iceceklerimiz bizden önce gelmişti.

Film başlıyordu. Ama bir dk perdedeki kişi benim. 2 yıl öncenin bir fotoğrafı ve yanımda Rüzgâr var. Başımı hızla Rüzgâr'a dündürdüm.

"Sadece izle lütfen" dedi. Dediğini yaptım ve izlemeye başladım. Perdede resimlerimiz geçiyor ve arkadan Rüzgâr konuşuyor;

"Hevin hayatım seninle lise 2 de tanıştık. 25 Eylül'de. Sınıfınıza yeni gelmiştim. Henüz kimseyle tanışmamışken yanıma sen geldin sen benim ilk arkadaşım oldun.
Sonra biz arkadaş olarak devam ederken anladımki benim duygularım sana karşı değişmiş ve ben sana aşık olmuşum. Ela gözlerine bakınca kaybolmuşum. Hatırlıyor musun bir keresinde sen ben Burcu ve Hakan evde oturuyorduk. Tabu oynuyorduk sıra bendeydi. Çıkan kelimeyi bu sensin diye anlatmıştım. Ama sen daha kelimenin ne olduğunu bilemeden eve gitmek zorunda kalmıştın. İşte hayatım o kelime 'AŞK' tı. Bana yine şuan aşkı anlat deseler Hevin derim seni gösteririm. Aradan aylar geçti ve biz hala beraberdik ama sonra benim ülke değiştirmem gerekti annemin işleri için. Ayrılmak zorunda kalmıştık. Hatırlıyor musun veda sırasında sana sarılırken birşey söylemiştim " Hevin şimdi gidiyorum ama söz veriyorum geri gelicem ve yine söz veriyorum ki seni hiç unutmuycam ve seni hep sevmeye devam edicem" bak Hevin sözümü tuttum. Dediğim gibi de yaptım sana geri döndüm ve hala seni çok seviyorum. İyiki benim sevgilimsin"

Video bitmişti. Gözlerimde yaşlarla Rüzgâra bakmaya basladım. Video'da bahsettiği tüm herşeyi hatırlıyorum o tüm fotoğrafların bir anısı var. Ve bu tüm gördüklerim ve duyduklarım beni duygulandırdı.

Rüzgâr'a sarılmaya başladım. Ama olmuyor işte ona sarılırken heycanlanmıyorum bir şey hissetmiyorum. Yaman gibi değil Rüzgâr. Yaman'dan daha düşünceli ve iyi olduğu kesin ama ben Yaman'a sarılırken huzur buluyorum heycanlanıyorum ve mutlu oluyorum. Rüzgâr'a karşı öyle değil işte. Ben kesinlikle Rüzgar'ı haketmiyorum.

"Rüzgâr tüm bu video ve bu söylediklerin çok güzel hepsi beni duygulandırdı ama-"

"Bu gece ama yok hayatım." diyip bana doğru yaklaşmaya başladı.

Gözleri dudaklarıma bakmaya başladı. Yapacağı şey kesindi ama ben istemiyorum Rüzgâr'ı öpmek istemiyorum.
Bende ona iyice yaklaştım ve yanağına bir öpücük bırakıp ayağa kalktım.

"Rüzgâr benim eve gitmem lazım" biraz bozulmuş gibiydi ama yapcak birseyim yoktu.

Eve gelmiştik. Rüzgâr'a herşey için teşekkür edip arabadan inmiştim ama eve girmedim. Sahile indim. Oturdum kumsala. Gözümü gökyüzüne cevirçevirdim dolunay vardı. Çok güzeldi ve çok güzel parlıyordu. Aklıma Yaman geldi. Onla beraber dolunay'ı izlemiştik ve bana " sen daha güzelsin" demişti. Dolunaydan daha güzel olduğumu söylemişti. O anları hatırladıkca yüzümdeki gülümsemem artıyordu ve bunun tek bur sebebi vardı oda Yaman'ı seviyordum...

---------------

Herkese selam ve iyi geceler çünkü şuan bu bölümü gece yazıyorum. Eğer sabah okuyorsanız günaydın.
Gün içinde okuyorsanız iyi günler eğer akşam okuyorsanız iyi akşamlar 🙃🤩

Bu bölümde biraz Rüzgâr'ın Hevin'e olan duygularını gördük.
Aslına bakarsanız Rüzgâr iyi bir çocuk ve Hevin'i gerçekten seviyor onun için bir şeyler yapmaya çalışıyor.

Hevin ise kendisininde itiraf ettiği gibi Yaman'ı seviyor.

Peki sizce Hevin şimdi ne yapmalı?

Lütfen yorumlara tavsiyelerinizi yazın 😘