YANAN OKULUM (Tamamlandı)

- 20 -

Yaman'ın Ağzından

Sınıfa o gün balodaki salak çocuk girdi. İşin kötü yanı Hevin'le tanışıyorlardı hatta sarılmışlardı. Neydi bu şimdi niye sarıldılar. Birbirlerini tanıyorlar mı?. Yada sevgililerdir belki. Burcu Hevin ve O çocuk bana bakmaya başladı. Tabi bende onlara. Rüzgâr bana doğru gelmeye başladı. Balo gününden beni hatırladığına eminim.

Rüzgar: "Sen benle bi dışarı gelsene"

Yaman: "Hayırdır? Niye sınıfta konuşmuyoruz."

"Ya oğlum hadi be korkaklık yapma dövmem seni"

"Sen zaten beni dövemezsin. Tamam hadi yürü"

Sınıftan çıktık. Bahçeye okulun arkasına gittik. Bana döndü ;

"Bak konuyu fazla uzatmıycam. Bu okulda Hevin'e neler yaptığını biliyorum hele ki son yaptığın fazla abartıydı. Şimdi bir daha seni Hevin'in yanında bile görmiycem. Tamam mı?"

"Tamam" diyip gülerek ordan sınıfa doğru gittim. Sen kimsin ki bana emir veriyorsun. İster Hevin'in dibinde olurum ister 10 km uzağında sanane yani dimi.

Tekrar sınıfa girdim. Hevin bana tip tip bakıyordu. Ona tam bir "ne var?" bakışı attım o da bana göz devirdi.

Ardımdan Rüzgar sınıfa girdi. Bana dik dik bakıyordu. Tamam yani anlaşıldı bu Rüzgarla uğraşıcam.

Hevin'in babasını bulmak için bazı araştırmalar yaptım. Türkiyede kaç tane Dinçer Akgün var hangisi kaç yaşında falan filan. Babamın nüfus müdürlüğünde arkadaşları var biliyorum oraya gitmek istiyorum ama ilk önce Hevin'in annesin yaşını bilmek zorundayım çünkü annesi ile babası aynı yaşta. Nasıl öğreneceğimi de biliyorum...

Hevin'in Ağzından

Yaman'la Rüzgar sınıftan çıkmışlardı. Rüzgâr Yaman'la birşey konusmak istediğini sölemişti ama onlar ne konuşabilirdi ki??

Çok geçmeden Yaman sınıfa geldi ona bi tip tip baktım o da bana bi garip bakti ve sonra sırasına oturdu. Yaman artık arkamda oturmuyor. Cam kenarı ile duvar kenarının ortasındaki sıralarda son sırada oturuyordu.

Yaman'dan sonra Rüzgar geldi sınıfa. Sinirli gözüküyordu. Sonra sırasına oturdu yani arkamıza. Bende hızla arkamı döndüm.

-"Rüzgar Yaman'la ne konuştunuz?"

-"Hiçbir şey"

-" Nasıl hiçbir şey ya nefes aldırmaya çıkarmadın ya çocuğu söylesene"

"Dur ben sana söyliyim Hevin" Yaman'dı bu sırasında oturmuş öle bize bakıyordu. Bizi dinliyordu birde.

"Rüzgâr bana senden uzak durmamı söyledi." Ne yani şimdi sırf bunu söylemek için mi gittiler dışarı? Sınıfta konuşsallar nolur yani.

"İyi ki söylemiş. Gerçi bunu sana ben  de söylemiştim."

Başını sallayıp önüne döndü neydi bu şimdi. Tamam bile demedi. İnsan bisi der. Ya da susması daha iyi değil mi? Ben bu çocukla konuşmak istemiyorum ki. Ya da istiyor muyum? Ama o beni çok üzdü istiyor olamam. Tüm bu düşüncelerden kurtulup Rüzgar'a baktım. Oda zaten bana bakıyordu. Nedensiz bir şekilde bakışmaya devam ettik. "MİLLET" bağıran sesle irkildim. Yaman sınıf da "millet" diye bağırdı ve bize bakarak sırıttı.

"Pardon bakışmanızı böldüm galiba siz devam edin" dedi sessizce. Resmen bilerek yapmıştı. Diyorum ama size gıcık diye bu çocuk.

"Bu ders boş öğretmenler toplantısı var onun icin boşuna hoca falan beklemeyin"