Pamuk Ama Prenses Değil (#Wattys2020)

|13

Babam bu akşam döneceği için mutfakta sürekli bir şeyler yapmaya çalışıyordum ve abilerimi de bana yardım etmeleri için resmen kulaklarından çekerek mutfağa sokmuştum.

"Sayım yapıyorum hazır olun!" diye bağırıp elimle oklavayla önlerine geçtim ve elimdeki kağıtta yazılı olan isimlerini okudum. "Fırat abi dışarda geç, Caner?"

"Caner Ulu Emret Komutanım!" diyerek asker selamı çakatığında güldüm. "Cenk?"

"Mevcut." ona tip tip bakıp gözlerimi devirdim.

"Kıvanç?" dediğimde Akın söze atlamıştı. "Markete gitti malzeme almak için." kafamı sallayıp. "Enes?" dediğimde hiç kimseden çıt çıtmayınca kaşlarımı çattım. "Enes abim nerde?"

Hepsi omuzlarını silkip bilmediklerini belli ettiğinde avuç içimi alnıma vurdum. "Ulan biriniz bile odasına bakmadınız mı?!"

"Baktık ama yoktu." diyen Aliye gözlerimi kırpıştırdım. "Nası ya..." derken elimdekileri bırakmış hızla odasına doğru yürümüştüm.

Odasına girdiğimde yatağında göremeyince banyoya yönlendim. Bir iki kez tıklattıkdan sonra içeriden "Traş oluyorum minik girebilirsin kapı kilitli değil diye bağırmıştı."

Benim olduğumu tahmin etmesine çok takılmayıp rahat bir nefes verip içeri girdim. Hafif hafif çıkan sakallarını köpüklemişti. Onu dikkatle izleyen bana yandan bir bakış atıp güldüğünde ben de gülümseyip izlemeye devam ettim.

"Niye beni arıyordun minik?" dediğinde kafamı salladım. "Babam geliyor ya akşam," dediğimde hafifçe güldü. "Köle yapmak için arıyordum diyorsun yani?"

Saçlarımı havalı bir şekilde arkaya attım. "Elbette!"

Traş olması bittiğinde iki eliyle birden saçlarımı darma duman ettiğinde karışmadan bekledim. Eğer abiniz varsa saçlarınızı karıştırıyorken karşı çıkmamayı öğreniyorsunuz.

Geri çekilip saçlarımla yarattığı eserine gülerek içeri doğru gittiğinde aynaya baktım. Sarı saçlarım artık bir kuş yuvasıydı... Oflayarak saçlarımı tepede bir topuz yaptım.

Geri mutfağa girdiğimde Kıvanç abim de gelmiş malzemeleri dolaba yerleştiriyordu. Hızla Cenk abime döndüğümde benden bakışlarını kaçırıp tavana bakmaya ve ıslık çalmaya başladı.

Cenk çok güzel yemek yapıyordu.

"Abi..." derken 'i' harfini olabildiğince uzattığımda beş abim birden bana dönmüştü. Bu hallerine gülüp Cenk abimin ısrarla bakmayışı üzerine pıtı pıtı yanına gittim. "Ne yemeği yapıyoruz? Sen çok güzel şeyler yaparsın şimdi." diye mırıldandım kolunun altından kafamı uzatırken.

"Ben mi? Benim böyle bir şeyden haberim yok arkadaşlar magazinin uydurması bunlar hep."

Bütün abilerim ve ben gözlerimizi devirirken Cenk abim ofladı. "Kurtuluşum yok mu?" Hepimiz olumsuz anlamdı kafalarımızı salladığımızda sinsice sırıttı. "O zaman beni iyi dinleyin," hepimizin yüzüne tek tek baktığında korkarak yutkundum.

"Pamuk domatesleri kesmeye başla, Ali tavuğu çıkar küp küp doğra, Caner süt şeker yumurta hepsini bir kaba koyup çırmaya başla, Kıvanç un ele lazım olucak, Enes dolaptan mantarları alıp iyice yıka sonra ne yapman gerektiğini söyleyeceğim. Derhal başlayın!"

-

@ haninerdecikolata: Cenk'in tarif kitabını okudum ama yine anlamadım Cenk çivi yazısı mı abicim bu?

7 kişi beğendi

@ cenkulu: Ali bu fotoğrafı ifşa diye çekmemiş miydi? Sil bunu hiç ifşa değil.

@ aliulu: Elime tüküreyim sil bunu.

@ kıvançulu: Foto güzelmiş sen en iyisi sil bunu.

@ canerulu: Sil bunu sil sil.

@ enesulu: Façan yansın qarşim, ama sen bunu yine de sil.

@ akınulu: sil bunu.

@ fıratulu: Sen en iyisi hesabı kapat.

-

Gülerek attıkları yorumları beğenip telefonu elimden bırakacağım sırada gelen bildirimle gözlerimi kırpıştırdım.

karsimbibak: Güzel çıkmışsın Allah çarpsın nolur sil.

haninerdecikolata: Yo.

karsimbibak: O değil de sen baya baya alıştın bana

karsimbibak: Kimsin sen falan diye peşimde dolanmıyorsun

karsimbibak: Ona buna elin gereksiz lavuklarına beni sormuyorsun

karsimbibak: Baya baya alışmışsın sen bana

haninerdecikolata: Sanane yaprak.