1.bölüm

2K 55 8
                                    


Bugün çok mutluydum hem de çok...

Kardeşim Azra beni bugün erkek arkadaşıyla tanıştıracak.2 yıla yakın birliktelikleri vardı ama hala beni tanıştırmamıştı.O gün bugündü.

Elime albümü aldım.Yüzümdeki gülümsemeye engel olamadım.Arasla bir çok fotografımız vardı.Ondan hoşlanıyordum ama tabii ki aşk degildi.Onunla 3 yıla yakın bir ilişkimiz var.Azrayla onu tanıştıramadım ama tabii ki isterdim.

Her tanışma istegimde bir olay oluyordu ve ben bir türlü tanııramıyordum.Onunla yüzüm hep gülüyordu.

Yataktan kalkıp üzerime mavi bir elbise geçirip saçımı at kuyrugu yaptım.Aşagıya indigimde Azra ortalıkta güle oynaya dolaşıyordu.Ona gülerken annem bana seslendi

"Orda dikilecegine gelde bize yardım et."dedi ve bu benim için seslenişti.Bana hep soguktu ama bunu Arasa veriyordum.Onu tanıştırmadıgım için tavır alıyor olabilirdi.

Annem ile babam İzmirden yani memleketten İstanbula Azra için gelmişti.Azra okumak için ben de iş için gelmiştim.Buradaki iş imkanları hayli fazla.

Annemi kımadan gülümseyerek "Geldim."diyip mutfaga girdim.Tezgahın üzerindeki tabakları sofraya düzerken zil çaldı.Azra telaşla mutfaga girdi.Eli tel tokasında

"Ben hala hazır degilim ve geldi.Ne yapıcam?"derken yanına gidip koluna dokundum

"Sorun degil sen odaya geç hazırlan ben açarım."dedigimde gülumseyip yanagıma öpücük kondurdu "Bir tanesin."dedikten sonra hızla odaya girdi.

Kapıya ilerleyip küçük kardeşimin sevgilisini görme meraklıyla kapıyı açtım.Ama kapıyı açınca merakım hayal kırıklıgına dönüü.Kendime yediremeyip

"Aras...Senin burda ne işin var?"derken Azra gelip Aras'ın dudagına öpücük kondurdu sonra bana dönüp

"Abla bak bu sevgilim,Aras.İkimizin sevgilisinin de isminin Aras olması ne kadar üzücü."dediginde Aras çaresizlikle

"B-ben..."derken sözünü kesip istifimi bozmadan elimi uzattım.Elime bakarken konuştum

"Ben Mira.Azra'nın ablasıyım.Umarım onu üzmessin.Tanıstıgıma memnun oldum."dedim soguk sesimle.

Elimi tutup hafifçe sıktıgında "Bende."dedi sadece.Elimi hızla çekerken Azra omzumdan tutup başını koydu

"Ablacım zaten heyecanlıyız,bir de sen germe.Hadi geçelim."dediginde içeri geçtik.Koltuklara kuruldugumuzda Aras bana bakıyordu.Kısa bir bakışmadan sonra gözlerimi Azraya çevirdim.

Sahte gülümsememi takınarak "Ablacım bugün benim işim vardı. Beni sevgilinle tanıştır da işime geç kalmayayım."dedigimde dudaklarını büküp

"Ama yaa.O kadar hazırlandık.Nereye gidiyorsun ki şimdi?"dediginde gülüp

"Bu işi erteleyemem ama annemle babam var zaten.."dedikten sonra elini Aras'ın elinin üzerine koyup

"Arasla 2 yıldır sevgiliyiz.Onu çok seviyorum.Aras işletmeci ve ileride büyük işler başaracagına eminim.Onunla şimdiden gurur duyuyorum."dedikten sonra ayaklanıp

"Ben artık gideyim.Tekrar görüşmek üzere."dedikten sonra kapıya yöneldim.Üzerime bir şey almadan direk çıktım.

Sokakta rastgele yürüyordum ve bir işim de yoktu.Çok samimilerdi ve aklıma hep Arasla olan hallerimiz geliyordu.

Kendimi ormana atıp agaçların arasında yürümeye başladım.Yıllar süren birlikteligimiz yalanmış.Ona güvenmiştim ama o güvenimi yıktı.Ondan adam filan olmaz.

Onunla yakınlaştıgımız zamanlar gelince aklıma kendimden tiksindim.Ondan nefret ediyorum.Allah belasını versin.Bana bunu nasıl yapabilir? Etrafta kardeşimden başka kimse kalmamış gibi...

Ama ona bunu söyleyemem,yıkılır.Ona çok güzel bakıyordu ve gülüyordu.O mutluydu.Ona bunu söylersem kendime ihanet etmiş olurum.Benden uzaklaşır.Buna dayanamam işte.

Gözyaşlarımın arasında yürümeye devam ettim.Elimle agzımı kapatıp hıçkırıklarımı durdurmaya çalışırken çalılıkların arasından bir ses duydum.Korkuyla etrafıma bakınırken elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim.

Bana yaklaşan bir silüet görmemle geriledim.Bir kurta benziyordu ama ayaklarının üzerinde de durabiliyordu.Bu beni korkuturken elimi havaya kaldırıp "Uzaklaş."diyebildim sadece ama dinleyen var mıydı? Hayır.

Gerilerken sesimi biraz yükseltip ki bu benim için yüksekti "Kimsin bilmiyorum ama benden uzaklaş.Polisi ararım."derken kendime güldüm içten.Telefonumu da yanıma almamıştım ki.Bana yaklaşmaya devam ederken

"Buna vaktin olmayacak."dedi sert sesiyle ve yüzünü görmemle çıglık attım.Kırmızı gözleri ve simsiyah tüyleri vardı.Vana dişlerini gösterip kükrerken üzerime atılıp yere düşmemi sagladı ve karnımda ki derin acıyla çıglık attım tekrar.Karnıma baktıgımda pençelerini soktugunu gördüm.Pençelerini çektiginde beni kanlar içinde yerde bırakırken

"Hayatta kalırsan seni bulurum."dedi ve hızla kayboldu.Elim karnıma giderken kendime gülüyordum.

Ölecektim yani.Elbisemden akan kanlar artık yerle buluşmuştu.
Yerler kan içindeyken kendime şunu diyordum.

Ayaga kalkmalısın,Mira.Ayaga kalk ve güçlü oldugunu herkese göster.Aldatılmak sana koymamalı.Tüm hayatın boyunca ezildin ama artık ezilmemelisin.O kaybeder sen degil.Bir gün geçse bir gün geçmez ama sen geçebilirsin.Sen güçlü olabilirsin.

Herşeye ragmen ayaga kalk ve güçlü oldugunu göster.dedikten sonra elimi yanına savruldugum agacın gövdesine koyup dakikalar süren çabalarıma ragmen ayaga kalktım.

Elbisemden,kollarımdan ve bacaklarımdan akan kanlarla yürumeye devam ettim.Elim karnımda iyileşmeyi umarak yürürken ıssız karanlık sokakta kaldım ve artık takatim kalmamıştı.Karnımda duran elimi karnıma biraz daha bastırdım ve sırtımı duvara yaslayarak yere oturdum.Kafamı duvara dayayıp gözlerimi yumdum ve aglamadım.Bunca yaşıma kadar her canım yandıgında aglayıp zırlamıştım ama artık bunun işe yaramadıgını fark ettim.

Elimi karnıma baskı yaparak güçlü kalmayı umut ettim.Elbisem komple kırmızaya boyanırken gözlerim agırdan kapandı ve etraf karanlıga büründü.Yine güçlü olamamıştım yine yenik düşmüştüm...

ALFA'MWhere stories live. Discover now