Y İ R M İ

6.2K 470 65
                                    

[Multi: Serkan]

"Antrenman öncesi biraz ısınalım."

Ona göz ucuyla kısa bir bakış atarak başımı salladım. Burada olduğuma göre sözlerini dinlemeliydim.

Yıldırım abinin açıklamasından sonra ne kadar istesem de diğerleriyle birlikte kalmak için mantıklı bir neden bulamadığımdan Serkan'ın peşine düşerek yan taraftaki antrenman salonuna geçmiştim. Tabii diğer kızların alaylı ve haset barındıran bakışları eşliğinde.

Isınma hareketleri yaparak vücudumu esnetmeye başladığımda o da hemen karşıma geçerek beni taklit etmeye başladı. Ondan neden rahatsız olduğumu bilmiyordum ancak oluyordum işte.

"Diğerlerinin yanına ne zaman gideceğiz?"

Sorduğum soru üzerine gözleri kısıldı.

"Bilmem, bu senin gidişatına bağlı."

Ayaklarımı iki yana açarak belimi sağ tarafa doğru bükerken "Peki neden böyle ayrı çalışma ihtiyacı duydunuz?" diye sordum. "Diğerleriyle birlikte uygulamaya geçsek daha iyi olmaz mıydı?"

"Benimle resmi konuşmak zorunda değilsin, Alvina. Sen, diyebilirsin. Ayrıca pratiğe geçmeden evvel tekniği iyice kavraman için yalnız çalışacağız. Sonrasında elbette ki diğerlerine katılacaksın."

"Resmiyet güzeldir," diyerek başımı salladım. "Böylesi daha iyi."

Yaptığı hareketleri durdurarak doğruldu ve bana doğru birkaç adım attı.

"Babama dahi abi diye hitap ediyorsun ancak ben senin antrenörün bile değilken resmiyetten şaşmıyorsun. Neden Alvina?"

Ayağıma doğru eğdiğim elimi kaldırarak ona baktım. "Size nasıl hitap ettiğim neden umurunuzda?"

"Çünkü resmiyetten hoşlanmıyorum ve bir hafta kadar burada olacağım için sürekli iletişim halinde olacağız."

"Siz bana istediğiniz şekilde hitap edebilirsiniz ancak ben resmiyetten yana olmaya devam edeceğim."

Bana baktı, sadece baktı ve biraz sonra gülerek başını salladı. Bu hareketi kaşlarımı çatmama neden olmuştu.

"Neden gülüyorsunuz?"

Dudaklarındaki gülümseme silikleşirken "Neden gülmeyeyim?" diye sordu. "Gülmek yasak mı?"

"Hayır, ama bana bakarak gülüyorsunuz ve bunu ilk kez de yapmıyorsunuz."

"Sana bakınca gülmek istiyorum demek ki, olamaz mı? Sana bakıp gülmek mi yasak yoksa?"

Ağzım şaşkınlıkla açıldı, ancak söyleyecek bir şey bulamadığım için tekrar kapadım. Bana asılıyor muydu, yoksa dalga mı geçiyordu anlayamıyordum.

"Sizinle laf dalaşına giremeyeceğim," diye homurdandım. "Bir an önce antrenmana geçsek iyi olur."

Ciddiyetim karşısında o da ciddileşti.

"Tamam, Alvina, öyle yapalım. Burada olduğum müddetçe zorunlu bir çalışma halinde olmayalım diye espri yaparak ortamı ısıtmaya çalıştım ama böyle şeylerden hoşlanmıyorsun belli ki. Böyle daha iyi adapte olacaksan benim için fark etmez, sonuçta buradaysam yalnızca sana bir şeyler katabilmek için."

Bir anda değişiveren ruh hali beni şaşırtsa da sessiz kalmaya devam ettim ancak içimin huzursuzluğu beni rahatsız etmişti. Yalnızca arkadaş olmaya çalışıyordu da ben mi hareketlerini yanlış anlamıştım acaba?

Salonun kenarındaki top arabasından top almaya gittiğinde sessizce arkasından baktım. Belki çalışırken kafası dağılır ve eski ruh haline dönüş yapardı...

KISA PAS ~ TamamlandıWhere stories live. Discover now