Bunun adı AŞK..

28K 933 198
                                    

Bölüm 17

Kahretsin! kırmızıda geçtim yine.O geceden beri kafamı toparlayamıyordum.Yıllardır önüme ördüğüm aşılmaz duvarları teker teker yıkılıyordu .Kimse bunu yıkamazdı, kimse!! ve bunu onarmanın zamanı gelmişti.Bir kadından uzaklaşmanın en iyi yolu görmezden gelmektir.Erkek ırkının bulduğu en iyi yöntemdi.İşlerime odaklanmalıydım.Ama sinirime engel olamıyordum.O Türk lavukla bugün toplantım vardı.Aslında bu iyi de olabilirdi.Onu görmezden gelirdim.Şirketin kapısında arabayı görevliye verip,ofise geçtim.Sekreterimden toplantı için gerekli evrakları aldıktan sonra ,toplantı odasındaki yerime aldım.Gülerek elinde dosyalarla içeri girdi.Aklım toplantıda!aklım toplantıda kaldırma kafanı Hanazava

''Günaydın ''dedi gülerek.Gülünce gözlerinin içi gülüyor sinir oluyorum bu duruma.

''Günaydın Bahar hn'' dedim ve kafamı hemen kağıtlara gömdüm yeterince soğuk oldu mu acaba?Yine süslenmiş, kesin o Gökhan denen zibidi geleceğini düşündüğü için bugün bu kadar güzel olmuş.Elimde kalacak kesin, kendimi zor tutuyorum.Düşünme !!düşünme!! bunları umurunda olmasın

''Siyah çay denemek ister misiniz Bay Takahashi?''Toplantı odasındaki çay makinasından su alıyordu ve kaşığını yere düşürdü .Biraz daha eğilirse hep merak ettiğim yerler eteğin altından meydana çıkacaktı.Ama diğer erkeklerinde benimle beraber aynı yere odaklandıklarından adım gibi emindim.Hemen eğilip, kaşığı yerden alıp ona uzattım.Resmen şu an ecel terleri döküyordum.Kesinlikle şirkete kılık kıyafet yönergesi sunmalıyım.Sabah sabah bu heyecan yeterdi bana.Yanıma oturup misafirin gelmesini beklerken son bir kez dosyalarını kontrol etti.Acaba gelecek kişinin Gökhan yerine Mert bey olduğunu görünce yüzünün hali ne olacaktı. Kapıdan misafirimiz gelince yüzü birden düşmüştü.Gökhan Bey yerine onun gelmesine ne kadar üzülmüştü öyle, sanırım cidden ondan hoşlanıyor.Ağlayacaktı neredeyse ,Mert bey'le Türkçe konuşmaya başladılar.Kesinlikle bu dili öğrenmek birinci önceliğim olacaktı.Şu an ne konuştuklarını deli gibi merak ediyorum.Ayağa kalkıp selamlaştık Mert bey ile .Bu Türklerin hepsimi böyle yakışıklı yoksa bu kızın etrafındakiler mi bilemedim.Toplantı boyunca bir garipti, en sonunda da zaten suyu bile içmeyi beceremedi ve gözlerinden yaş gelene kadar öksürdü.Yine onun için endişeleniyordum.Yanına gidip sırtını ovmaya başladım.

''İyi misin ?hadi dışarı çıkalım olur mu biraz nefes al.''kolundan tutup dışarıya doğru çıkarttım onu ,sekreterime de işaret edip onunla lavaboya kadar gitmesini istedim.Sanırım üzüntüden böyle oldu. O başkasına üzülürken neden kalbim bu kadar acıyor peki.?Bir müddet sonra gözleri ağlamaktan kızarmış bir şekilde toplantıya geldi.İsterse bırakabileceğini söyledim ama devam etmek istedi.Toplantıya odaklanmam gerekiyordu ama o ikisi aralarında gizli saklı bir şeyler konuşuyordu ne olduğunu öğrenmek için makinaları bedavaya bile verebilirdim bu adama?Mert Bey'in evli olduğunu bilmesem ondan bile şüphelene bilirdim.Çok paranoyak olmuştum bu kız yüzünden.Elimde olsa Rapunzel gibi kuleye hapseder,erkek sinek bile uçurmazdım etrafında.Toplantı bitince Mert Bey ile yemek yedik.Nedensiz bir şekilde ikimizde birbirimize üstünlük taslıyorduk ve konu dönüp dolaşıp Bahar'a geldi.

''Bahar Hn dan çok memnunduk size kaptırmamız kötü oldu''dedi Mert Bey gülerek.

''Bizde oldukça memnunuz, ailecek kendisine özel bir ilgimiz var..''dedim.sanırım mesajı almıştır.

''Hım! anlıyorum.Bu özel ilgi içinde sizde varsınız sanırım..''dedi.Çatal ve bıçağını tabağın yanına koyup, geri yaslandı.Sanırım arkadaşı için endişeleniyordu ve endişelenmekte de haklıydı.

''Aileden biri olarak kabul gördüğü için, benim himayemde sayılır ve onu korumaktan çekinmem.Zaten Türkiye'ye dönme gibi bir durumu olamaz.Bilmem anlatabildim mi?''dedim Gülümseyerek

KIRMIZI (SAMURAY)Where stories live. Discover now