11. Bölüm "Bir Teklif mi?"

334 27 36
                                    

Chloé'den Marinette'e:

Elimde kalem iki saat ne yazacağımı düşünüyorum. Daha önce kimseye mektup yazmadım. Aslında daha önce mektup yazmadığım için değil, sana ne yazacağım konusunda kararsız kaldığım için dakikalardır elimde kalem bekliyorum. Sanırım artık yazmam gerekiyor.

Annem hakkında konuştuğum tek kişi Sabrina ve sanırım bu yüzden yanımda olan tek kişi o. Hâlâ ne yazacağımı bilmiyorum, sanırım yüz yüze konuşmak daha mantıklıydı. Beni reddeceğini bildiğimden zaten bu durumdayım, tabii sen de kendince haklısın...

Ortaokuldayken bana şöyle demiştin: "Bir gün doğru yola gelecek ve aramıza katılmak isteyeceksin Chloé. O gün senin elinden tutacağıma emin olabilirsin."

Ve ben söyledilerinle dalga geçmiştim.

En iyi olmak istedim çünkü insanlar en iyileri severdi. En iyi olmak isterken en kötü olmaya başladığımı fark edemedim. Biri beni uyarmalıydı, kimse beni uyarmadı. Benim tam bir zavallı gibi davrandığım o gün aklım başıma geldi. Çünkü sen gerçekleri bir bir yüzüme vurdun. Evet, ben kıskandım. Ben iyi olmadığım için etrafımdaki herkesi kıskandım. Rose ve Juleka'nın arkadaşlıklarına imrendim. Alya kadar popüler olamadığım için kendimi küçük hissettim. Tanrım... Çok aptalca düşünüyordum. Max'in zeka becerisini, Alix'in her daim dik başlı oluşunu kıskandım.

En çok da seni kıskandım Marinette.

Herkesle arkadaştın ve herkes seni seviyordu. Bunu kıskandığım için seninle yıllardır uğraştım. Kötü biri olduğunu göstermeye çalıştım, ezik biri olduğunu... Bunları yaparsam iyi olacağımı düşündüm fakat bunu yapıyor olmam beni insanlardan daha da uzaklaştırdı. İyi olmak isterken kötü oldum işte.

Özür dilerim Marinette.

Bugün çıkışta Adrien'ın bir fotoğraf çekimi var ve birlikte gideceğinizi biliyorum. Eğer ki beni davet edersen biliyorum ki yıllar önce yaptığın teklif gerçekleşecek. Bana elini uzattığını farz edeceğim ve beni kendim gibi hissettirecek kişi olacaksın. Bu kadar emin konuşmamı Adrien söyledi, eğer işe yaramazsa onun fotoğraf çekimindeki makyajını ben yapacağım.

Bu kadardı...

Yazıları öylece ayakta kaç defa okumuştum bilmiyorum ama gerçek âna döndüğümde Mel okulun çıkışına ilerliyordu. Dudaklarım aralanmış, öylece Mel'in ardından baktım.

Bu mektup gerçekten Chloé'den miydi?"

"Şaka?" Yüzümün bir tarafı buruştu. Merdivenleri tamamen inip, hızlı adımlarla bahçeye ilerlemeye başladım. Elimdeki kağıdı bir kez daha görüşümde tuttum. Özür dilerim Marinette.

"Şaka mısın ya?" Sesimin tını bile değişmişken bir anda sırıtmaya başladım. Bu gerçek olamazdı. Adrien şaka falan yapıyor olmalıydı. Chloé bir mektup yazmış olsa bile bana ulaştırma adına Adrien'ı kullanmazdı. Neden kullansındı ki?

Utanıyor muydu?

"Püff, Chloé ve utanmak? O hayatımda gördüğüm en dişi varlık dostum!" Bir an yanımda Nino varmış gibi hissettiğim sağıma soluma bakındım. Adımlarım beni Bay D'Argencourt'un mola vermiş eskrim takımına sürüklemişti. Neşe içinde, sanki bugünkü Marinette değil de Heidi idim, öyle bir yürüyüşüm vardı. Eğer ki bu bir şaka değilse Naruto gibi koşmaya başlardım.

Lain: Geri Dönüş (Ⅱ. Kitap) | MiraculousWhere stories live. Discover now