Acımasız

2K 150 8
                                    

Christian duyduğunun doğru olup olmadığını anlamak için bir süre durdu. Soraya'nın ona bakmasını bekledi ama o dümdüz onu korkuyla izleyen yüzlere bakıyordu.

"Soraya bu ne demek?" dedi cevabı bilse de.

"Madalyonu biriniz takabilir. Onlar takınca gücünü kullanabiliyorsa siz de kullanabilirsiniz." dedi ona bakmadan.

"Hayır!" diye bağırdı Diego. "Bunu kabul etmiyoruz. Sen bizi kurtarmak için gelmiştin. Bizi onun gibi köle yapmaya çalışamazsın."

"Zaten yapmaya çalıştığım bu değil." dedi ve sesinin tonunu ayarladı. "Bak dolunaya çok az kaldı ve ben ne yazık ki ne kadar yeterliyim bilmiyorum. Sizin buna ihtiyacınız var."

"Başka bir yolu yok mu Prenses?" dedi Donovan.

Soraya sesindeki tedirgin kabullenişi, soruyu yalnızca kardeşinin ikna olacağı cümleleri istediği için sorduğunu anladı.

"Şu an yok. Dolunayda yardıma ihtiyacım olacak bunu hissediyorum. Bunu da gücü olan perilerle yapabilirim."

"Çocuklar var." dedi Diego. "Onları daha hızlı eğitiriz."

Christian araya girmek zorunda kaldı. "Hâlâ tecrübesiz olan çocukları, sonu belirsiz bir savaşa mı sokacaksın?"

Diego ona şaşkın gözlerle baktı. Sonra etrafındaki diğer perileri süzdü.

"Siz onun tarafında mısınız?"

"Biz taraf değiliz Diego." dedi Vanessa. "Biz prensesimizin yanındayız. O bu kararı öylece almış olamaz."

"Öyle." dedi Soraya. "Çok düşündüm. Sevdiklerinizi istediğinizi biliyorum ama bana şu an güç lazım. Eğer şimdi onları kurtarmaya çalışırsak yalnızca madalyondan çıkarmış olacağız. Ama savaşı kazanırsak..."

"Yalan." dedi Diego. "Sen de onun gibisin. Tıpkı baban gibi."

"Diego!" dedi Christian ama Soraya elini susması için öne uzattı.

"Bunu düşündüğünü biliyorum ama inan benim niyetim onunla aynı değil. Şu an bunu yapmak zorundayım. Ama sana söz veriyorum Diego. Her şey bitince Emma..."

"Sakın!" dedi Diego ona parmağını sallayıp. "Sakın onun adını ağzına alma." Durup gülmeye başladı. "Tabi ya. Babanla plan yaptın değil mi? Onunla gittiğin gün, bunu konuştunuz."

"Hayır Diego. Ben onunla anlaşma falan yapmadım. Lütfen anlamaya çalış ben..."

"Sen babanın hayaline destek oluyorsun." diye bağırdı.

"Diego yeter." dedi Donovan. "Prensesin söylediğini duygusal olmadan düşün. Onları tamamen madalyonda bırakmaktan bahsetmiyor. Sadece onu yenene kadar."

Diego kardeşine hayal kırıklığıyla baktı. Sonra Christian'a döndü.

"Sen nasıl onun yanında olursun." dedi aynı kırgın sesle. "O madalyondaki annen olabilir."

Soraya, Christian'a baktı. Başını eğmesini ya da madalyona şüpheyle bakmasını bekledi ama o bir adım önüne geçti.

"Çünkü prensese güveniyorum. O Richard değil. O Faylinn'in kızı."

"Hepinizi kandırıyor. Aynını..."

"Yeter!" dedi Soraya öne çıkıp. "Ne düşündüğün umurumda değil. Sana daha fazla açıklama yapmayacağım. Bu konu tartışmaya kapalı." Hepsine bakıp madalyonu kaldırdı. "Ben Kraliçe Faylinn'in kızı Prenses Soraya, ilk kez size emir bildiriyorum. Savaş bitene kadar madalyonları kullanacağız."

YERALTI KRALLIĞIWhere stories live. Discover now