23

3.4K 198 152
                                    

-neden yüreğimi dinlemek zorundaydım-
Bölüm:23

Keyifle okumalar 🌿
______________________

Deliye dönmüş senin için, görmüyor musun...

Ne!?

Bazen yalnız kalmak da kesmez, kafan susmaz. Sana hayatı zindan eder, delirmek üzereymişsin gibi hissedersin.
Gariptir ki elinden bir şeyde gelmez, sus desen daha çok konuşur. Yeter desen daha çok bağırır.

Bende şuan da kendi içimde, sesimde boğuluyordum.

Oysa bende isterdim deniz sesinin rahatlıcı özelliğini hissetmek.

Oradan çıktığım gibi kendime sahile atmıştım. Kayalıklara oturmuş, kayalara çarpan dalgaların oluşturduğu görsel şöleni izliyordum.
Ruhumun deniz sesinden dinlenmesini isterken kafam susmuyordu.
Düşünüyordum, düşündükçe daha da düşünüyor fikirlerim bir yumak haline gelip, üsteme yuvarlanıyordu.

Her şeyi zorlaştıran bizdik aslında. Hayatım da şuan benim için zordu.

Derince bir nefes alıp deniz kokusunu ciğerlerime doldurdum.
İyi gelmişti.

Demir'in neden böyle şeyler yapıp, gerçekte böyle davranmadığını deli gibi merak ediyordum.

Neden yüreğimi dinlemek zorundaydım?

Çünkü onu susturmayı hiç bir zaman başaramazsın..

Kafayı yemek üzere raddeye gelince, telefonum cebimde titremeye başlamıştı.

Çıkarıp çalan numaraya baktım, yabancıydı.
Direkt açıp konuşmadan bekledim.

"Lalinya!?" Diyen telaşlı Alperen'in sesi duyuldu.

"Efendim?" Dedim.

"Neredesin sen!?" Dedi.

Demir iki vakası başlamıştı.

Demir uyanmış mıydı?

"Ne oldu Alperen?"

"Ne olsun bir şey yok. Herkes seni tanıyor ve peşindeler, dikkat ve hemen eve gel lütfen." Dedi.

Sıkıntılıca nefes verip "tamam" dedim ve kapattım.

Sanırım gitme vakti gelmişti oysa ki her şeyi halletmiş bir şekilde gitmek istiyordum.

İhtişamlı kapı açılırken bahçeye geçirip kapının önüne park ettim arabayı, fakat kapının önünde beni bekleyen radar vardı.

Hadi bakalım.

Arabadan inip yürümeye başlamamla kötü bakışlar beni bulmuştu.

"Aman tanrım! Neredeydin sen Lalinya!? Nereden arabayı alma hakkına sahip olduğunu sandın!?" Diyerek bağırmaya başlamıştı Alperen.

Acar'la Evin bir şey demeden sadece bakıyorlardı.

"Dışarı çıkmakta mı yasak!?" Diye çıkıştım hemen.

"Ya kafayı mı yedin Lalinya-"

Konuşmasına izin vermeden "Şaka mısınız siz!? Hayatımı mahvettiniz zaten, bırakın da bunu yapayım!" Diyerek hızla içeri girdim.

Sinirlenmiştim, bu aralar hep sinirliydim zaten.

İçeri girdiğim gibi istikametim Demir'in odasıydı.
Keşke uyansaydıda her şeyi konuşsaydık.

Her zaman ki gibi açık olan kapıdan içeri girmemle konuşulan mırıltılar kulağıma ilişti.

"Hayır, hayır olamaz!" Dedi histerik bir şekilde Demir.

Lali || Yarı Texting ||Where stories live. Discover now