| karşı karşıya

1.9K 230 131
                                    

HOGWARTS büyük bir şatoydu, evet. 

Bu kadar büyük olmasına rağmen sessiz ve sakin bir yerini bulmak ise büyüklüğüyle doğru orantılı olacak bir şekilde oldukça zordu. 

Her yerden gürültülü bir öğrenci topluluğu her an çıkabilirdi, her an bir profesör köşeden geçip öğrencilerini lafa tutabilirdi. Bunlar olmasa bile tablolar kendi aralarında konuşabilirdi.

Hogwarts büyük bir şatoydu evet ancak gürültülü bir kalabalığa ev sahipliği yapıyordu bu büyüklük.

Tom ise sessizliği severdi, sessizliğe ihtiyaç duyardı. Düşünmek için, çalışmak için, odaklanmak için... Hayatının her alanında bir sessizliğe sığınırdı.

Bu yüzden Hogwarts'taki sessiz ve gözden uzak yerleri aramaya başlamıştı. Kütüphane olabilirdi, haşere öğrenciler kaos çıkarmadıkları sürece. Kara Göl'ün yanı olabilirdi, kış mevsimi için hiç ideal değildi. Astronomi Kulesi olabilirdi, sevgililer iş pişirmek için gelmediği vakitlerde.

Kısacası hiçbir yer Tom Riddle'ın aradığı ideal sessizlik için uygun değildi. Koskoca şatoda kendine aradığı mekanı bulamıyordu.

Beşinci yılındayken Sırlar Odası onun tüm beklentilerini karşılamıştı. Kimsenin bilmediği, yalnızca kendisinin girebildiği sessiz bir odaydı ve Tom'un istediği de buydu.

Ta ki odayı kapatmak zorunda kalana kadar. Hogwarts'ın kapatılması gündeme gelince o muggle yetimhanesine dönmekten korktuğu için Basilisk'i içeri geri sokmuş ve odayı tekrar mühürlemişti, bir daha da yaklaşmamıştı yanına.

Sessiz bir yer bulmak güzeldi ancak daha öncelikli şeyler vardı, ait olduğu evi kaybetmemek. Ve Tom, Hogwarts kapatılırsa ait olduğu yeri kaybedeceğini çok iyi biliyordu.

Altıncı yılın sonlarına doğru ise şans eseri bulduğu yer onun tam ihtiyacı olan yerdi. Sihirli bir odaydı, bir duvarın arkasında saklanıyordu ve kişinin ihtiyacı olan şekle bürünüyordu.

Şimdi İhtiyaç Odası, Tom Riddle'ın sessizlik ihtiyacını tam olarak harika bir şekilde karşılıyordu.

Derslerden sonra kendi öğrendiği ve Hogwarts'ta öğretilmesinin yasak olduğu büyüleri denemek için giderdi odaya. Bazen kitap okumak için, bazen gelecek planlarını düşünmek ve günlüğüne yazı yazmak için.

Yine bir ders gününün sonunda kimseye gözükmeden İhtiyaç Odası'ndan dışarı süzüldüğünde zihni rahatlamış, sevdiği sessizlikle geçirdiği dakikalar onu tazelemişti.

Tom'un zihni hiç susmayan bir senfoni çalardı daima. Bu senfoninin notaları hiçbir zaman kaçmaz, enstrümanlar hiçbir zaman akortsuz olmazdı. Zihnindeki her şey oldukça düzenliydi Tom'un.

Şimdiki amacı Hortkuluk yapmak için nesneler bulmaktı. Günlüğü ve yüzüğü vardı evet ama bunlarla yetinemezdi. Ne kadar fazla Hortkuluk olursa ölümsüzlüğü o kadar net garantilerdi Tom. 

Diğer bir amacı ise kurduğu küçük grubu genişletmek, genişletmeden önce ise onlarla yapacağı gizli haberleşmeler için uygun bir iletişim yöntemi bulmaktı.

Arkadaşım dediği kişiler onun arkasında olan kişilerdi. Küçük grubunun ilk üyeleriydi. Adam Mulciber, Walden Macnair, Archer Dolohov, William Rosier, Leonard Nott ve Kiernan Lestrange. 

Üyeleri şimdilik bundan ibaretti ancak ilk adım için yeterliydi.

Grubunda olan bu altı kişi çok yetenekli büyücülerdi. Üstelik safkanın üstünlüğünü büyük bir tutkuyla savunuyorlardı ki bu Tom'un tam ihtiyacı olan şeydi. Şu an içinde bulundukları düzeni değiştirip kendilerini hükümdar yapmak için de ellerinden geleni yaparlardı.

𝐁𝐈𝐋𝐈𝐍𝐂𝐈𝐍 𝐎𝐓𝐄𝐒𝐈「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」Where stories live. Discover now