| kişilik analiz uzmanı

1K 163 299
                                    

。☆✼★━━━━━━━━━━━━★✼☆。

Carmen'le yürüyorlardı. Buranın neresi olduğuna emin değildi Tom ancak daha sonra bilinçaltı ona cevap vererek Hogwarts arazisinde olduklarını hatırlatmıştı. Etrafta hiçbir şey yoktu, bu yüzden anlayamamıştı nerede olduklarını.

Tom, Carmen'in elini tutuyordu. Parmaklarını birbirlerine kenetlemişlerdi ve elinin sıcaklığı kendisini sıcak bir sobanın başındaymışçasına güvende hissettiriyordu.

Güvende hissetmeye yabancıydı Tom çünkü güven kavramını öğrenmeye hiçbir zaman şansı olmamıştı. Fakat Carmen Greengrass'ın ellerini tutarken kendini güvende hissettiğini biliyordu.

İkisi yan yana çimlerin üzerinde ilerlerken Carmen "Buradan çıktıktan sonra ne olacak?" demişti, tatlı sesi Tom'un içini gıdıkladı.

Bu kıza dair her şey nasıl bu denli hoşuna gidiyordu? Her bir parçası bambaşka hisler yaratıyordu Tom'un içinde, hiç aşina olmadığı hisler.

"Ne olmasını istiyorsun?" diye sordu Tom, bakışları yanındaki güneş gibi parlayan saçlara dönmüştü.

Saçlarının ışığı mı daha göz kamaştırıcıydı gözlerindeki parıltılar mı... Karar veremiyordu Tom.

Carmen dudak büktü. "Bilmiyorum." dedi. "Buradan çıkınca sonumuzun gelmesinden korkuyorum."

Tom gözlerini abartılı bir şekilde devirdi. "Saçmalıyorsun Carmen." dedi. "Bizim sonumuz gelmeyecek. Sana demiştim, bundan sonra ne olursa olsun benimlesin."

"Gidemem ve bunu değiştiremem." diyerek cümleyi tamamladı Carmen. Tom ona bunları söylemişti ve Carmen ona büyük bir memnuniyetle söz vermişti.

"Evet, aferin sana." Tom olduğu yerde durup Carmen'i kendine çevirdi. Göz göze gelmek için Carmen başını yukarı doğru hafifçe kaldırmak zorunda kalmıştı.

İki adımla kızın dibine girdi Tom ve ellerini onun beline sarıp vücutlarını birleştirdi. Birbirlerine değdikleri anda bir kıvılcım yandı, büyümeye başladı.

"Buradan çıktığımızda sen benim yanımda olacaksın." dedi Tom. "Bir saniye bile ayırmayacağım seni yanımdan. Sen benimsin ve benimlesin. Anladın mı? Saçma şeyler düşünmeyi derhal bırak."

Carmen duyduklarıyla tatmin olarak gülümsedi, onun okyanus mavisi gözlerindeki ışıldayan bakışı görmek için neleri feda edebileceğini düşündü bir anlığına Tom.

Ve bir şeyleri Carmen Greengrass için feda edebilecek düzeye gelmiş olmak onu şaşırttı.

Kollarını Tom'un boynuna doladı Carmen ve kendini ona iyice yaklaştırdı. "Sen nasıl istersen lordum." diye fısıldadıktan sonra dudaklarını onun dudaklarına bastırarak bir öpüşmeyi başlattı.

Carmen'e dudakları her değdiği anda onu öpmekten daha fazlasını isterken buluyordu Tom. Şimdi olduğu gibi daha fazlasını istiyordu, daha fazla temasa, daha fazla Carmen'e ihtiyacı vardı.

Kalbinde bunca yıl boyunca hissetmediği bir sıkışıklık kendini gösterirken Carmen Greengrass'a hislerinin kontrolden çıktığını ve tüm benliğini ele geçirdiğini hissetti.

Geri dönülemez bir vaziyette Carmen Greengrass'a bağlanmıştı.

Dudaklarının tatlı tadını alırken Carmen'in belindeki ellerinin baskısını arttırarak onu içine sokmak istercesine kendine biraz daha çekti. 

𝐁𝐈𝐋𝐈𝐍𝐂𝐈𝐍 𝐎𝐓𝐄𝐒𝐈「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」Where stories live. Discover now