| rüyaların ardı

1K 156 247
                                    

。☆✼★━━━━━━━━━━━━★✼☆。

Kapının tıklatılışını duydu Tom'un kulakları. Bilmediği bir odada bir masada oturuyordu. Önünde parşömenler vardı.

Uzak bir gelecekteydi, Hogwarts'tan mezun olduğunu hissedebiliyordu.

"Gel." dedi sesini yükselterek.

Kapı açıldı, içeriye sarı saçlarını alçak bir topuz yapmış Carmen girmişti. Üzerinde bol, ince askılı bir elbise vardı.

Yaz mevsiminde olmalıydılar.

Topuzundan saçlar çıkmıştı ancak bu küçük saçlar yüzüne dökülerek onu daha güzel gösteriyordu.

"Gel, Carmen." Tom, kızın bedeni tamamen içeriye girdiğinde onun karnını gördü.

Kocamandı.

"İşini bölmüyorum değil mi?" diye sordu tatlı sesiyle.

"Beni bölmen mümkün değil." Arkasına yaslandı ve sandalyeyi biraz geriye itip ona baktı. "Bir sorun olduğu için mi geldin?"

Başını iki yana salladı Carmen ve Tom'un yanında durup kalçasını masaya yasladı. "Canım sıkıldı." dedi. "Ve acıktım."

Tom'un dudakları iki yana kıvrıldı. "Güzel sevgilim, oğlum bu gidişle dünyaları yiyecek gibi."

Carmen ona hak verircesine kaşlarını kaldırdıktan sonra "Daha ne kadar işin var?" diye sordu. "Bakan ile konuşacağım, seni bu kadar çalıştırmasından şikayetçiyim!"

Bakanlık görevlisi olmuştu demek.

"Mızmızlık etme." dedi Tom bir elini kaldırıp sevgilisinin karnına dokunurken. "Ağrın var mı?"

"Hayır." Carmen, Tom'un elinin üzerine elini koyup onun karnını okşamasını izledi. "Oğlun çok uslu lordum."

Tom hala Carmen'in karnını okşarken gözlerini de oraya dikmişti.

İlginç bir his barınıyordu içinde. Carmen kendi kanını taşıyordu, kendi varisini.

Bir çocuk daha önce zihninin en ince kıyısından bile geçmemişken şimdi isteyebileceği her şey olduğunu düşünüyordu.

Bir oğlan çocuğu ihtiyaç duyduğu her şeydi.

"Aferin ona." dedi Tom. "Annesi ona iyi bakıyor değil mi? Vitaminli iksirlerini içtin mi?"

Carmen başını salladı ve "İçtim." dedi kısaca. "Benimle ne zaman ilgileneceksin? Çok sıkılıyorum."

Nefes verdi Tom. Israrcı olmasından hoşlanmıyordu. "İşlerim bitince Carmen. Şu an onlara odaklanmalıyım."

"Hani benden başka odaklanacağın daha değerli bir şey olamazdı?" dedi Carmen dudaklarını büzerek. "Yalancı mısın?"

"Duruma göre." Tom onun yüzündeki hüznü görünce iç çekti. Onun yüzünün asılmasına asla dayanamıyordu. "Asma suratını, Carmen. Çocuk değilsin ve çalıştığımı biliyorsun. İşim biter bitmez seninle ilgileneceğim. Yalnızca seninle."

Carmen bir şey söylemeden yerinde doğruldu ve kapıya doğru ilerlemeye başladı.

Tom onun huysuzluk yapıp gideceğini fark etmişti. Normal şartlarda olsa Carmen'in bu şımarıklığını asla alttan almazdı.

Ama maalesef ki sevgilisi hamileydi ve bu nedenle onu alttan alma arzusu hissediyordu Tom.

Oturduğu sandalyeden ayağa kalkıp Carmen'in önüne geçti ve onu durdurdu.

𝐁𝐈𝐋𝐈𝐍𝐂𝐈𝐍 𝐎𝐓𝐄𝐒𝐈「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」Where stories live. Discover now