| seyahat

650 118 21
                                    

Bebeği kaybetmelerinin üzerinden bir ay geçmişti.

Carmen bir ay boyunca iyi olmamasına rağmen dışarıda iyi gibi davranmış, tek başına olduğunda ise kendini içine kapatmıştı.

Tom kendisinin yanında bile olağanca normal davranan sevgilisinin bazen boş boş parkelere baktığını fark ediyor ve onun rol yapmadığı anları sessizce izliyordu.

Rol yapıyor olması sorun değildi, Tom, Carmen'i rol bile olsa mutlu görmeyi depresif görmeye tercih ederdi.

Bir ay boyunca gazeteler hiç yapmadığı kadar iş yapmıştı. Ardı ardına baskın haberleri ve ölen muggle - doğumluların haberleri geliyordu. Bir grup büyücünün yaptığı bu baskınlar o kadar büyük karmaşaya yol açmıştı ki büyücülük dünyasında.

Carmen'e göre Tom sınırını bilmiyordu. Gözünü yalnızca hırs bürümüş, bebeğin acısını kendince bu şekilde çıkarıyordu. Ama bu ilerideki planlarına büyük bir darbe olacaktı, farkında değildi.

Bulanıkların üzerine bu kadar gitmeye başlarsa mağdura duyulan sempati yüzünden kurdukları tüm planlar çöp olacak ve başladıkları yere geri döneceklerdi.

Birkaç kere bu uyarıyı yapmıştı Tom'a ancak kocası onu dinlemiyordu, kendi bildiğini okuyordu. Carmen bu nefretin ne zaman söneceğini merak ediyordu yalnızca.

Bakanlık sürekli acil durum toplantıları yapıyor, her yerde maskeli kişileri arıyordu. Tabii ki Tom'un Bakanlık'tan haberi olduğu için Ölüm Yiyenleri dilediği gibi yönlendirmesi yüzünden henüz kimse yakalanmamıştı.

Carmen yatakta cenin pozisyonunda yatarken komodinde Gelecek Postası duruyordu. Manşet yine aynıydı, Ölüm Yiyenlerin öldürdüğü dört bulanığın haberi yapılmıştı.

Kapının açılma sesini duydu Carmen, sırtı kapıya dönüktü ancak Tom'un parfüm kokusu burnuna kadar ulaşmıştı.

Tom sessizce yatağın diğer yanına oturdu ve Carmen'in saçlarıyla kapanmış yüzüne baktı.

İkisi de birbirine hiçbir şey demedi yarım dakika boyunca. Carmen dudaklarını birbirine bastırıp nefes verirken ilk konuşan olmuştu. "Bu bebeği gerçekten çok istiyordum."

Tom sessiz kaldı.

"Senin istemediğini biliyorum ama ben çok istiyordum." diyerek devam etti sarışın cadı. "Bizim parçamızdı o."

Bebeği kaybettikten sonra Tom da düşündüğü kadar bu fikirden tiksinmediğini fark etmişti. Bebeği içten içe o da istemişti aslında ve şimdi yoktu.

"Bunun bedelini ödüyorlar." dedi bir avuntu olması adına.

Carmen için ise bu bir avuntu değildi. "O adamı öldürdüğünü gördüğümde içim soğumuştu Tom." dedi.

Ölüm Yiyenler ilk günden adamı yakalamış ve Gaunt çiftinin önüne getirmişti. Tom onu işkenceler içinde kıvrandırıp yalvarır hale getirdikten sonra öldürmüştü, Carmen de her anını izlemişti.

"Şu an hata yapıyorsun." diyerek devam etti Carmen. "Bulanıklar üzerine çok fazla empati ve sempati topluyorsun. Bakanlık buna kayıtsız kalmayacak, bulanıkları devamlı korumak isteyecek."

"Koruyabilecekleri bir bulanık kalmayacak yakında Carmen." dedi Tom sertçe. "Hepsinin kökünü kazıyacağım."

"Çok fazlalar ve yakında direnişe başlayacaklar." Carmen yatakta yan dönerek Tom'a baktı. "Politik ilerlemeye devam etmeliyiz, bırak artık bu katliamları."

Tom gözlerini devirdi. "Politik ilerledik de ne oldu Carmen? Sadece bir yerlere giriş çıkışlarına gün sınırı koyduk, mahallelerini kısıtladık." dedi. "Sonucunda da onlar protesto yapmaya karar verdi ve bebeğimizi öldürdüler."

𝐁𝐈𝐋𝐈𝐍𝐂𝐈𝐍 𝐎𝐓𝐄𝐒𝐈「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt