22.Bölüm

2.8K 111 16
                                    


"Kapıdakinleri ben halledeceğim çok sessiz olmamız gerekiyor.Onun dışında binada 10 kişi daha var.Onların ilgisini başka yöne çekeceğim.Anladın mı?"

Anlattıklarıyla sonuna kadar onu dinledim.Bu adam hain miydi gerçekten yoksa farklı bir amacı mı vardı.

"Kimsin sen?"

Sorduğum soruyla "sabır" diye mırıldandı.
"Bana bak kızım soru sormak yok.Dediklerimi yap ve kurtul burdan tamam mı?"

Bana kızım kızım demesinden nefret ediyordum.Doğrusu kim derse desin sevmiyordum.Daha çok kekoca bir kelime gibiydi.

"Anladık be dır dır."

Ellerimi belime koyarak sinirle söylendim.Emir verilmesinden nefret ediyorum nefret.

"Şimdi başlıyoruz.Sen arkama geç."

Yavaş adımlarla kapıya ilerledi.Ayağım ayağıma takılınca sırtına çarptım.Sinirle döndü bakış attı hiçbir söylemedi.

Kapıyı açıp dışarı çıktı tabii peşinden de ben.Saçlarımda bir şeyin dolandığını hissedince refleksle elimi saçımda savurma başladım.Iyyy kesin böcek vardı.Sonunda debelenmeyi bırakırken karşıma baktım.O yine sinirle bana bakıyordu.

"Ne" diye fısıldadım.Tekrar ilerlemeye başlayınca etrafa baktım yere serilmiş iki adam vardı.Yuh hangi ara etkisiz hale getirmişti bunları.

Son dış kapıya gelip sessizce dışarı çıktık.
"Şimdi sen koşarak burdan uzaklaşıyorsun.Soldan ilerle epeyce koş seni birileri karşılayacak?"

"Sen gelmeyecek misin?"

Kafasını sağa sola salladı.
"Hayır gelemem sen git hadi."

"Ama-"

"Çok konuşmada hadi git."
Son kez ona bakıp ardıma bakmadan koşmaya başladım.Duyduğum silah sesiyle yerimde mıhlandım(ne alaka bilmiyorum canım mıhlama çektiii)

Arkamı dönüp baktığımda o adam yerde kanlı kolunu tutmuştu.Etraf da birisi yoktu kim onu vurmuştu? Aklıma gelen şeyle şokla baktım.Kendi kendini mi vurmuştu?

Duyduğum seslerle tekrar koşmaya başladım.Onu orda bırakmak istemesemde oradan hızlıca ayrıldım.

Girdiğim yol çok karanlıktı ve ben karanlıktan öylesiye korkardım.O anlık korkuyla sadece koştum.Bi anda çarptığım bedenle yere düştüm.Allah'ım lütfen hayvan olmasın.

"Peri'm buldum seni."
Duyduğum sesle sevinsem mi üzülsem mi bilemedim.Ama hiçbir şeyi umursamadan sıkıca sarıldım.

"Geçti güzelim güvendesin artık."

Bana hissettirdiği duyguyla ağlamaya başladım.Bu sarılmanın anlamı çok başka gelmişti.Geri çekilip göz yaşlarımı sildi.

"Hadi kalk gidelim.Annengil biraz ilerde."

Bir şey söylemeden kafamı salladım.Koluma girdiğinde ilerlemeye başladık.Biraz daha iyi hissedince tip tip ona bakmaya başladım.

"Her yerde karşıma çıkıyorsun çok gıcık oluyorum sana."

Kısık sesle güldü
"Biliyorum biliyorum bende seni seviyorum."

Dalga geçmesiyle koluna vurdum.Gelen silah sesleriyle korkuyla Ömer'e bakmaya başladım.

"Sanırım peşinden geliyorlar çabuk ol."
Kolumdan tutarak birlikte ormana girdik.Hızla koşmaya başladık.Arkamızda silah sesiyle koşmaya devam edecekken yanımdaki beden birden bire yere yığılınca hızla yanına çöktüm.

"Vurulmuşsun..."
Elimi vücudunda dolaştırdığımda hissettiğim sıcak kanla yarasının karnında olduğunu anladım.İçim burkuldu.Hemen üstümdeki hırkayı çıkarıp tampon yapmaya başladım.

"Ne yapacağız buraya yakınlar demiştin?"

Eliyle cebinden bi telsiz çıkarıp bana uzattı.
"Onlarla iletişime geç."

Dediğini yapıp iletişime geçmeye çalıştım.Telsizden gelen sesle derin nefes aldım.
"Ömer oğlum,nerdesin?"

Babamın sesini duyunca kalbim acıyla kasıldı.
"Be-ben Dolunay.Ömer vuruldu."

"Dolunay kızım iyi misin nerdesiniz?"

"Ormandayız.Sizin olduğunuz yere yakın bir yerdeymişiz galiba."

"Tamam hemen oraya geliyoruz.Dikkat et kızım ikinize."

Endişeli sesine cevap vermedim.

Kanama çoğalıyordu.Bu beni korkutuyordu.
"Ömer lütfen gözlerini kapatma tamam mı?"

Gözlerime hüzün karışımı şefkatle baktı.Elini yanağıma koyup okşadı.
"Peri'm bana bir şey olmaz.Korkma bu yüzden."

Gözleri bi an kayınca reflekse tokat attım yüzüne.Anında gözleri açıldı.
"Elinde amma sertmiş.Şimdi belimdeki silahı al biri gelirse kendini koru tamam mı? Gerekirse beni bırakıp kaç."

Kafamı hızla sağa sola salladım.
"Hayır hayır gitmeyeceğim saçma sapan konuşma."

"Peri'm sana neden Peri diyorum biliyor musun?"

Merakla sordum "neden?"

"Çok küçüktüm.Annemden kardeş istiyorum diyip ağlardım.Ama nerden bilebilirim ki babamın olmadığını.Annemde bir gün bana şu sözleri söyledi "oğlum sana kardeş veremem.Ama bir gün kardeşin olacak.Onu sen seçeceksin.Kan bağınız olmasa bile seveceksin." Bunları söylediğinde "ne zaman gelecek" diye sordum.Başımı okşayıp "Bazı insanların onlara özel Perisi vardır.Bir gün senin perin gelecek sana kendini sevdirecek.Periler herkese görünmezler.Sana gözükmesini bekle yavrum,bir gün gelecek."

Yorulmuş olacak ki sustu bir süre.Yanağıma tekrar elini koydu.

"Benim Peri kızım tamda karşımda duruyor.Üzülme abicim ben üzülmüyorum çünkü kız kardeşimi buldum."
Duyduğum sözlerle gözlerimden yaşlar akmaya başladı.

Yanağımdan düşen el ve kapanan gözlerinin ardından fısıldadım.

"Abi..."

Evett normalden uzun bir bölüm oldu.Ömer'le Dolunay shipleyenler seri üzgün.Ömer aşkım Dolunay'ın abisii olduuu.

Bölümleri 2-3 de bir atmaya devam edeceğim haberiniz olsun.

Bu arada gerçekten kitap hakkında düşüncelerinizi merak ediyorum.Bu kitabı ilk başta kendim için yazsamda artık sizin için yazıyorum.Sizin düşüncelerine göre devam edeceğim.Beni kırmayın lütfen🥹

DOLUNAYWhere stories live. Discover now