54

213 38 173
                                    

bugün boklu beyzanın doğum günü onun için şöyle bi salavat zinciri alabilir miyiz

(dgnin üstünden 5 gün geçti)

--

29 Şubat 2020

-Beyza-

Edebiyat sınavındaydık ve gözetmen Güzin hocaydı.

Herkes kopya çekip çekmemek arasındaki o ince çizgide bekliyor ve gerginlikle kağıdını izliyordu.

Kopya çekersek Güzin hoca fark etmezdi, fark etse bile görmezden gelirdi ancak Özgür hoca kağıtları kontrol ederken her şeyi incelerdi.

Eflin yüzünden sınavıma odaklanamıyordum.

Resmen başka birinin yanına oturmuştu.

Sınav ilk ders olduğu için trafikten dolayı biraz geç kalmıştım ve sınıfa girer girmez yanımın boş olduğunu görmüştüm, resmen başımdan aşağı kaynar sular döküldü.

Umarım bu sadece sınavda kopya çekmek için geliştirdiği bir taktiktir.

Sorular midemin bulanmasını sağlayacak kadar zordu.

Önceki sınavda soruları Özgür hoca hazırlamamıştı, şimdi onun hazırladığını anlayabiliyordum.

"Sessiz oluyoruz çocuklar." dedi Güzin olabilecek en kibar tavırla, oysa sınavda konuşulması bile başlı başına saçmalıktı.

"Hocam bir şey sorabilir miyim?" İşte. Şimdi başlıyorlardı.

Güzin hoca ilgiyle Alina'nın sırasının yanına geçip ona doğru eğildiğinde herkes bir anda kağıtları değiştirdi. O kadar gürültü çıktı ve kağıt hışırtıları yüzünden dikkatler dağıldı ki, Güzin hoca başını kaldırıp bize dönmüştü.

Sınıftakilere kuşkulu bir bakış attıktan sonra gülerek resmen kopya çekmemize izin verdi.

Sınav başlayalı yaklaşık beş dakika olmuştu. Titreye titreye şiir okuduğum sırada aniden kapı açıldı.

Eminim herkes başını kaldırdığı an içinden küfür etmişti.

Özgür hoca.

Kesinlikle ileri görüşlü olan birkaç kişi ışık hızında kağıtlarını geri aldı ancak diğerleri ölmüştü.

"Gözetmenliği ben devralıyorum."

Kopya çekmemiştim, kağıdımda kendi ismim yazılıydı, yanımda biri bile oturmuyordu, en dikkat çekmeyecek bölgedeydim ancak şu an sınıfın her tarafı kopya notlarıyla doluyken gerilmemek mümkün değildi.

Güzin bize doğru gergin bir bakış attı, ardından tekrar Özgür'e döndü. "Gerek yok hocam, ben hallediyorum."

"Bu halletmiş hâliniz mi?" Birkaç adım attı ve ne ara gördüğünü anlamadığım notu tahtanın kenarından çıkardıktan sonra çöpe attı. Güzin'e öfkeli bir ifade ile bakıyordu ve gözetmenliği devralmakta kararlıydı.

Güzin teslim olarak bizi ölüme terk etti.

Özgür sınıfın ortasına geçip arkasındaki tahtaya yaslanırken Güzin çantasını topluyordu. O da her şeyin farkındaydı, birazdan sınıfı boku yiyecekti.

"İyi dersler." Özgür'ün yanından geçerken birbirlerine normal olmayan bakışlardan attılar.

Onların öpüştüğünü sadece Eflin ve ben görmüştük ama tüm okulun zaten bunu tahmin ettiğinden emindim.

philophobiaDove le storie prendono vita. Scoprilo ora