59

136 27 74
                                    

-Güzin-

Eflin
ben sana ailemle ilgili olayları gidip abime söyle diye anlatmadım

Eflin
belki bir boka yarar diye ilk defa rehberlikle konuşmaya karar vermiştim

Eflin
umutluydum da

Eflin
senin de diğerlerinden farkın yokmuş

Eflin
ancak insanların yüzüne karşı böyle dürüst güven verici gözükürsün zaten

Eflin
arkanı döndüğün an umrunda bile değil kimin ne yaşadığı

Eflin
sana bir öğretmen değil ablam olarak bakmıştım güzin

Eflin
abime de iyi geldiğini düşünüyordum

Eflin
ama sen daha öğrencilerine iyi gelemiyorsun

Mesajlar ekranıma yağarken, telefonu elimde tutmakta zorlanıyordum. Büyük, kalabalık bir sınıfın önündeydim ve duygularımı dışarı vurabilmeme imkan yoktu.

Bir süre daha yazdı ancak sonunda sanırım göndermekten vazgeçip çevrimdışı oldu.

Mesajları dördüncü defa en başından okuyordum.

Gözlerimin dolmaması için beynime sinyaller gönderirken vücudum kaskatı kesilmişti, bunalıyordum ve kendimi acilen bahçeye atmam gerekiyordu.

Gözlerim hızlıca saate kaydı ve çıkışa daha yirmi dakika kaldığını gördüm.

Bu şekilde dayanamazdım.

"Çocuklar," diye seslendim telefonu kapatırken. Hepsi aynı anda bana döndüğünde ise başkan ve başkan yardımcısına odaklıydım. "Şimdi önemli bir iş için okuldan çıkmam gerekiyor. Size güvenerek hepinizi başkan ve başkan yardımcınızın gözetiminde bırakıyorum. Zil çalana kadar dışarı çıkmak kesinlikle yasak, telefonlarınızı alın ve çok gürültü yapmayın."

Bu kadar cümleyi bir araya getirebildiğim için şaşkınlığıma engel olamayarak kapıya yöneldim. Kimse henüz beni onaylamamış veya karşı çıkmamıştı ancak şu noktada bunu önemseyemezdim.

Kendimi koridora attığım an tahmin ettiğim gibi gözlerim hızla dolup taştı. Bünyem değer verdiğim insanların benden tiksindiğini görmeye alışkın değildi.

Önce Özgür, sonra Eflin. Bu aileden kimseye kendimi sevdiremiyordum.

Hangi ara kendimi bahçeye attığımı veya banka oturup ağlamaya başladığımı bilmiyorum ancak bunu yapmamam gerektiğini biliyorum. Etrafım dersi beden eğitimi olan öğrencilerle dolu, Kadir bahçede, herkes tören için hazırlanıyor. Ben ise bankta ağlıyorum.

Bunun duygularımın birikiminin bir şekilde dışa vuruluş biçimi olduğunu da biliyorum. Özgür ile kavga ettiğimiz akşam o kadar yorgundum ki eve gider gitmez yatağa yattığım gibi ağlamaya fırsat bulamadan uyudum, sonraki günlerim fazla inandırıcı rollere bürünmekle geçti, evdeyken ailem için gençliğinin baharında neşeli bir kız oldum, okulda herkesin yardımına koşan yardımsever rehberlik öğretmeni. Kendim bile bu kişinin Güzin tarafıyla ilgilenemedi.

Tekrar bekârdım? Tekrar bir ilişkim kısa süre içinde sona ermişti. Tekrar boşluktaydım.

Komik olanın ise haftalardır hamile olduğuma şüphelenip bunun için heyecanlanmam olduğunu düşünüyordum. Özgür'ün buna nasıl tepki vereceğini merak ederdim, hayatımı düzene sokacak şeyin bu çocuk olacağını düşünürdüm.

Sonra gittim ve Özgür'ün çocuğuna aynı babası gibi bir babalık yapacağını söyledim.

Üstüne hamilelik testim negatif çıktı.

philophobiaWhere stories live. Discover now