|| philophobia: aşık olma korkusu ||
"Garip hikayeleri olan bir edebiyat öğretmeninin tayin olduğu okulda geçirdiği olay örgüleri öyle büyüdü ki, hayatının geri kalanı en ufak hareketiyle şekillenecek hâle gelmişti."
tw // şiddet, nsfw (cinsellik)
c...
Alt katta olmasına rağmen beni fark etmeyişine kahkahalarla gülmem gerekirdi ancak uykum ağır bastı, sadece mal gibi ekrana bakıyordum.
Abim İnsan içeri girerken bir selam verir
Abim Hırsız gibi girmişsin odana
Eflin kusura bakma canim
Eflin ben odamda mutluyum
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Abim Yine saçını mı boyadın?
Abim Aşağı gel yemek ye
Beni bu kadar sevmesine her zamanki gibi duygulanarak çekmeceden bir toka kaptım ve saçlarımı ensemde bağladıktan sonra zorlukla odadan çıktım.
"Yemekte sebzemsi bir şey varsa dışarıdaki koyunları kesip pişiririm."
Merdivenleri inerken yaptığım uyarı onu etkilememiş olacak ki, tabaklara makarna doldururken sadece yüzüme garip bir bakış attı.
Adımlarım sıklaştıkça çorabımın tekinin yırtık olduğunu fark ettim. Babam bu hallerimi görse beni evlatlıktan reddederdi herhalde.
"Üçüncü tabak Daisy için mi?" Üstüne en sevdiğim sosundan eklediği tabağı büyük bir iştahla önüme çektim ve önce kolayla hararetimi almaya koyuldum.
Dudaklarını araladı, tam cevap verecekti ki kolanın mideme oturmasıyla fazlasıyla rahatsız edici biçimde geğirdim ve yerinde dondu.
"Pardon, küçük bir kaçırdım."
Benden midesi bulanıyordu.
"Bu küçük hâliyse.." Cümlesini bitiremedi. Arkasını dönüp dolaba yöneldiğinde kendine şarap koyacağını anlamış ve üçüncü tabaktan önüme bir kaşık eklemiştim. Abim ne yaparsa yapsın tadının güzel olması gizem sayılabilirdi.
"Ben de içeyim mi?" diyerek uzandım bardağa, bakışları bile cevabını açıkladı. Bardağı sertçe çekerek elimden kurtarmış ve yarısına kadar doldurduktan sonra şişeyi tekrar rafa yerleştirmişti. Ancak sonunda yemeğini yemek yerine kollarını tezgaha yasladı ve beni izlemeye başladı.
Önce başımı iki yana sallayarak ne olduğunu sordum, cevap gelmeyince ise göz devirerek hızlı hızlı lokmamı çiğnemek zorunda kaldım.
"Yine ne yaptım?"
Cevabım onu şaşırtmış gibi kaşlarını kaldırıp sonrasında başını yemeğine doğru eğdi. "Bir şey yapmadın. Üçüncü tabağın misafirimiz için olduğunu söyleyecektim, o yüzden ruh halini çözmeye çalışıyorum."
