Ölüm Meleği...#wattys2016

Senden Nefret Ediyorum...

Beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyin arkadaşlar... Şimdiden teşekkürler...

Medyadakiler Duru ve Ateş...

Ateş'ten

Neden buraya geldiğimi, neden onun yanında rahat hissettiğimi, neden ona karşı bu kadar sabırlı olduğumu bilmiyorum. Kimseye tanımadığım toleransı ona tanıyordum. Kızmak istesem bile üzülmesinden korkup, kızamıyordum. Ben ki kimseye güvenmeyen adam, bu kıza sandığımdan çok güveniyordum. Bir anda hayatımıza girip, derin bir yer yapması kuşkulandırmadı değil. Ama içimden bir ses ona güvenmem, inanmam gerektiğini söylüyordu.

Bir kız kızarken bile bu kadar komik ve tatlı olabilir mi? Akşam bana çorba içirmek için çabalar ki hali bütün acılarımı unutturmuştu. Onu korkuttuğumu biliyorum ama buna rağmen cesur davranması etkileyici. Ona onun istediği gibi gülümsersem zayıflarım. Ve ben zayıf insanlardan nefret ediyorum. Yıllarca daha güçlü daha kudretli olmak için çabaladım. Babamın intikamını alabilmek için en tepeye tırmandım.

Bunu başarabilmek için çok can aldım. Çok can kaybettim. Şimdi tam istediğim yere ulaşmışken geri adım atamam. Zayıflamama neden olan ne varsa koparır atarım.

Bu acımasız düşüncelerimi yok eden şey, şuan karşımda kardeşim dediğim Fatma'ya sarılarak uyuyan kişi. Nasıl başarıyorsun duvarlarımı yıkmayı. Bana ne yapıyorsun Duru...

Koray'dan

Ateş'in güvende olmasıyla hepimiz rahatlamıştık. Neden hala Duru'nun evinde kalmak istediğini anlamasak da bir bildiği vardır diyerek çok üstünde durmadık.

Şimdi gecikmiş olan malları teslim alacaktım. Şimdiye kadar yapacağımız en büyük eroin işi olacaktı. Bu adamları uzun zamandır kovalıyorum. Herkesle iş yapmayacak kadar derinler. Malları piyasanın en iyisi. Daha önce karşılaşmadığım için teslimata ben bizzat gidiyordum. Neredeyse yer altının tüm mal işini biz yürütüyorduk. Biz alır 5 katına satardık. Karlı iş...

Teslimatın yapılacağı mekana girdiğimizde etrafta gizlenen korumaları fark ettim. Sıkı önlem aldıklarını duymuştum. Umarım kumpasa yatmayız. Araba karşımızda ki siyah jeepin önünde durunca etraftaki tek arabaların biz olduğumuzu fark ettim. Demek yalnız olacaktık. Yanımda sağlam adamlarımdan biri olan Fatih ile inip, karşımızdakilerin de çıkmasını bekledik. Etrafa çaktırmadan göz atıp sorun olup olmadığını kontrol ederken sigaramı yaktım.

"Patron nerede?" karşımdaki korumaya sorduğum soruyla;

"Önce para." dedi. Hiç düşünmeden belimden çıkardığım silahla adamı vurdum. Aradan fırlayan korumalar bana silah dorulturken, benim adamlarda önüme atlayıp onlara cephe aldı. Adamlara durmaları için işaret yaparken, karşı tarafta silahlarını indirmişti. Patronun arabada olduğunu biliyordum. Ama hala çıkmaması sinirimi bozmuştu.

"Buraya itlerinle ağız dalaşı yapmaya gelmedim. Ya çık şu lanet arabadan ya da içinde patlatırım o arabayı." sinirlenmeye başlamıştım.

Kapı açılıp, arabadan çıkan kişiyi görünce sigaramın boğazıma kaçacağını sandım. Sesli bir siktir çekerken önce öldürdüğüm adamına sonrada bana bakıp, yavaşça yaklaşmaya başladı. Karşımda gördüğüm afette kimdi.

Siyah uzun saçları, mavi keskin bakışlarıyla şimdiye kadar gördüğüm en seksi hatundu. Kusursuz fiziğine diyecek şey yoktu. Karşımda dikilirken;