Seni İstiyorum...

115K 4.6K 556
                                    

Süpriz bir bölümmm...
Merhaba... Küçük bir açıklama... Geçtiğimiz bölümlerde aynı olayı başka kişilerin ağzından anlatmamın nedeni, sorularınızın cevabı olarak... Bu neden böyle, şimdi ne olacak ya da bu bunu neden yaptı gibi sorularınıza açıklık getirmek içindi... Bende bir okuyucu olarak diğer karakterlerin duygu ve düşüncelerini merak ederdim... Aklınızda soru işareti kalsın istemiyorum... Bundan sonra da aynı olayları başkasının ağzından duyabilirsiniz... bilginiz olsun :}

Ayrıca Ölüm Meleği geri gelecek ama her şeyin zamanı var biraz daha sabır lütfen...

Birde hikayede küçük bir müstehcen sahne var... Rahatsız olanlar o kısmı atlasın... ama küçücük...:} İyi okumalar...

Medyadaki parça tavsiyem...



Sevmek acı çekmekmiş, sevmemek ise ölmek... Ama Ateş ile olmak yaşamak gibi... Nefes almak gibi... Doymak gibi...

Dün gece Ateş'le kulüpten çıktıktan sonra direnmeyi kestim... Onunla olduğum sürece yerin ve zamanın önemi yoktu... Onu çok özlemiştim ve neden bunları yaptığının açıklamasını istiyordum... ve cevaplarımı almıştım...

Beni bıraktı dediğim an bile beni bırakmamıştı... Aslında kalbi de ruhu da hep bana aitmiş... Benim ona olduğum gibi... Ona söz verdim... Bu işi tek başına halledecek ve her şey bitene kadar onu bekleyeceğim... Ölüm Meleği gömülü olduğu mezarda kalacak... Sonsuza kadar...

"Peki tekrar karşılaştığımızda Sinan Dinçer değil de baban karşına çıkarsa, hangimizi seçersin..." demişti... İşte cevaplayamadığım tek soru buydu... Tek aciz olduğum konu...

Ondan ölümüne nefret ediyorum... Anneme yapılanları, babamın çırpınışlarını hala çok net hatırlıyorum... Ailemin katili diye öldürdüğüm adamlar Sinan'ın tuttuğu adamlarmış... Acı çektirmelerini de o mu istemişti... Anneme tecavüz etmelerini... bunları düşündükçe şeytan tarafımın tekrar uyanıyor... ama diğer tarafta benim için canını vermeye hazır bir baba vardı... Benim için hiç düşünmeden mayının üstüne atlayan bir adam... Bunu da kendi çıkarları için yaptı diyen iç sesim kafamı daha da karıştırıyordu... Tek dileğim Ateş'in zarar görmemesi... Ne kadar yardım etmeyeceğim dediysem de teknik açıdan birkaç faydam dokunabilirdi...

Bu işin uzmanı Darren ama onu ve Büşra'yı tekrar bu karanlığa çekmeyeceğime dair kendime söz verdim... Bu yüzden bir süre daha Ateş'le olanları anlatmayacaktım... Teknik yardımdan önce halletmem gereken bir şey daha vardı... Arda...

Zaten ilişki bile denmeyecek saçma bir şey vardı aramızda... Onu da hemen bugün bitirecektim... Arda'yı arayıp, kafeye gelmesini söyledim... Sanki yakınlardaymış gibi birkaç dakikaya kafeye oldu... Heyecan ve merakla bana bakarken, yüzündeki mutluluk işimi daha da zorlaştırıyordu...

"Önemli olduğunu söyledin... Sorun ne Asrın..." derin bir nefes alıp, konuya hemen girdim... Ya şimdi ya asla...

"Arda lafı uzatmayacağım... Bu yüzden direk söyleyeceğim... Aramızdaki şey... Yani senin ilişki sandığın ama aslında hiç olmayan bu şeyi bitirmek istiyorum... Seninleyken mutluyum... Yani arkadaş olarak ama fazlası yok..."

"Ateş yüzünden mi?..."

"H-hayır neden Ateş yüzünden olsun ki?..."

"Sen onu unuttuğunu kendine bile inandıramamışken, benim inanmamı mı bekliyordun... O akşam gördüm Asrın... Kimseye ona baktığın gibi bakmıyorsun... Ama ben bunu bile bile seni sevmeye devam ettim... Ateş'in karanlığında kaybolmanı istemiyorum... İzin ver yanında olayım..."

Ölüm Meleği...#wattys2016Where stories live. Discover now