football players | one shots [OC]

08, neymar jr.

⠀

⠀
Hazırlığın bittiğinde aynaya dikkatle baktın. Dudaklarını birbirine bastırarak rujun yeterli olup olmadığını tartmaya çalışıyordun. Kusursuza yakın bir iş çıkardığın için kendinle gurur duymaya başlamıştın... ki sen bunlarla oyalanırken kapı çaldı.

Neymar olmalıydı.

Onu deli gibi merak ediyordun. Cadılar Bayramı için dünya üzerindeki en klişe kostümleri seçmiş olsanız da ikiniz de bu durumdan şikayetçi değildiniz. Sen duygularını biraz daha zirvede yaşıyordun tabii. Partinin yapılacağı mekana geldiğinizde heyecanla çıkmıştın odana. Kutlama büyük bir otelin lobisinde gerçekleşeceği için şanslıydın. Hazırlanmak için yeterince vakit bulabilmiştin. Neymar'ı ayrı odaya postalama sebebin ise tamamen kostümlerin sürprizi kaçmasın diyeydi.

Onu daha fazla bekletmemek adına oraya ulaştın ve kapıyı açtın.

Karşında dudaklarının arasına sıkıştırdığı iki iskambil kağıdıyla dikilen Neymar'ı gördüğünde elini nereye koyacağını bilememiştin. Yutkundun.

Fena ateşli görünüyordu.

Sen öyle bakınca Neymar serseri bir hâlde göz kırptı. Dişlerinin arasına sıkıştırdığı kartları eline alıp seni süzdü. Harley Quinn kostümü içindeydin. Role bürünmüşken sağlıklı düşünebildiğin zaten söylenemezdi, sevgilinin arsız bakışları da pek yardımcı olmuyordu açıkçası. Her ayrıntı üzerinde gerçekten edepsizce oyalandıktan sonra dudak yalayıp homurdandı.

"İçeri davet etmeyecek misin?"

Neymar'ın sesini duyunca ancak gelebildin kendine. Kapıyı biraz daha aralayıp ona geçebileceği kadar alan sundun.

"Gel..."

Senin üzerinde yarattığı bu etkiye bayılıyordu adam. Çarpık bir tebessüm eşliğinde odaya geçti. Sen de kapıyı kapatıp onun arkasından ilerledin fakat banyonun önüne henüz ulaşmışken Neymar sana dönüp tekrar söz aldı.

"Partiye biraz gecikebiliriz." demişti.

Dudaklarını aralayıp nedenini sorgulayacağın sırada en açıklayıcı cevap geldi karşı taraftan. Kaba yüzüklerle süslediği ellerini senin yanaklarına yerleştirmiş ve dudaklarınızı hiç beklemeden buluşturmuştu. Bedenini duvara yaslayıp o pozisyonda devam etti.

Ani gelişen bu atağa karşılık vermeye çalışıyordun. Arkandaki soğuk duvar ve Neymar'ın sıcacık hissettiren bedeni arasında bambaşka diyarlara uçmuştu zihnin. İnledin. Sevgilinin alt dudağını dişlediğinde o da inledi. Karşılık bulunca dudakları üzerinde gülümsemiştin ancak Neymar bu fırsatı da gole çevirerek dilini devreye soktu. Fransız öpücüğü evresine doğru hızla yürümüştünüz.

Bu sırada ellerini onun omuzlarına götürüp üzerindeki ceketi çıkarmaya çalıştın. Yardım gecikmedi. Ceketten kurtulduğunuzda aynısını senin üzerindeki iki renkli parçaya uyguladı ve onu da çıkarıp odanın bir köşesine fırlattı. Geri çekilip giydiğin daddy's lil monster baskılı üste baktı. Onu biraz daha tetiklemişti bu.

Sertleşiyordu.

Sen de hissediyordun. Dizini kaldırıp bacak arasını yokladın ve bakışlarınızı buluşturdun.

"İçimde istiyorum." deyiverdin bir anda.

Sonrasında havalandığını hissettin. Neymar seni hiç zorlanmadan kaldırmış ve şehri gören büyük pencerenin önüne bırakmıştı bedenini. Bu defa arkaya sırtını yaslamak yerine seni manzaraya çevirdi.

"Ben güzel kızımı düzerken..." demişti kulağına doğru eğilip. "...manzaranın tadını çıkarmalı."

Alt dudağını dişledin. Gözlerini karşı binaların üzerinde gezdirdin. Hava karanlıktı, şehrin ışıkları bu tabloyu süslerken kalçanı hafifçe salladın ve Neymar'ın biraz daha çıldırmasını sağladın. Yine yapmıştın yapacağını. Kıçına yediğin darbe inlemene sebep olunca "Junior!" diye çıkıştın fakat oralı olmadı.

Tahrik ediyorsan bedeline katlanmalıydın.

Önce altındakini çıkardı seni bekletmeden. Giydiğin çoraba ise hiç dokunmamıştı. Parmaklarıyla iç bacağından yukarı doğru bir yol izleyip evini buldu. Hedefine ulaştığında dokunmadı diye sevindiğin o çorabı iki eliyle kavrayıp yırttı. Bir kez daha çığlık atmana sebep olmuştu böylece. Ona dönüp kızacakken en otoriter tavrıyla sana karşı çıktı.

"Şhh, giydiğin tişörtün hakkını ver."

daddy's yazısına dikkat çekmişti yeniden. Sen onun bu sözü karşısında hareketsiz kalınca arka tarafta güldü. Parmaklarını ıslaklığında gezdirip doğruldu. Ön sevişmeyi ilk defa uzatmak istemiyordu.

Bir fermuar sesi duydun. Onu beklediğin her saniye saatlere tekabül ediyordu sanki. Arkaya bakmak istedin ancak dudaklarını ensene bastırarak engel oldu. Sıcak nefesi yüzünden ıslaklığın boyut atlıyordu.

Neyse ki beklediğin sona ulaşabildin.

Neymar yapraklarını aralayıp içeri sokulduğunda ellerini soğuk cama yasladın ve tırnaklarını pencereye geçirmeye çalıştın. Bir küfür savurdu sevgilin. Zorlu engelleri tekte geçip en derinlerine köklediğinde parmakları da parmaklarına kenetlenmişti.

"Sarıp sarmalıyorsun." dedi içinden çıkıp tekrar yüklenirken.

Dar olan sen miydin yoksa o mu çok büyüktü, kararsızlık yaşıyordun bu noktada. Alnını pencereye yasladın. Dünya penis boyu ortalamalarına Neymar'ı görene dek inanmıyordun. Sonrasında fikrin tamamen değişmişti tabii. Brezilya'nın niçin üst sıralarda bulunduğunu artık sağlam temellere oturtabiliyordun.

Neymar içinde hareket ediyorken ağlamaklı sesler çıkarmayı sürdürdün. Sevişirken çok konuşamazdın çünkü erkek arkadaşın ayaklarını yerden kesiyordu.

Şimdi yine aynısını yapmıştı. Hareketlerine hız kesmeden devam ediyorken parmakları da klitorisini okşamaya başladı. Titredin. Tek elini arkaya gönderip onu ensesinden yakaladın ve yüzünü yana çevirip dudaklarınızı buluşturdun. Dili yine devredeydi.

Boştaki eli tişörtün altından göğüslerinle oynaşıyordu. Sertleşmiş meme uçlarını kabaca çekiştirdiği her seferde acıyı zevkle kavuruyor ve dudaklarının arasında inliyordun. Seni bu hâle getirmek tek eğlencesiydi.

Dudaklarından ayrılıp çenene ve boynuna indi. Tenine ısırıklar bırakıyor, sana en ıslak olanlardan tonlarca öpücük sunuyordu. Bu zevke dayanamayıp onu iteledin ve hızlı bir hareketle arkaya döndün.

Elini göğsüne koyup Neymar'ın birkaç adım gerileyip arkadaki yatağa oturmasını sağladın. Sırtı yatakla buluşmuştu hemen. Yerini aynı hızla almıştın. Onu sürmeye başladığında ellerini başının her iki yanından yatağa yaslamış hâldeydin. Bu defa öpücük ve ısırık sırası sana geçmişti elbette.

İçindeki sertlik aklını kaybetmene sebep olsa da hâlâ kendindeydin. Giydiği yeşil parçanın açıkta bıraktığı kadarıyla ona dokunabiliyordun. Tırnaklarını göğsüne bastırıp aşağı doğru sürüklediğinde Neymar'ın parmakları boğazını sardı sertçe.

"Siktir oradan!.. Yaramazlık ediyorsun."

Arsızca sırıttın. Neymar diğer eliyle göğsüne bir şaplak indirince penisini daha da derinlerine kabul edip sıkıştırdın duvarlarının arasında. Bu defa Neymar boğukça inledi. Başını geriye atmış ve gözlerini kapatmıştı. Beliren adem elmasına uzanıp sesli bir öpücük kondurdun.

"Tişörtümün hakkını veriyorum." demekle yetinmiştin.

Monster yazısını gözden kaçırmış olabilirdi çünkü.

Yatakta sırasıyla yerleriniz değişirken kaçıncı tura geçtiğinizi sayamayacak duruma gelmiştin gecenin ilerleyen dakikalarında.

Parti meselesi adeta ikinizin de aklından uçup gitmişti...

***