34, rúben dias.

4.3K 90 34
                                    

⠀Rúben Dias ile çıkmanın en iyi yanı devasa kol kaslarına sahip olmasıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Rúben Dias ile çıkmanın en iyi yanı devasa kol kaslarına sahip olmasıydı. Çoğu kızın hayalini kurduğu o kollarla seni ne zaman sarsa kucağına tırmanmak için harekete geçiyordun. Onunla tanışana dek libidonun böyle yüksek olduğunun farkında değildin üstelik. Fiziği, sesi, saçları... Her şeyiyle fena yükseltiyordu seni.

Dışarıda yediğiniz bir akşam eve oldukça yorgun hâlde dönmüştünüz. Sevgilin doğrudan salona geçmiş, kıyafetlerini bile çıkarmadan koltuğa bırakmıştı bedenini. Sen ise üzerindeki dar elbisenin rahatsızlığı yüzünden kapıdan geçer geçmez soyunmaya başlamıştın. Arkada kalan fermuarı açmak üzere salona girdiğinde sevgilin seni şöyle bir süzüp dudak yaladı. Yemek boyunca ne kadar hoş göründüğünü söylemiş olsa da şu bakışları hiçbir şeye değişmezdin. Kıkırdadın. Yanına ulaşıp önünde durdun ve sırtını ona döndün.

"Beceremedim."

Bu sırada kalçanı iki yana sallayıvermiştin. "Yardım edeyim." dedi Rúben, edepsizce kıvırdığın kıçına hafif bir şaplak indirirken. Yine yapıyordu işte. Seni etkileyeceğini bildiği hiçbir hareketten kaçınmazdı. Cazibesini kullanıyordu. Dudak ısırdın. Bu esnada iri elleriyle ince belini yakaladığını hissettin. Seni hiç zorlanmadan kucağına çektiğinde kendini onun dizinde otururken bulmuştun ama hâlâ yüz yüze değildiniz. Ona dönmek için hamle yaptığında "Şhh." diye bir nida döküldü dudaklarından. Belinde konumlanan elleri bu defa elbisenin fermuarına ulaştı ve onu yavaşlatılmış çekimde aşağı dek indirip bir süre bekledi. Saçlarını tutup tek omzunda biriktirdikten sonra çıplak omzuna bir öpücük bırakıp seni kendine çekti. Sırtın onun kaslı göğsüne yaslandığında titrek bir nefes verdin.

"Her geçen gün daha da irileşiyorsun." dedin sessizce. Güldüğünü sarsılan göğsünden hissetmiştin.

"Hmm... Kızım için."

Elleri bu kez vücudunu yalayarak aşağı indi ve dar elbisenin altına sokulup bacaklarını yokladı. Onları hafifçe araladığında orada ne yapmak istediğinin farkındaydın. Sevmek istiyordu seni. Tek eli hiç bekletmeden bacak arana ulaştığında gözlerini kapatıp kucağında biraz daha yerleştin. Parmaklarıyla seni uçurmak üzereydi, biliyordun bunu. Yukarı sıyrılan elbisen de hiç umurunda değildi o anlarda. Tamamen teslim olmak istiyordun.

"Senin için ıslanıyorum." dedin yine mırıldanarak.

"Bir bakalım." diye yanıt verdi. Parmakları çamaşırını aşağı indirdikten kısa süre sonra tenine çarptığında gerçekten ıslanmaya başlamış olduğunu fark ettin. Arkandaki yine erkeksi bir homurtuyla yapraklarını araladığında dudak ısırdın. Seni deli edecekti bir gün...

Bu sırada boştaki elini çıkarıp boynuna sardı ve başını hafifçe çevirmeni sağlayıp dudaklarınızı buluşturdu. Kucağında resmen uzanıyor olman ikiniz için de sorun değildi çünkü ne o zorluk çekiyordu ne de sen bu ağırlığın ona fazla geleceğini düşünüyordun. Sana en tutkulusundan uzun bir öpücük sunarken bir taraftan da ıslaklığını tüm kadınlığına yaymakla meşguldü. Dilini devreye soktuğunda dudaklarının üzerinde inleyip ona sürtünmeye çalıştın. Kalçanı hareket ettirmen Rúben'i de uyarıyordu. Yanaklarının arasında hissettiğin sertlik belli ki içinde olmayı özlemişti.

Günaşırı sevişmelerinize rağmen hâlâ çok istekliydin...

Bu sırada Rúben yeterince ıslak ve kaygan olduğuna kanaat getirerek parmaklarıyla içeri süzüldü. İnledin. Kirpiklerinin arasından ona bakıp dudak yaladın. "Daha fazlasını istiyorum." dedin zorlanarak.

Dudak kıvırdı. "Sabırlı ol bebeğim."

Seni kıvrandırmayı seviyordu. Çoğu zaman bu özelliği seni sinir etse de yaşattığı finaller için beklemeye değerdi. İçine girmeden önce seni uzun uzun hazırlardı hep. Bunu yaparken kaba davranmaktan da hiç çekinmiyordu. Çok kez seni dizine çektiği, kıçını tokatlayıp sonra acıyan yerlerini okşayıp sevdiği olmuştu. Onunla sevişirken onunla seviştiğin diğer anlar aklına geliyor ve kendini daha da yüksekte buluyordun. Adam öyle iyiydi ki her seferinizde bir önceki hâline rakip çıkıyordu. Kendisiyle yarışıyordu bildiğin.

İki parmağı içinde iyice hızlandığında başparmağıyla da klitorisini okşadığı için salonda senin inlemelerin yankılanıyordu. Bir taraftan ona sürtünmeye diğer taraftan onu öpmeye çalışıyordun. Zevkin doruk noktalarına ulaşmak üzereyken dayanamayıp bacaklarını kapamak istedin ama yine boştaki eliyle engel oldu sana. Parmaklarının izini üst bacağına döşeyeceğini bile bile seni sertçe kavradığında yine inledin. Üzerinde hakimiyet kurması hoşuna gidiyordu. Dakikalar içinde sızlanmalar ve tiz bir çığlık eşliğinde sevgilinin parmakları etrafında patladığında her şey yeni yeni aydınlanıyordu.

Bulutlar üzerindeydin sanki.

Elbisen karın bölgende toplanmıştı. Saçlarının tamamen dağılmış olduğunu hissediyordun. Çamaşırın dizlerine dek sıyrılmıştı. Sürtündüğün için artık altında hissettiğin sertlik orada kendi hegemonyasını kurabilecek düzeydeydi ve sen ise nefes nefeseydin.

"Başımı döndürüyorsun." diye mırıldandın hâlâ üstünüzdeki tavana bakıyorken. Rúben yine erkeksi bir tınıyla güldü. Bir kez daha çeneni kavrayıp ona bakmanı sağladı ve dudaklarına kapanıp uzun uzun öptü pembeliklerini.

"Henüz kelebekleri göstermedim." demişti geri çekilirken. Kıkırdadın. Göstermediği hâli buysa... Yalnızca parmaklarını kullanarak sana böylesi haz yaşatabilen adam altında hissettiğin aleti de devreye koyduğunda sana öyle zevk çığlıkları attırıyordu ki sürekli sesin kısılmış hâlde dolaşıyordun. İlişkinizin güzelliği de burada saklıydı aslında.

Yerinde kıpırdanıp kucağından kalktın ve dönüp sevgilini şöyle bir süzdün. Koltukta oturmuş bacaklarını erkeksi bir edayla iki yanda konumlamıştı. Gömleğinin üst düğmeleri açıktı. Kol kaslarının beyaz gömleği zorladığını görebiliyordun. Boynuna geçirdiği ince zincir bambaşka bir hava katıyordu ona. Kolundaki saat, beline sardığı kemer... Biraz daha incelersen bayılacaktın.

Eğilip kalan düğmeleri de sen açtın ve gömleği geriye iteledin, böylece vücudunu daha net görebilirdin. Hiç beklemeden dudaklarını kasıklarına bastırdın o pozisyonda. Bunu yapmayı seviyordun. Her şeyiyle senin olduğunu hatırlatıyordu sana. İştahlı öpücüklerini yukarı taşıyıp göğsüne ve boynuna ulaştığında her iki eliyle kalçanı kavrayıp tekrar kucağına oturmanı sağladı. Tek farkla, bu defa yüzünü görebilecek vaziyetteydin. Bacaklarını bedeninin her iki yanından geçirdin ve altındaki sertliği daha da hisseder duruma geldiğinde inledin. Şimdi bir taraftan sürtünüyor diğer taraftan onun tenine ufak imzalar işliyordun.

"Bebeğim," dediğini duymuştun sen öpücüklerini hararetle sürdürüyorken. "Güzel bebeğim..."

Başa saralım.

Rúben Dias ile çıkmanın en iyi yanı sevişirken kullandığı kelimelerdi. Seni sertçe düzüyor ve her seferinde ayağa kalkamayacak hâle getiriyorken seçtiği sözcüklerin kalbini bu şekilde eritebiliyor olması... Şahane olaydı doğrusu.

Tapılası adam...

***

bu adam beni çok azdırıuor dostlar

football players | one shots [OC]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin