football players | one shots [OC]

23, nicolò zaniolo.

⠀
Kırgındın. Kızgındın. Hayal kırıklığına uğramıştın. Sevgilinin Galatasaray'la anlaştığını ve bu akşam uçakla İstanbul'a gideceğini az önce sosyal medyadan öğrenmiştin. Ortada böyle haberlerin döndüğünü biliyordun ama daha önce fikrini sormuş olsa da sana son kararından bahsetmeyecek kadar sorumsuz olabileceğini hesaba katmamıştın. Kapı açılıp da uzun boyuyla karşında belirdiğinde onu göğsünden sertçe iteleyip içeri geçtin.

"Y/N-" demişti ki lafı adeta ağzına tıkarak suratına sert bir tokat geçirdin.

"İğrenç birisin." diye tısladın dişlerinin arasından. "İğrenç, umursamaz ve sorumsuz birisin. Bu kadar mı değersizdi ilişkimiz? Veda bile etmeden gidecek kadar kötü bir adam mısın sen?!"

Söyleyecek çok sözün vardı. Çok fazla. Öyle şeyler biriktirmiştin ki içinde gerçekten konuşursan altından kalkamazdı. Hafifçe sağa düşen başını kaldırıp sana baktı. "Y/N bir dinle." diye kesti sözünü ama onu bir saniye dahi dinlemek istemiyordun.

"Biliyor musun, şu saatten sonra ne yaptığın umrumda değil. Sevgimi hak etmemişsin-"

"Y/N!" diye sesini yükseltti. "Bir dinler misin beni? Açıklayacağım."

Kaşlarını çattın. Sana yanaşmak istediğinde geriye doğru hızlı bir adım attın ve elini kaldırıp durdurdun onu. "Bana sakın yaklaşma."

Derin bir nefes aldı acımasız sözlerine karşılık. Saçlarını stresli bir hâlde karıştırıp yorgun bakışlarını tekrar sana çevirdi. "Sana gelecektim." diye açıkladı kendini. "Her şey çok hızlı gelişti. Türkiye'dekiler bu akşam gitmemi ve imza atmamı istiyorlar. Bu kadar çabuk duyulacağını bilmiyordum, benden öğrenirsin diye düşünmüştüm ama-"

"Ama ne?"

"Sosyal medyada çığ gibi büyüdü haberler."

"Nasıl bu kadar sorumsuz olabilirsin?" diye tekrar sorduğunda kuruyan dudaklarını ıslattı.

"Yemin ederim sana gelmek için hazırlanıyordum, Y/N. Bak bana," Bu defa engel olmana fırsat vermeden sana ulaşıp omuzlarından yakaladı. "Gözlerime bak. Yalan söylemiyorum."

İnanmalı mıydın?

"Zani," dedin gözlerin dolarken. "Gideceksin ve ben bunu diğer insanlardan öğreniyorum. Ne kadar değersiz hissettirdiğini biliyor musun?"

"Biliyorum... Ama yemin ederim doğruyu söylüyorum. Ben..." Durup gözlerinde birkaç saniye dinlendi ve devam etti. "Benimle gelmeni istiyorum. İstanbul'a birlikte gidelim."

Gönlünü almak, hatasını örtbas etmek istediği için böyle bir teklif yapıyorsa ondan iliklerine dek nefret ederdin ama bakışları seni yumuşatıyordu. Yalan söylemediğini hissesiyordun. Belki de yalnızca ona güvenmek istiyordun. Seni ne kadar kızdırırsa kızdırsın, ne kadar üzerse üzsün şu an karşındaydı ve onu anlaman için çabalıyordu. İç çektin. "Sana inanmak istiyorum." dedin sessizce.