Öğrenmek İstemezsin

228 25 2
                                    

Arkadaşlar👀 Öteki bölüm çok çabuk sınırı geçmiş 👀 👀 Ne oluyoruz 👀 👀

O DEĞİL DE

ÖHM

Ne diyeceğimi unuttum amk

Neyse yeni bölümle geldim sizlere elimdeki taslaklar tükeniyor ve bu beni deli gibi korkutmaya başladı.

Ve sınavlarım başlayacak 1 hafta sonra (⁠ノ⁠`⁠Д⁠´⁠)⁠ノ⁠彡⁠┻⁠━⁠┻

Umarım kitabı severek okuyorsunuzdur🥳

İYİ OKUMALAR🧎🏻‍♀️


Tırnaklarımı gergince kemirirken karşımda oturan Jungkook'un gözlerini kitlemiş bir şekilde bana bakmasının baskısı altında bacağımı sallamaya başladım. Çok berbat bir ortamın içerisindeydim ve bunun nasıl olduğunu bilmediğim gibi, nasıl atlatacağımı da bilmiyordum. Yoongi ve Seokjin Hyung anlaşmalı gibi dizlerinin üstüne dirseklerini yaslamış şekilde karşılarında oturan Jungkook'a dik dik bakıp duruyorlardı. Tanımadıkları birini gördükleri gibi, ki o kişi Jungkook oluyordu, beni hemen yanlarına çekmiş ve koruma moduna geçmişlerdi. Yoongi ve Seokjin Hyung, benim her şeyimi bilirlerdi. Her bir mimiğimi, her bir hareketimi, konuşmamdan üzgün mü kızgın mı yoksa mutlu mu olduğumu anlarlardı. Onlardan asla bir şey saklayamazdım. Büyük olmalarının yanı sıra, babam ve annemmiş gibi davranmışlardı bana karşı.

Bu koruma iç güdüsü de ordan geliyordu zaten.

Hızla salladığım sağ bacağımla beraber gözlerim Jungkook'un bakışları dışında her yerde dolaşırken havanın garip atmosferi git gide daha da gerginleşirken, karmakarışık bir hâl alıyordu. Jungkook onlar geldiklerinden biri hiç konuşmamış, gözlerini de benden çekmemişti. Hyunglarım olduklarını bilmiyordu. Söyleyememiştim ki... İkiside aniden mutfağı basmışlardı ve ben hiç bir açıklama yapamadan beni yanlarına çekip aralarına oturttukları gibi de Jungkook'u polis sorgusuna çeker gibi karşı koltuğa oturtmuşlardı.

Jungkook'un yüzünde hiç bir ifade yoktu. Ne kızgın, ne de her hangi bir ifade. Öylece bana bakıp yüzümü daha doğrusu gerginliğimi inceliyordu.

Gergindim.

Yoongi ve Seokjin Hyungun yapabileceklerinden değil, Jungkook'un yanlış anlayıp yanlış bir şey yapmasından korkuyordum. Sonuçta o bir insan değildi, aklından bir sürü tahminin geçtiğini biliyordum. Ama o tahminlerin arasından hangisini seçeceği muammadı.

Arada esen soğuk rüzgarlar yüzünden içimi bir sıkıntı kapladığında elimi ağzımdan çekip pantolonumun sert kumaşıyla oynamaya başladım. Tırnaklarını pürüzlü yüzeye sürterken gözüm bakmaktan kaçındığım bedene kaydığında göz göze gelmemizle hızla bakışlarımı başka yöne çevirdim.

Ölecektim gerginlikten.

"Eee?" Seokjin duruşunu bozmadan kısık gözleriyle ortam içerisinde ilk konuşan kişi olduğunda gözlerim hızla onu bulmuştu. "Cevap vermedin?"

"Sana bir soru sormuştuk değil mi?"

"Sen kimsin?"

"Ve burda ne işin var?"

Seokjin ve Yoongi ard arda birbirlerini tamamlar şekilde konuştuklarında gözlerim, sol tarafımda oturan Yoongi ve diğer tarafımda oturan Seokjin arasında mekik dokumuştu. Jungkook hiç bir tepki vermezken bana baktığını hissedebiliyordum ancak ortamın gerginliğinden dolayı ona baktıkça içimde beliren tuhaf his karnımın kasılmasına sebep oluyordu.

Kanımın bile damarlarımda dolaşırken gerginlik yaşadığı bir anda ben nasıl ona bakabilirdim?

Bakamazdım. Zaten normalde de ona bakarken garip hissediyordum.

Blood Rose/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin