Aşk yaşandıkça artar

25K 705 23
                                    

Rüzgar şirketteki işlerini bitirince çıktı. Gökhan bugünden gidecekti İstanbul'a.

Eve geldiğinde sofra hazırlanıyordu. Zeynep'i sorduğunda odada olduğunu öğrendi.
Odasına girdiğinde Zeynep bavul hazırlıyordu. Yüzünde gülümsemesi ile.

Zeynep eşyalarını yerleştirirken kapı açıldı.
Rüzgar:" Kolay gelsin, hazırladın mı bavulunu?"
Zeynep:" Evet son bir kaç eşya kaldı. Sen hazırlayacak mısın?"
Rüzgar:" Sen rahat hazırla, ben yemekten sonra hazırlarım."

Rüzgar farketmişti. Belki de ilk kez onu görünce, Zeynep'in gülen yüzü somurtmamıştı.
Zeynep:" Biliyor musun sabah çok şaşırdım."
Rüzgar:" Neden?"
Zeynep:" Okul hayatını öğrenince."
Rüzgar:" Ne o doktor yakıştıramadın mı?"
Zeynep:" Yakıştıramamaktan değil de; hiç böyle düşünmemiştim. Sanki doğuştan ağa olarak gelmişsin gibi havan var. "
Rüzgar:" İşte ben senin o kafandaki ağa modelinin dışına çıkmak için okudum doktor. Burdaki insanların gelişmesi, düşüncelerinin değişmesi için. Ama bugün görüyorum ki. Sen de ben de ne kadar burdan kaçsak da. Dönüp dolaşıp bu törelerde sıkıştık."

Zeynep karşısındaki adama bakıyordu. İlk defa onunla bu kadar uzun süre, hemde hiç kavga etmeden konuşabilmişti.

Zeynep:" Haklısın galiba, insan kaderinden kaçamıyor."
Zeynep aklına geldiği düşünceyle, artık söylemenin zamanı geldi dedi:" Şey sana bir şey söylemem gerek."
Kapı çaldı. Gelen Rohin'di. Sofranın hazır olduğunu söyledi.
Zeynep çıkarken, Rüzgar:" Bir şey söyleyecektin. Seni dinliyorum."
Zeynep:" İnsanları bekletmeyelim. Yemekten sonra konuşuruz."
Rüzgar başını salladı. Eliyle yolu gösterirken: " Buyrun doktor hanım."

Sofraya oturdukların da sabahki neşeleri devam ediyordu.
Rüzgar:" Baba biz yarın Zeynep'le İstanbul'a gidiyoruz. Hem bizim şirketin ihale işini halletcez; hem de Zeynep'in hastahane işini."
Rohin:" Yenge çalışmaya mı başlayacaksın?"
Zeynep başını salladı.
Herkes hayırlısı olsun dedikten sonra , yemeklerine devam ettiler.
Rüzgar:" Zeynep yemeğini yediysen, hazırlanmak için kalkalım. Anne biz sabah erken yola çıkcaz kahvaltı yapmayız."
Delal hanım:" Tamam oğlum. Sağ salim gidin gelin inşallah."

Rüzgar kalktığında, Zeynep'te kalktı. Rüzgar esasında Zeynep'in ne söyleyeceğini merak ediyordu.
Odaya girdiklerinde:" Seni dinliyorum doktor."
Zeynep söze nasıl gireceğini bilmiyordu.
Rüzgar karşısındaki kadına bakıyordu. Meraklanmıştı.

Zeynep:" Ben nerden başlayacağımı bilmiyorum. En iyisi direk söze gireyim. İstanbul'da çok samimi iki arkadaşım var. Sema ve Ömer. Onlar benim kardeşim gibidirler."

Rüzgar zaten bunları biliyordu. Zeynep ile ilgili araştırma yaptırdığında öğrenmişti.
Zeynep:" Ben onlara evlendiğimi söyledim. Fakat onlar töreymiş, berdelmiş bilmezler. Daha doğrusu anlamazlar. Onlara aşık olduğumu ve severek evlendiğimi söyledim. "

Rüzgar bakıyordu. Aşık olduğumu, sevdiğimi dediği kısma takıldı. Zeynep'in ağzından kendi için bunları söylediğini bi an düşünmek istedi.

Zeynep devam ediyordu:" Senden ricam. Bu oyunu bozmaman."
Rüzgar cevap bekleyen kadına baktı. Zeynep'e gerçek Rüzgar'ı göstermek için bir fırsattı.
Rüzgar:" Sen nasıl istersen. Elimden geleni yaparım."
Zeynep şaşkınlıkla baktı:" Nasıl yani itiraz etmeyecek misin?"
Rüzgar:" Hayır, bunu da nerden çıkardın?"
Zeynep:" Sen iyi misin? Başını falan bir yere çarpmadın dimi? Yok yani bu son bir kaç gündür herşeye tamam diyorsun. Pek senlik bir hareket değil."
Rüzgar:" Sen ne diyordun? Ah hatırladım. Dağ ayısı.
Dağ ayısı, şehre iniyor. Şehre göre davranmalı o zaman doktor."

Zeynep güldü. Bu tanıdığı adam değildi. Şuan karşısında bambaşka biri vardı. Zeynep banyoya girdi.
Rüzgar'da bavulunu çıkarıp hazırlamaya başladı. Kapı açıldığında, Zeynep'in üzerinde yine gecelik vardı. Allahım bu kadının kaç tane geceliği vardı. Her akşam başka bir tane giyiyordu.

Berdel Aşk Töre- Beni Sever misin?Where stories live. Discover now