Cinsiyet

15.7K 437 12
                                    

Döndüğümüzden beri, zaman çok çabuk geçiyordu. Rüzgar, yorulmamı istemiyordu. Hatta çalışmaya ara vermemi bile teklif etmişti ama; kesin bir dille reddetmiştim. Ben çalışmadan duramazdım.

Hastahaneden konağa geldiğimde, daye avluda oturuyordu.
" Merhaba daye, nasılsın?"
" İyiyim kızım ; gel hele otur. Konuşalım biraz." Geçip yanına oturdum. Ellerimi elleri arasına aldı.
" ee ne zaman söylemeyi düşünüyorsun kızım."
Şaşkın şaşkın yüzüne bakıyordum. Rüzgar söylemiş olamazdı.
" Neyi daye?"
" Bak , o zırtapozun yanında dura dura; sende ona benzemeye başladın. Kızım ben kaç tane çocuk doğurttum , haberin var mı?"
" Şey daye."
" Ne şey. Ben daha döndüğünüz gün anladım. Hep söylemenizi bekledim. Kaç hafta geçti , söylemediniz."
Tam konuşacakken, beni susturdu.

" Biliyor musun kızım? Daha ilk gün , şu avluya geldiğinde. Na şurdan, yukarıdan seni gördüm. İşte dedim. Benim Rüzgar'ımın kaderi bu kız. Ancak bu gelir, bizim oğlanın hakkından ve yanılmadım. Burda birbirinize nefretle baktığınız günleri bilirim. Ama şimdi, hep aşkla bakıyorsunuz. Boşandınız. Hiçbir şey demedim. Çünkü biliyordum. Ne olursa olsun , birleşecektiniz. Öyle de oldu. Şimdi daha güçlüsünüz. Daha bağlısınız birbirinize. Sen sakın korkma; kimse bir şey diyemez size. Sen her zaman onun karısıydın. Hem resmi nikahta neymiş; allah katında seni boşamamıştı. Sen hep onun karısı, bizimde kızımızdın. Herkesi mutlu etmenin zamanı geldi."

Bu kadın, herzaman beni şaşırtmıştır. Herşeyi tahmin etmişti. Sadece sarıldım.
" İyiki varsın daye."
Gözyaşlarını sildi:" Hadi deli kız , ağlatacaksın beni."

Rüzgar kapıdan girdi:" oo başbaşa vermiş, beni mi çekiştiriyorsunuz hanımlar?"
" Zırtapoz , senin arkandan niye konuşalım; ben yüzüne söylerim. Sanki bilmiyormuş gibi."
" Haklısın güzelim. Sen beni her zaman , yerden yere vurursun."
Rüzgar yanaklarını sıkıyordu.
" de get , deli oğlan. Sen karını mıncıkla."
Rüzgarla gülmeye başladık.
" Hay hay babannem. Vallahi ben çok mutlu olurum, o işten."
" Rüzgarrr."
Bu adam gerçekten edepsizdi.

Odamıza çıktığımızda: " Ya adam , sen beni deli mi edeceksin? Deme şöyle şeyler. İnsanların yanında. "
" Ama aşkım ben ne yapayım? Babannem karını mıncıkla dedi. Ben büyüklerimi dinlerim valla; kusura bakma. Gel bakayım bi mıncıklayayım."
" Deli. Bu arada aşkım; daye herşeyi biliyor. Hamileliğimi. "
" Ne bekliyorsun bebeğim. Eski kurttur o. Şaşırmadım yani."

Başımı salladım. Ellerimi boynuna doladım. Dudaklarını içime çeke çeke öptüm. Dudaklarını bıraktığımda; gözgöze gelmiştik. Hormonlarımı artık  durduramıyordum.
" Kadın.. Beni çok mu özledin?"
" Sence. Tamamiyle hormonlardan aşkım."
" Bana böyle gel işte. Ben senin , herşeyine ölürüm." Deyip dudaklarımız birleşti.
" Yengem, şu soruyu yapamadım ya."
Rohin kapıyı açtı.
Gözlerimi devirdim. Başladık gene.
" upss, pardon. Abi sen ne zaman geldin ya? Hem ben hep sizi , böyle basmak zorunda mıyım?"

Rüzgar, Rohin'in saçlarını karıştırak, kollarının arasına aldı onu:" Tekne kazıntısı, 1. Si burası bizim odamız , sen dalıyorsun. 2. Si hadi şimdi git. Yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim."
" Tamam bırak beni gidiyorum. "
Kapıyı açıp, arkasını döndü: " o zaman size hayırlı işler."
" Neeee..." bağırmıştım.
Rüzgar:" Gel kız buraya" deyip kapıya yöneldi. Ama çoktan kapanmıştı.

Kapıyı kitledi.
" Şimdi de gelin görelim. Yeter be bi karımı öpemeyecek miyim? Bıktım valla. Bu akşam, bu kata çıkmalarını yasaklayacağım."

Ellerimi önümde birleştirdim, tek kaşımı kaldırdım: " Bu arada Rüzgar ağa, numaranı anlamadım zannetme. Sahte sinirler falan; kapıyı kitlemeler."
Kahkaha attı:" Numara yaptığımı kim söyledi ki.."
Ellerini belime doladı. Kaldığımız yerden devam ettik.

Berdel Aşk Töre- Beni Sever misin?Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ