39- Kıskançlık

9.1K 643 212
                                    

Selam, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar 💗

~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○

Karnımın üstündeki baskı ile gözleri açmıştım. Biri karnımı yavaş yavaş okşuyordu.

"Sen var ya, hele bir doğ her yerinden öpücem. Annen biraz huysuz onu öpemiyorum. Ama onun da bir yolunu buldum. Uyuduğu zaman hemen yanağını öpüyorum. Çok yumuşak biliyor musun babacığım." Azad'ın kendi kendine konuşmasını dinlerken ona baktığımı hissetmiş olacak ki, kafasını kaldırdı. Gözleri beni bulduğunda elleri hâlâ karnımdaydı.

"Huysuz annen uyandı yavrum." Dedi karnıma dönüp. Ona kaşlarım çatık hâlde bakarken o ise hiç bozuntuya vermemişti.

"Hep böyle kaşlarını çatıp bana vuruyor." Dediğinde ağzımı açtım. Ben mi vuruyordum?

"Ben mi vuruyorum sana?" Dedim sinirli sinirli. Gülerek kafa salladı.

"Ha bir de huysuz annen bir şeye takıntılı. Nane kokuma." Bu dediğiyle kendi dediğine gülmüştü.

"Gevezelik yapma. Beni kendi evladıma yanlış tanıtıyorsun. Hem sensin o huysuz. İlk gördüğümde böyle bir şeydin." Dedim taklidini yaparken.

"Ben?" Dedi inanmayarak.

"Ha sen." Dedim somurtarak. Tam olarak onun taklidini yapıyordum.

"Haa sende böyleydin." Dedi yataktan kalkıp korkakmış gibi yaparak.

"Ben senin tipinden korktum." Dediğimde kaşlarını kaldırdı.

"Ben senin güzelliğinden korktum. Korktuğum başıma geldi." Dediğinde ağzım açık kaldı. Bir şey diyemezdim ben bu cümleye. Yutkunduğumu gördüğünde güldü.

"Yaa böyle de romantik bir ad-"

"Ayısın." Dedim hızlıca. Gözlerini kıstı. Bana doğru geldiğinde ne yapacağını merak ediyordum. Her şey gelmişti aklıma ama asla beni kucağına alacağı gelmemişti.

"Demiştim işte ayısın bak." Dediğimde hemen lafa atladı.

"Evet sende benim balımsın." Dedi. Güldüğümü görünce kucağında bir kere zıplatıp dikleşmemi sağladı. Yere indirmesini beklerken yanağıma öpücük kondurdu. Kucağında tepiniyordum. İnmek istediğimi anlayınca yatağa doğru bıraktı.

"Kahvaltıya inelim hadi." Onun dediğini yapmak için dolaba doğru adımladım. Üstümüzü giyinip alt kata indik ikimizde.

Yine biz dışında herkes oturuyordu.

"Günaydın." Dedi Azad sandalyeyi çekerken. Ben de kendi sandalyemi çekip oturdum.

İlk başlarda baba başlayıp yese bile şimdi öyle değildi.
En azından bu ailede o kadar ağır kurallar yoktu. Diğer konaklarda veya evlerde baba başlamadan başlanmaz yemeğe. Burada ise herkes geldiği gibi yiyordu.

"Yine her zamanki gibi en geç siz indiniz." Dedi Arîn anne. Çatalı ağzıma götürürken ona bakma gereği bile duymadım. Çatalı ağzımdan çıkardım ve ona baktım.

"Evet çünkü geç uyandık." Dediğim şeyle herkesin gözü bana döndü.

"Onlara karışma." Babanın Arîn anneye bakarak söylediği şeyle ona baktım.

"Onlar gençler istediklerini yapsınlar. Biriyle evlensin diye başının etini yedin. Evlendiğinde ise onlara karışıyorsun." Baba ağzına attığı ekmekle beraber konuşmaya devam etti.

"Hem Ferzan'a karışma. O ister miydi evlenmek?" Dediğinde yemeğimi yemeye devam etti.

"Kim ister ki bizim soframızda yemek?" Dediğinde ağzımı açtım.

"Sizden ve Azad'dan çok memnunum Ağam." Narin sesimle konuştuğum da yanımdaki Azad bana baktı. Kendini gülmemek için zor tuttuğu belliydi.

"Ben de senin kötü bir şeyini görmedim oğlum." Dediğinde tebessüm edip kafamı eğdim. Onun dışında pek bir şey konuşulmadı.

Yemeğimizi bitirip masadan kalkmıştık. Bugün ne yapacaktım bilmiyordum. Azad ile işe gidebilirdim. Orada daha az sıkılıyordum.

Odaya girdiğimizde heyecanla ağzımı açtım.

"Azad ben de geleyim mi?"

"Nereye?" Dedi kaşlarını çatıp. Ne dediğimi anlamamıştı.

"Seninle." Dedim tekrardan aynı heyecanla. Omzunu silkti.

"Gelmek istersen gel." Dediğinde onun kucağına atladım. Kollarımı ona doladığımda bu heyecanımın fazla olduğunu anlamıştım. Geri çekilip küçük bir teşekkür etmiştim. Neden bu kadar sevinmiştim?

"Bu kadar sevineceğini bilsem her gün götürürüm." Dedi. Dediğine gülüp dolaba doğru ilerledim ve ikimiz için kıyafet çıkardım.

'°○~°○

Geldiğimiz gibi Azad'ın odasına geçmiştik fakat tuvaletim gelmişti.

"Azad." Dedim. O çoktan işine başlamıştı. Elinde kalemle bir şeyler imzalıyordu. Kafasını kaldırıp bana baktı. Çok mu yakışıklıydı? Yoksa iyice kafayı mı yemiştim?

"Çişim geldi." Dediğimde dudağını kıvırdı.

"Ee yap?" Dedi gülerken. Ona baktım ciddi mi diye.

"E lavabo nerede?"

"Karşıda sağda." Dedi tekrar kağıda dönerken. Çalışırken bir ayrı oluyordu.

Odadan çıktığım gibi biriyle çarpışmıştım. Kafamı kaldırıp ona baktığımda onun Nergis Hanım olduğunu görmüştüm. Neden Azad'ın odasına giriyordu?

"Off yine mi sen?" Ağzından çıkan şeyle kaşlarımı çattım. Ne dedi ne dedi?

"Afedersin?" Dediğimde gözlerini devirdi ve kapıyı tıklatarak açık olan kapıdan girdi.

~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○~°○

Azad'ı böyle düşünmek isterseniz düşünebilirsiniz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Azad'ı böyle düşünmek isterseniz düşünebilirsiniz.

ERKEK GELİN - GAY - MPREG Where stories live. Discover now