Zombi Salgını (Düzenleniyor)

GÜVENSİZLİK

" Bu olaylardan önce ne yapıyordun ? " diye sordum.
" Marangozdum. " dedi Ahmet.
" Peki ya siz ? " dedim Sümeyye'ye bakarak.
" Ev hanımıydım. " dedi.

Komutan beni kolumdan tutarak bir köşeye çekti." Doğru söylüyorsa eğer gerçekten çok güzel olur bizim için. " dedi Komutan. " Adam her konuştuğunda sürekli gözlerine bakıyordum ve bir kere bile gözlerini kaçırdığını görmedim.Bir polis veya asker olsa belki eğitimli olduğu içindir diye düşündüm fakat sıradan bir marangozdu. Yalan söylediğini sanmıyordum. " dedim ve " Yarın buradan ayrılalım. Bahsettikleri kasabaya gidelim. Zaten buradan ayrılıcaktık.En azından şimdi bir rotamız oldu. " diye ekledim cebimden çıkardığım sigaramı yakarak." Umarım doğru söylüyorlardır. Yoksa bir daha karşımıza çıkmamaları için dua et. " dedi Komutan.

" Acıkmışsınızdır. isterseniz geçip hayvanları pişirelim. " dedi Sümeyye.
" Sağolun. Size zarar vermek istemiyoruz. Evinize izinsiz girdiğimiz için özür dileriz.Zor durumda olmasaydık bunu yapmazdık. Sadece bir gün daha burada kalmamıza izin verin." dedim.
" Burada istediğiniz kadar kalabilirsiniz.Bu bizim için sorun olmaz. " dedi Ahmet.
" Sağolun. Yarın kasabaya gitmek için yola çıkacağız. Hatta isterseniz bizimle gelebilirsiniz. " dedim.
" Sağolun ama burada tehlikeden uzak bir hayatımız var. Bunu bozmak istemiyoruz. Gördüğünüz gibi yaşımızda oldukça ilerledi. Burada kalmayı tercih ederiz. " dedi Ahmet. Sümeyye , arabanın biraz uzağındaki taşlarla çevrili bir kamp ateşine odunları atıyordu.
" Nasıl isterseniz. " dedim.  
                               

Bir kaç saat geçmişti. Hava ikindi vakitleriydi. Bunu güneşin yönünden anlamak zor değildi. Komutan ne kadar onlara güvenmesede ben onlara güveniyordum. Gerçi Komutan hiç kimseye güvenmiyordu. Ahmet girdi odaya ve üstünde uzandığım koltuktan kalkmamı söyledi.Şaşkın bir tavırla koltuktan kalktım. Koltuğu açarak içinden su,toz ve bir kaç tane bıçak aldı." O ney ? " dedim tozu göstererek." Baharat. Bugün misafirimizsiniz. Sizi en iyi şekilde ağırlamak isteriz. " diyerek güldü. Koltuğun içinde bir sürü eşya vardı. Yiyecek , içecek , giyecek , silah vs." Akıllıca. " dedim. " Evin her tarafına bakmışsınız. Burayı düşünemediniz mi ? " dedi Ahmet gülerek." Hayır. " dedim. " Güzel. " diyerek odadan çıkıp eşinin yanına gitti." O adamdan hoşlanmıyorum. " dedi Ali." Al birini vur ötekine. " dedim. " insanlara çok çabuk güveniyorsun. Umarım onun hakkındaki düşüncelerde , senin düşüncelerin haklı çıkar. " dedi Ali. Donuk bir şekilde Ali'ye bakıyordum." Yaşlı iki kişi ve birisi kadın.Ne gibi bir zarar verebilirler bize ? " dedim. Komutan gülerek dışarı çıktı. Anlam verememiştim.Ali ise alaycı gözlerle bana bakıyordu." Neden gitti ? " dedim.Ali de Komutan gibi cevap vermek yerine gülerek yanımdan gitti.

Bir kaç dakika sonra etler pişmişti.Bir parça et alarak bir köşeye geçip yiyordum. Tadı gerçekten çok güzeldi.Öğrenci olduğum için hayatım sürekli döner tarzı et , tavuk gibi şeyler yemekle geçmiştir.Her türlü eti yemişimdir fakat bu bir başkaydı. Derileri tamamen kızarmıştı. içi ise pamuk şekerden farksızdı.Çok yumuşaktı. Ayda , elinde etiyle beraber yanıma gelerek bir taşın üzerine oturdu." Sanada çok lezzetli gelmedi mi ? " dedi." Sorma , demek ki kadına her türlü imkanı versen kim bilir nasıl birşey yiyeceksin. " dedim. Ayda gülmüştü." Elinize sağlık , gerçekten güzel olmuş. " dedim." Sağol , afiyet olsun. " dedi gülerek." Bir tane daha vereyim istersen. " dedi." Olur , kurt gibi açım. " dedim.Bir tane daha uzatmıştı ve daha elimdekini bitirmemiştim ki ikincisine başladım. Komutan ve diğerleride memnun olucak ki tadından hiç konuşmadan etlere yumulmuştular." Bunu nerede öğrendiniz ? Gerçekten çok lezzetli. " dedi Asena. " Eskiden aşçıydım. " dedi Sümeyye." Şimdi belli oldu. " dedim gülerek.

Bir kaç saniye sonra ağzımda çiğnediğim eti tükürerek " Bir dakika , bana ev hanımıyım demiştiniz. " dedim. Kadın pür dikkat kesilmiş tüm dikkatiyle , buz gibi gözleriyle bana bakıyordu. Belimdeki silahıma davrandım. Silahı çıkararak onlara doğru çevirdim. Benim hareketlenmem ile diğerleride etlerini yere atarak ne olduğunu anlamadan bana bakıyorlardı." Kimsiniz lan siz ? " dedim. Fakat kadın sanki herşey onların lehineymiş gibi gülüyordu." Niye gülüyorsun ? Neden yalan söyledin bize ? " diye bağırdım.Bir kaç saniye sonra gözlerim bulanıklaştı.Bir anlığına dengemi kaybettim fakat ağaçtan destek alarak tekrar doğruldum. Ayaklarımı hissetmemeye başladım. Elimdeki silahı sanki başka biri tutuyormuşçasına güçsüzleşmiştim " Bize ne verdi- " daha cümlemi bitirmemiştim ki Asena ve Ali yere yığıldılar. Kafamı tekrar adam ve kadına doğru çevirdiğimdeyse suratıma bir odunla vurarak bayılttılar.

Gözlerimi bulanıklık içinde açtım.Her taraf karanlık ve bulanıktı. Sadece bağırışmalar duyuyordum " Ne olur yapma. " şeklinde. Gözlerimi açık tutmaya çalıştım fakat başarısız olmuştum.

...

Gözlerimi tekrar güçlükle açmıştım.Bir sandalyede oturduğumu ve ellerimin, ayaklarımın bağlandığını fark ettim. Bağırışmalar hala devam ediyordu. Komutan'ın sesine benziyordu bu." Seni öldürücem , seni parçalara ayırıcam. Orospu çocuğu. " diyordu. Bize verdikleri zehirden dolayı hala kendime gelememiştim ve hala gözlerimin kapanmasına mani olamıyordum.

...

Tekrar uyanmıştım.Bu sefer , az önce ki bulanıklık daha azdı. Komutan ağlamaklı bir sesle " Bunu neden yapıyorsun neden  ? " dedi. Ahmet ise ona doğru yaklaşarak suratına bir tane yumruk attı. Kendime tamamen gelmesemde olanları ve nerede olduğumuzu tam olarak çözüyordum.Ve çözmemeyi yeğlerdim,hiç bişey anlamıyordum. Karşımda , tavandan aşşağı doğru bir zincirli kanca asılmıştı ve bu kancaya Asena bağlıydı. Asena'nın vücudunu kancaya asmışlardı. Komutan'ın bağırışmalarını şimdi anlamıştım.Ahmet Asenanın önce boynuna ve sonra goğsünün üstüne fazla derin olmayan bir kesik atmıştı.Asena babası kadar sert birisi olmasada buna dayanıyordu.Ahmet onu acıdan bağırtmak istiyordu. Asena'yı öylece karşımda gördüğümde sinir ve şaşkınlık dolu bir tavır vardı üstümde. Bunlar nasıl bir insandı böyle ? Ellerimi ve ayaklarımı sallamaya başladım , iplerden kurtulmak için. Fakat başarısız olmuştum.Ali solumda , Ayda sağımda ve Komutan ise en sağımdaydı. Hepimizi tahta bir sandalyeye iplerle bağlamışlardı.Sol çaprazımda yukarı çıkan bir merdiven vardı. Duvarlarda hiç pencere yoktu. Sadece odanın en sağında , duvara asılmış bir gaz lambası vardı. Muhtemelen bir bodrumdaydık.

Ahmet benim uyandığımı fark etti ve gülerek gözlerime bakıp " Hiç uyanmıyacaksın sanmıştım.Bir an zehiri acaba fazlamı döktük dedim fakat uyandığına göre tam kararında dökmüşüz. " dedi ve Asena'yı göstererek " Nasıl ? Sencede çok güzel değilmi , ama üstündekileri çıkartınca dahada güzel olucak dedi ve kahkahalar eşliğinde " Daha sonra ki ise biricik sevgilin. " diye ekledi." Bunu neden yapıyorsunuz ? Neden böyle bir eziyet yapıyorsunuz ? " dedim."
Cevap vermemişti. " Size zarar verebilirdik ama vermedik. Neden böyle bir şey yapıyorsunuz anlam veremiyorum. " dedim.O pis kahkahalarıyla , ağzından akan salyalar eşliğinde " Çünkü siz koca bir aptalsınız. Kimseye güvenemeyeceğinizi hala anlamadınız mı ? " dedi. Komutan ve Ali beni uyarmıştı , onlara güvenmemem için. Fakat ben onları dinlemek yerine , onlara güvenmiştim.Her zaman ki gibi yine haksız çıkmıştım. Lanet olsun , benim yüzümden öldüreceklerdi asenayı hatta belki ayda'yıda ve bizide. Komutan hiçbir şey söylemiyordu.Ne hareket ediyor , ne de tepki veriyordu. Kafasını aşşağı eğmiş beton zemine bakıyordu.

Ahmet , eşinin dolaptan çıkardığı etlerin yanına giderek eline bir parça et aldı ve ağzına koyup , sararmış dişlerinin arasında zorlukla kopardıktan sonra sanki dünyanın en lezzetli yemeğiymiş gibi yiyor , gözlerini tavana dikiyordu. Elinde ki son parçayıda ağzına attı ve eline başka bir et parçası alarak " Denemek ister misin ? " dedi bana. Midem kalkmıştı.Acaba ne eti yiyordu çok kötü kokuyordu. Hayatımda hiç bu kadar öfkelenmiş ve sinirlenmemiştim.Onu , Asena'ya yaptıkları , Komutan'ın da dediği gibi parçalara ayırmak istiyordum. Fakat öldürmeden önce , hatta onu öldürmek istemiyordum.Bu onun için bir kurtuluş olurdu.Ona 50 sene boyunca işkence etmek istiyordum.Önünde karısını parçalara ayırmak , tecavüz etmek istiyordum. Onlara tüm nefretimi kusmak istiyordum.

Ahmet hala Asena'nın koluna bacağına ve daha çeşitli yerlerine kesikler atıyordu.Asena hala acıdan tepki vermemişti, ve Ahmet bundan sıkılmıştı. Sıra sende güzelim. " dedi ve Aydanın yanına gitti. Ayda çırpınıyordu. Ondan daha çoksa ben çırpınıyordum. Ellerimi , ayaklarımı delirmişçesine sallıyordum. iplerden kurtulmaya çalışıyordum fakat nafile.O kadar sıkı bağlamışlardı ki ...