4. Bölüm

22.2K 856 78
                                    

Vedat üzerinden çekildiği kadınla telefonundan bir numara çevirdi. Bu babasının adamının yanına gönderdiği adamdı.

Vedat adamının yanına kendi adamlarından birini yerleştirmiş işi şansa bırakmamıştı... Babası gibi. Ama çok iyi bildiği birşey vardı tüm adamları babasının kölesiydi. Yanına kim yaklaşırsa yaklaşsın hepsi onun itlerindendi.

Açılan telefonla buz gibi sesi duyuldu Vedat'ın

"Adamın konumunu görüntüle"

Vedat telefonla bağlandığı görüntüyle gözünün önüne gelen adamı ve doğrulttuğu silahla yine vücudundan tüm kan çekilmiş gözleri sinirden kızarmaya başlamıştı.

Odanın bir köşesinde ona dinmek bilmeyen göz yaşlarıyla bakan kadına yaklaştı. Hira Vedat'ın her bir adımında gerilirken gözünün önüne tutulan telefonla

"Şimdi.. Dikkatli bak Hira!"

Genç kız gözlerini buz gibi gözlerden çevirip karşısında ki telefona çevirdi. Bir silah vardı. Adamın yüzü gözükmüyordu ama silahın namlusu abisinin evine çevriliydi. Daha dikkatli baktığında pencereden gözüken abisi ve yengesiyle kanı çekildi gözleri kocaman oldu. Hiç birşeyden habersiz gülerek birbirlerine birşeyler anlatıyor Miran annesinin ayaklarının ucunda oyuncak arabasıyla oynuyordu.

Genç kız inanmayan gözlerle başını sağa sola sallayıp

"B.bu... Bu gerçek olamaz"

"Gerçek olamaz mı"

Hira ateş püsküren gözlerini Vedat'a çevirmiş

"Siz.. Siz delirmissiniz nasıl böyle birşeye mecbur bırakırsınız beni! Ne yaptım he ne yaptım ben. Seni kurtardım. Ben sana merhem oldum sen neden yara acıyorsun! Hiç mi merhamet yok kalbin de hiç mi sızlamıyor kalbin!"

Vedat göz yaşları içinde konuşan genç kızın kolundan tutup gözlerinin içine baktı. Şuan sadece biran önce ablasının güvende olduğunu bilmek istiyordu. Karşısında ki bu kız umrunda dahi değildi.

"Kendine gel! Kapattığın yara sana şifa olmaz! Onlar öldükten sonra mı aklın başına gelecek!  "

Deli gibi göz yaşı döken Hira oturduğu yerde yatağın başlığına daha çok sinip

"B.ben yapamam.. Eğer bu olursa neler olur düşündün mü! Neden istiyorsun bunu benden he neden!"

"Bunu benim istediğimi düşünüyorsun..bu sadece Yare'yi kurtarmak için! Yoksa bu durumdan en az senin kadar tiksiniyorum!" 

"Neden! Neden!"

"Neden yok! Sadece yapmak zorundayım. Sende zorundasın"

Olumsuzca başını sallayan Hira

"Öldürürler bizi.. Seni de beni de Öldürürler.. Annem babam -ellerini saçlarına daldıran Hira- kahrolurlar anlamıyormusun"

Vedat saçlarını çekiştiren kızın haline derin bir nefes alıp arkasını dönmüştü. Daha fazla konuşmasının bir anlamı yoktu

"Bir saat. Sana bir saat mühlet veriyorum.. Elinde ki telefona iyi bakıp karar ver.. " demiş

Odadan çıkmak üzereyken aklına gelenle yerinde durdu

"He eğer birini arayıp haber vermeye çalışırsan anında abin ve Yare ölür.. Eğer Yare ölürse uçar konağında canlı tek bir canlı dahi bırakmam!" demiş

Ve hızlı adımlarla odadan çıkmıştı. Hira elinde ki telefona bakıp daha çok ağlarken

"Bitmeyecek! Bu ızdırap bitmeyecek"

İNKİSARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin