12. Bölüm

18.5K 954 114
                                    

Yemeklerini yedikten sonra Vedat salona geçerken Hira masa da ki tabakları toplamaya başlamıştı. Bu hayata alışmak zorunda olduğunun oda farkındaydı hele ki karnın da bir bebeğini taşırken.

Mutfakta işi biten genç kız mutfaktan çıktığında Vedat'ın önünde bir kaç dosyalarla uğraştığını gördü derin bir nefes alıp biraz hava alsa ona iyi gelebileceğini düşünüp üzerine ince bir hırka almış adımlarını dışarı çıkarmıştı.

Bahçenin sessiz ve hafif serin havası onu rahatlatırken bahçede ki masaya oturdu. Biran aklına annesi geldi. Şuan onun merhametine, sevgisine o kadar çok ihtiyacı vardı ki ama ona bir adım dahi atamıyordu.

Eli cebinde ki telefona giderken annesini aramak istesede titreyen parmakları buna izin vermezken burnunu çekip tekrar cebine sıkıştırdı telefonunu. Onu aramaya bile yüzü yoktu.

Hira bu kadar sakin ve sessiz bir ortama alışkın değildi. Daha çok annesinin hava da uçuşan terliklerine abisinin onunla uğraşmalarına hele havva ablasıyla didişmelerine alışkın, koca kız olmasına rağmen babasının onu korumasına alışkındı. Ama herşeyi elinden uçup ğitmişti. Tüm umutları ve varlığı kül olmuştu.

Derin bir nefes alıp yerinden kalktı bahçeyi dolaşmaya başladığında ilerde gözüne bir top ilişmişti. Yüzünde uzun zamandır görünmeyen tebessüm yayılırken Ahmet onu izliyordu. Sürekli gördüğü bu adama da alışmıştı artık. Kimseyi pürüz olarak değil varlığını kabullenmeyi tercih etmişti ama kabul etmediği ve edemeyeceği tek şey hayatına yapılan koca bir darbeydi. Oysa o günahsız ve en temiz olandı. Kendini hiç bir süretle kirletmemişti tek günahı Vedat'tı.

Üzerinde ki hırkayı tutup uzakta ki topa doğru koştu. Eline aldığı topla gözüne ilişen Ahmet'e gülümseyip ona doğru fırlatmıştı. O Hala Hira... Şımarık çocuk kalpli Hira.

Ahmet ayağına değen topla afallayıp Hira'nın

"Topu bana geri at" demesiyle

Parmağıyla ayak ucunu gösterip

"Çünkü yeri burası" demişti. Onunla oynamaya kararlıydı.

Ahmet başını olumsuzca sallayıp yerde ki topu Hira'ya doğru attı. Topu hava da yakalayan genç kız yüzünde ki gülümsemeye engel olamazken tekrar Ahmet'e doğru fırlattı. Gözlerini başka yöne çevirip

"Elimden kaydı" demiş

Ahmet onun bu haline şaşkınca bakıp ona doğru fırkatmıştı topu sabır çekerek.

"Çok yukardan attın! Tutamadım bile"

Hira isyan eden sesiyle söylenirken arkasında ki topu alıp

"Efendim lütfen eve geçin"

Diyen adamla bakışlarını evin etrafın da gezdirmiş

"Neden.. Burası eve dahil değil mi" demişti.

"Kendinize zarar vereceksiniz"

Genç kız gözlerini ardında ki eve çevirirken

"Ordayken daha çok zarar veriyorum" demesiyle

Elinde ki topu Ahmet'e doğru fırlatmış

"Biraz oynarsak içeri girerim" demilti.

Şaşkınca topa bakan Ahmet içine derin bir nefes çekip duruşunu dikleştirirken

"Olmaz efendim! Lütfen alın şu topu"

Genç kız ileri doğru gerilerken ellerini havaya kaldırmış

"Hadi at"

"Eee hadi atsana"

Ahmet şaşkınca karşısında ki kadına baktı. Gözleri evin penceresinde ki adama kaymıştı. Vedat duydusuzca ikiliyi izlerken Ahmet'le göz göze geldiğinde hiç birşey demeden camdan uzaklaştı.

İNKİSARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin