15

8.6K 520 19
                                    

Gecenin bir yarısı rüyamdan irkilerek uyandığımda gözüm ilk önce duvardaki saate kaymıştı. Ay ışığı sayesinde saatin gece 3 olduğunu görünce battaniyeme daha sıkı sarılıp yatsam da o korkunç kırmızı gözler sürekli gözlerimin önüne gelip duruyordu.

Rüyamda hastanedeydim ve herşey korku filminden fırlamış gibi siyah beyazdı. Beni karanlık bir odaya kapatıyorlardı, içeriye giren tek ışık da camdan giren ay'ın parlaklığıydı.

Odada, benden uzak bir köşede yerde oturan gence kaymıştı gözlerim. Öylece zemini izliyor, kendi kendine birşeyler fısıldıyordu. Korkuyla köşeye sinsem de odada o ve benden başka hiçbir şey yoktu. Ne bir insan, ne de bir eşya.

Sadece ay ışığı vardı, o da odadaki küçük pencereden içeriye sızıyordu. Etrafımı az çok aydınlatsa da hiçbir şey tam belli değildi. Göze çarpan tek şey, köşede oturan siyah siluetti.

Sonra birden kafasını kaldırıp gözlerini açıyordu ama o kırmızı gözleri, gece olmasına rağmen çok net görebilmiştim, çünkü parlıyordu. Evet, gözleri cılız bir fener gibi odayı aydınlatmıştı.

Ürkütücü kan kırmızısı gözler...

Daha fazla dayanamayınca arkamı döndüm ve yüzüstü yatarak iki elini de başının altına almış uyumaya devam eden Rüzgar'ın tek kolunu kaldırdım ve başımı kolunun altına sokup ona sığındım. Solukları yüzüme vururken uyku mahmurluğuyla birkaç şey mırıldanmıştı.

"Şşş geçti. Ben buradayım, seni korurum."

Yemin ediyorum bu cümleden sonra hayatım boyunca gördüğüm tüm kabusları unuttum dostlar. Sadece o ve ben kaldık tüm dünyada.

O uyudu, ben onu izledim.

Tümör《Final》Where stories live. Discover now