16

8.5K 476 38
                                    

Rafta bulduğum sarı samandan bir tatil şapkasını kafama geçirip televizyondakiler gibi dudaklarımı büzerek poz verince Rüzgar güldü. Bende onun gülüşüne güldüm.

Gülüşüne gülmek...

Bu cümle bir tek bana güzel geliyor olamaz değil mi?

Bugün Cumartesi olduğu için evde sıkılmak fazlasıyla sıkıcı gelmişti ve bizde alış verişe çıkmıştık Rüzgar'la birlikte. Bir ara kafeye uğrayıp birşeyler içer ve biraz daha gezerdik. Tüm gün gezeceğiz işte.

"Bak, bunlar nasıl?" dediğinde başımdaki tatil şapkasını çıkarıp rafa koyduktan sonra Rüzgar'a dönünce elindeki sweetlere baktım bir süre. İkisi de siyahtı ve  büyük olanın sırtında "KING", küçük olanın sırtında ise "QUEEN" yazıyordu ve yazıların içinde çiçek desenleri vardı. Ayrıca ikisinin de üzerinde futbol formasındaki gibi rakamlar yazıyordu ve çok hoşuma gitmişti.

"Alalım!" diye bağırdığımda ve Rüzgar da benim bu heyecanlı halime güldüğünde benim yüzümdeki ifade bozuldu ve ciddileşti.

Bu adam ulu orta heryerde gülmemeliydi.

Sebebi yok gülmesin işte.

Çok güzel gülüyor.

Evde gülsün! Herkes görecek!

Gülme be adam!

"Önce bir denese miydik?" dediğinde dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Yok yok. Ben baktım şöyle, bu tam sana göre." dedim ve elinden tutup kasaya yöneldim. Şimdi Rüzgar'ı gülerken gören falan olur. Geri zekalının biri durduk yere aşık olur falan. Hiç elimi kana bulayamam.

Katil olmak için çok gencim.

Ondan yani.

Başka neden olacaktı ki zaten.

Herneyse -_-

Tümör《Final》Donde viven las historias. Descúbrelo ahora