17-'Melekler vs. Şeytanlar'

2K 138 59
                                    

Yorumlarınızı bekliyoruum eksik etmeyin^^

"Onu almanıza izin vereceğimi mi düşünüyorsunuz?" Sertçe yutkundum. Arkalarından tanımadığım biri öne doğru yaklaştı.

"Lucifer, Lucifer... hiç değişmemişsin, hala aynısın. Bu durumda seni alt edebileceğimizin sen de farkındasın." Lucifer alayla gülerek Derek'e doğru baktı.

"Gabriel ve Neria, öyle mi?" Anlamsızca kaşlarımı çattım. Ah, bunlar melek isimleri olmalıydı. "Mühürü koruma görevi verilen ilk melekler. Ama sen benimle boy ölçüşebilecek kadar güçlü olduğunu sanıp görevi devraldın, değil mi Ezekiel?" Derek kaşlarını çattı. Burası gerçekten cehenneme dönecekti.

"Anna, hadi gidiyoruz." Daisy elini uzattığında tedirgince Lucifer'e baktım. Bizim evin önündeydik! Annemlere zarar vermesi an meselesiydi!

Lucifer sırıttı. "Gördüğünüz gibi, benimle kalıyor."

Arkadaki kız -ya da melek mi demeliyim?- öne doğru atıldı. "Bizimle gel." diyerek gülümsedi. "Hiç kimseye zarar veremez. Güçsüz durumda."

Lucifer tekrardan kaşlarını çattı. Elini havaya kaldırdığında kız geriye doğru savruldu. Ancak dedikleri gibi Lucifer de çökmüş durumdaydı, ayakta zor duruyordu. "Neria!" Bu ses tanımadığım kişiye aitti.

"Gabriel! Yap şunu!" Derek'in bağırmasıyla Gabriel bembeyaz kanatlarıyla birlikte havalandı. Kanatlarını çırptığında oluşan rüzgarı Lucifer'e doğru yolladı. Lucifer sert bir darbe aldığında bahçenin duvarına kadar sürüklendi.

Lanet olsun, melek ve şeytan kavgası arasında kalmıştım! Korku dolu gözlerle onlara doğru baktım. Aralarında Daisy eksikti. Derek, "Anna, gidiyoruz." diyerek elimi tuttu. Gözlerim dolu bir şekilde ona baktım.

"Annemleri tehlikeye atamam. L-lucifer onları öldürür!"

"Eve korumaları yerleştirdim!" Daisy'nin sesi araya girmişti. Derek güven verici bir şekilde gülümsedi.

"Artık hiçbir şeytan eve giremez, endişelenme. Şimdi diğerleri gelmeden bir an önce gitmeliyiz." dedi beni ikna etmek istercesine. Son kez Lucifer'e baktım. Yerde yatıyordu ve gözleri kapalıydı. "Ö-öldü mü?"

Neria sırıttı. "Şeytan kolay kolay ölmez. Şimdi daha fazla vakit kaybetmeden gidelim."


Hep birlikte eve gelmiştik. Tabii ki o eski ve içinde şeytanları yaktığım ev değildi. Daha iç açıcı ve temiz bir yerdi. Yine de rahat sayılmazdım. Lucifer annemi ve kardeşimi hipnoz etmişti. Onların yanına dönebilsem bile beni görmeyeceklerdi. Bunu ancak Lucifer bozabilirdi ama yapacağını sanmıyordum. Onu orada bırakmış ve meleklerle kaçmıştım!

"Lucifer'i hiç böyle görmemiştim." Neria'nın sesi odada yankılandı. Derek'in kaşları çatık biçimdeydi.

"Nasıl görmemiştin?" diye sordu Daisy. Neria Daisy'e samimi olmayan bir bakış attı.

"Gücünden bahsediyorum kardeşim." dedi imayla. "Evet, Mühür ile birlikte güçlerinin yarısı gitti ama bu kadar güçsüz düşmesi beni şaşırtıyor." Gabriel kafasıyla onayladı.

"Bunu ben de fark ettim ama bugün birçok gücünü kullandı. Bu kadar güçsüz düşmesi normal. Yarın eski haliyle döneceğine eminim." Dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Kaçtığım için beni öldürecek." Daisy gözlerini devirdi. Bu kıza gerçekten sinir olmaya başladığımı söylemiş miydim?

"Bunu yapamaz Anna. Mühürü bulmadan sana zarar verecek bir şey yapamaz. Aynı şekilde ailen için de geçerli. Onlara bir şey olursa seni elinde tutma tehditini ortadan kaldırmış olur." Derek'in söyledikleri mantıklıydı. Ama bu yine de içimi rahatlatmıyordu.

MÜHÜRWhere stories live. Discover now