ATAKAN BEY

3.1K 292 76
                                    

AŞK ARAYIŞ DEĞİL AŞK ADAYIŞTIR.

"Şu çikolatayı kim bulduysa ona günlerdir dua ediyorum."Bak cidden nerdeyse bir haftadır çikolata manyağı oldum ama hala bıkmadan usanmadan yiyorum. Ağzıma bir kaşık çikolata daha götürünce gözlerimi kapattım. Çikolata kadar güzel bir şey olabilir mi? Yo işte... Telefonum çalınca oflayarak elime aldım. Annem arıyordu. Bu defa da telefonu açmazsam bana hiç iyi demeyecekti. Telefonu açtığım anda azarı yedim.

"Nerdesin kızım sen illa bizi delirttikten sonra mı açacaksın telefonu... Cevap ver?"

"Bağırman bittiyse cevap veriyorum hala yaşıyorum..." Annemin karşı taraftan nefes alışverişi duyulunca sakinleşmeye çalıştığını anladım. "Kızım yapma böyle artık unut şu Atakan'ı ondan sana hayır falan gelmez..." Annem bile ona aşık olduğumu biliyordu da hala paşamız anlayamamıştı. Atakan deyince aklıma otelde uyandığım sabah gelmişti. Günlerdir o sabaha nasıl uyandıysam onun hayalini kurup öyle uyuyup uyanıyordum. Ne güzel de birbirimize sarılmış uyuyorduk. Keşke "Kızım kime diyorum. Baban o evi sana bizden uzak kal diye almadı."

"Tamam, Anneciğim söz yarın akşam sizdeyim. Benim şimdi telefonu kapatıp işe gitmem gerekiyor. Öptüm bay..." Ben kime yalan söylüyorsam babam günlerdir şirkete gitmediğimi biliyordu. Tamam, ama bugün son bugünden sonra kendime geliyor şu ruh halimden çıkıyorum. Alp beni şu halimle görse tam bir ergene benziyorsun diye alay ederdi. O an da zil çalınca kapıya baktım. Yoksa Alp mi gelmişti. Ağzıma bir kaşık daha çikolata alarak kapıya yöneldim. Delikten baktığımda Atakan'dı bunun derdi ne böyle günlerdir kapıma dayanıyor. Ondan uzak kalmaya çalışıyorum hala anlamadı. Yok, en iyisi bunu yüzüne söylemek yoksa her gün kapıma gelip duracak.

Kapıyı açtığımda tam konuşacaktım ki Atakan bunu anı bekliyormuş gibi beni es geçip içeriye girdi. "Tabi gir, hoş geldin."dediğimde kapıyı örtüp ağzımda kaşık ona baktım. "Ne oluyor Atakan, senin derdin ne?" diye sorduğumda elindeki ecza poşetini gördüm. İçinden bir şey çıkarıp bana uzatmadan önce eliyle ağzımda kaşığı alarak "Derdim bu Ahsen, tam olarak bu..."

"Ne diyorsun sen be derdinin benle ne alakası var git gebelik testini sözlüne yaptır." Dediğimde testi elime tutuşturdu. Başımı hafif kaldırıp yüzüne baktım. Yüzü kızarmış kahve gözleri çakırına dönmüş şekilde bana bakıyordu. "Ben sözlümle değil seninle birlikte oldum. Bu testi de senin yapman daha mantıklı değil mi?"

Ağzım açık teste baktım "Hayır, bana öyle bir hata yapmadığını söyle. Atakan bana sakın korunmadığını falan söyleme..." Başını olumsuz anlamda sallayınca elimi başıma götürdüm. "Sen manyak mısın be sarhoş olan bendim sen değil. Nasıl böyle bir hata yaparsın? Madem yaptım ertesi gün neden söylemiyorsun? Neden bugünü bekledin Atakan... Allah'ım ben sorma gereği daha duymadım. Nasıl bir aptalım."

"Dövünmek yerine gidip şu lanet testi yapar mısın?"

"Seni öldürürüm eğer test pozitif çıkarsa seni elimden hiçbir kuvvet alamaz. Duydun mu alamaz..." Sinirle yanından geçtiğimde hala idrak edemiyordum. Ben Anne falan olmak istemiyorum. Elimde kutu durunca "Bu lanet şey nasıl kullanıyor?"diye sordum.

"Ne bilim kızım üstünü falan oku bir şekilde yap işte ben burada bekliyorum..." Dişlerimi sıkarak tekrar arkamı ona döndüm. Nasıl dikkat etmez ya hadi ben sarhoştum aşıktım sana yapıştım sen necisin ergen gibi neden davranıyorsun? Ah başım beynim zonkluyor. Banyoya girince birkaç dakika nasıl yapılacağını çözmeye başladım. Sonra yapınca kapı çalındı. Elimdeki test çubuğuyla banyodan çıkıp yatağıma doğru giderek yatağıma oturdum. Test odaklı olduğum için yanıma gelip oturan adama bakmadım. Yine aynı yatakta yan yana olmanın etkisiyle biraz kıpırdandım.

BEY SERİSİ ~ TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now