ERDİNÇ BEY

2.7K 272 122
                                    

ERDİNÇ – TUTKU

"Ve Tutku sahalarda..."

Eve girmek için epey beklesem de sonunda evdeydim. Ellerimi birbirine sürttüğümde gülümseyerek evi süzmüştüm. Böyle biraz hırsız gibi görünsem de savaşta her şey mubahtı. Erdinç Bey beni görünce kesin delirecektir. "O halde sende delirmeyeceği şeyler yapmalısın, mesela banyo gibi..." Üstümde ki ceketi çıkartarak koltuğa atmıştım. Saçlarımı çözüp tokamı çantamın içine koydum.

Duşa girmeden önce kendime temiz kıyafetler bulmam gerekiyordu. Bunun için odalarda dolaşarak onun yatak odasını buldum. "Bu adam benden bile pasaklı..." Şuranın haline bak bu kadar berbat bir oda görmemiştim. "Tutku Hanım birinci kural; düşmanının gönlüne gir." Her erkeğin gönlüne giden yol yemek ve temizlikten geçer. Önce duş diyerek dolabını açıp temiz kıyafetler aradım. Bulduğum tek şey gecelik gibi olan siyah gömleğiydi.

Yetinmeyi bilen ben gömleği alarak odadaki banyoya girmiştim. Kendimi sıcak suyun altına bıraktığımda dünyada benden mutlusu yoktu. On dakikalık düş seansımdan sonra saçlarımı havluyla kurulayarak çıkmıştım. Eğer bu evde kalacaksam işe yaramalıydım. Bunun için de temizlik ve yemek yapmalıydım. Onca işten sonra da bir kez daha duşa girmem gerekecekti. Üstümdeki gömleğe bir kez daha bakarak yatak odasından çıktım. Televizyonu açıp şarkı kanalını bulduğumda saçlarımı yeniden toplayarak işe koyulmuştum.

İlk önce masada ki kahvaltılıkları toplayarak bulaşıkları makineye dizdim. Evi süpürme işine geçecektim aklıma kıyafetlerim gelince yine odasına giderek kıyafetlerimi makineye atmıştım. Gelmişken diyerek yatak odasını da temizlemiştim. "Bu iş sandığımdan daha uzun sürüyor..." Oflasam da başka çarem yoktu. Tek yol devrimdi, bu devrimi de ancak o adamın üstünde gerçekleştirebilecektim. Kemiklerim sızlamaya başladığında acıktığımı anlayarak kendime tost yaptım. Tostum bittikten sonra tekrar işe koyulmam gerekmişti. Temizlik yemek derken saati beş etmiştim. Belki altıya doğru gelir düşüncesiyle masaya iki kişilik servis açtım. O gelince hemen yemekleri servis ederek sonra da ondan kalış biletimi rahatlıkla alırdım.

Yemeklerin tadına baktığımda sırada kapı açılma sesi duymuştum. İşittiğim sesle birlikte üstüme başıma çeki düzen vererek girişe doğru baktım. Erdinç görüş alnıma girdiğinde salona bakıyordu Başını sağ tarafa yani benden tarafa çevirdiğinde beni baştan aşağıya süzdü. Onunla birlikte bende üstümdeki gömleğe baktım. Gömleğini izinsiz aldım diye kızmış olabilirdi.

"Sen şaka mısın?"

"Hoş geldin Erdinç, düşündüm ki oturup bir kez konuşursak bana bir şans verebilirsin." Erdinç elindeki anahtarı masaya koyarken bir sinirle yanıma gelerek koluma yapıştı. Yetti ama bu kolum senden çektiği kadar kimseden çekmedi.

"Elimden bir kaza çıkmadan hemen evimden gidiyorsun hemen!" Beni kapıya doğru sürüklerken bir yerlerden tutunmaya çalıştım. "Saçmalama ya ben nereye giderim. Lütfen izin ver konuşayım... " Desem de oralı olmadı. Kapıyı açıp beni dışarıya atacağı sırada bu defa ben onun koluna yapıştım. "Bu kılıkta nereye giderim." Dediğim anda durmuştu. Bana bir kez daha bakarken derin bir nefes aldım. "Eğer beni dışarıya atarsan bütün apartmanı başımıza toplar seni rezil ederim... Yani rezil etmemi istemezsin değil mi? Of, herkes beni bu halde görürse rezil olursun demek istedim."

"Kes sesini konuşmadığın anlarda daha az rezil oluyorsun. Şimdi içeriye gir üstünü giyin ve evimden çık git." Kapıyı çarptığında ne kadar nazik olduğunu düşündüm. Yine de ayağımı yere vurdurarak yanından uzaklaşmıştım. "Nereye gidiyorsun giyin dedim balkondan kendini atmanı değil." Balkona çıkacağım sırada ona dönerek kıyafetlerimi yıkadığımı söylemiştim. Onun yaptığı tek hareketse başına vurmaktı. Balkona çıktığım sırada karşı balkondan bir kız bana bakıp kıkırdadı bende ona gülümseyerek el salmıştım. "Yine ne yapıyorsun?" Kapı da duran adama bakarak çocuk sevgisi diye söylendim.

BEY SERİSİ ~ TAMAMLANDIDove le storie prendono vita. Scoprilo ora