NIGHT CHANGES ~TaeJin~

Bölüm 5

Jin, o vakitte Nyks'e adım attığında hala neden oraya geldiğini bilmiyordu. İlk kez buraya geldiğinde Taehyung'un onun defolmasını söylemesine rağmen bugün buraya kendisini davet eden yine, Taehyung'du.

Gece kulübünün içerisinden geçerken müzik her zamanki canlılığı ve tazeliğiyle yeterince gürültülüydü. Orada bulunan insanlar o kadar kendi dünyaları içerisinde kaybolmuşlardı ki, kimse Jin'in orada garip durduğunu bile anlamadı.

Fakat Jin'in ayık kafasıyla anladığı bir şey varsa, o da bugün kulübün daha kalabalık olduğuydu. Ayrıca ilk gittiği zamana kıyasla bu sefer vücutlarını açan servis çalışanlarının olmadığını fark etti Jin. Bugün hepsi de takım elbise giymişlerdi fakat onları diğer insanlardan ayırt edilmesini sağlayan parlak parçaları da vardı. Bazıları Jin'e göz kırpıp yanlarına çağırsa da Jin hemen onlardan uzaklaşmaya çalıştı.

Başına bu yüzden herhangi bir iş almamak için yine geçen sefer gittiği barmenin yanına gitmeye karar verdi. Taehyung'u en son sabahleyin gördüğü için şu an nerede ya da ne yaptığını bilmiyordu. Ne zaman ortalığa çıkacağını da bilmiyordu, tamamen sürpriz olacaktı kendisi için her şey.

Kafasında binbir düşünceyle barmenin yanına gittiğinde Jin, herkesin sürekli güldüğü, terlerinin birbirine karıştığı ve bedenlerinin birbirine çarpıştırdığı bu yerde barmenin oldukça sakin olduğunu gördü. Elindeki bezle barı silerken oldukça yavaş yapıyordu bunu. Jin o anda, kulübün olağan akışıyla ters aktığını düşündüğü bu barmenle konuşmanın iyi olacağını düşündü. Belki Taehyung hakkında bir şeyler de sorabilirdi ona çünkü buraya alışkın birisine benziyordu. ''Affedersiniz, Taehy-''

Taehyung'un tam ismini söyleyecekken büyük bir hata yaptığını fark ettiği için yarıda kesti lafını. Böyle bir ortamda onun ismi Vante'ydi, gerçek ismini söylememesi herkesin adına daha iyiydi. Barmen bu sırada sabırlı bir şekilde Jin'e bakıp tekrardan sözlerini toplamasını bekledi. ''Vante bugün performans sergileyecek mi?''

Barmen, Jin'i dinlemek için durdurduğu işini bu sorudan sonra devam ettirmeye başladı. Jin'e bakarken sanki Jin ona bir çocuğun nasıl dünyaya geldiğini sormuş da kendisi buna cevap veriyormuş gibi bir gülümsüyordu. ''Evet, sergileyecek. Buraya onun için gelmiş olmalısınız.''

Bunu söylerken çoğu kişinin Vante için geldiğini biliyordu, bu yüzden çok normal bir şeymiş gibi söyledi. Jin'in canı hafiften sıkılmıştı, buraya gelen o adamlarla aynı kefeye konulduğu için. Kendisi buraya diğer adamlarla aynı amaç için gelmemişti ama yine de bunu söyleyip barmene itiraz edemezdi. Konuyu biraz değiştirmeye çalıştı. ''Bugün çalışanlarınız hep takım elbise giymiş, ilginç bir şekilde.''

Jin'in ''çalışan'' lafına gülmeden edemedi barmen, nazik bir üslupla böyle dediği için. Jin'i iyice hafızasına kazımak için yüzüne dikkatlice baktı. ''Bugünkü konsept gereği böyleler.''

''Konsept'' diye içinden geçirdi Jin. Taehyung'un da böyle bir takım elbise giyip giymeyeceğini merak etti. Merakının yanı sıra bu üç öğe de kafasındaydı. Biseksüel olması, takım elbiseler ve Nyks. Üçünün de birbiriyle olan bağlantısını çözmeye çalışıyor fakat her seferinde Taehyung'un kendisiyle alay geçen yüzü gözü önüne geliyordu.

Düşünceleri arasında gidip gelirken o anda müziğin tanıdık tempo değişimini duydu Jin. Geçen sefer Taehyung'un sahneye çıktığı zamana ait bir tempoydu bu. Alt üstü bir melodi değişimiydi ama birazdan sahneye Taehyung çıkacağı için heyecanlandı. Kendisiyle beraber heyecanlanan çoğu kişi de, tezahürat yapmak için ''Vante!'' diye bağırmaya başladılar o sırada.

Jin, kendisini sandalyesinden arkasına döndürdüğünde onu gördü. Yüksek platforma çıkarken kendinden hiç olmadığı kadar emin yürüyordu. Üzerinde barmenin de dediği gibi konsept gereği siyah bir takım elbise varken aksesuar olarak camsız gözlük takmıştı. İşe yeni başlamış bir stajyer gibi görünümünün yanı sıra neredeyse parçalayıcı bakışları ve özgüvenli duruşu, birbiriyle çelişiyordu.