Bölüm 26

3.5K 276 859
                                    

Hoseok'un evinde en son bardağını içip başını masaya yasladığında, Taehyung gözlerini tekrardan açtığında geçmişinin puslu anılarındaydı. Her bilinci kaybettiğinde kendisini tekrardan geçmişinde bulması, haksızlıktı. Çoktan eskiyi eskide bırakmaya çalışırken en zayıf hale düştüğü zamanlarda yine kendisini buluveriyordu.

Bu sefer daha yakın bir tarihte görüyordu kendisini. Her şeyin daha da kötü olacağını düşünürken hayatına giren birisinin anısıydı bu. Kendisinin aksine hala içindeki saflığı ve iyimserliği kaybetmeyen bir çocuğun kapısını tıklattığı anı.

Okulda çok büyük hayal kırıklığıyla sonlanan ve hem itiraf ettiği çocuğu hem de ailesini derinden sarsan itirafından sonra okula bir süre gitmemişti. Gitmek için ne kadar kendini zorlasa da sabah uyandığında mide bulantısı ve karın ağrısından yatağından kalkmakta oldukça zorlanıyordu. Yaşadığı durum artık psikolojik olmaktan da ileriye gidip vücut fonksiyonlarını bile bozacak dereceye gelmişti.

Kendisi her ne kadar okula gitmese de okul hala devam ediyordu, keza dersler de. Dünya kendi yaşadıklarından bihaber bir şekilde ilerliyordu. Gerçi daha kendi ailesi bile bihaberken dünyanın bu şekilde olması olağandı. Fakat bütün bunlara rağmen ondan ilk haberi olan sınıfındaki Park Jimin olmuştu. Sınıftaki en azimli fakat en başarılı olmayan öğrenci. Sınıfın belki ilk beşine bile giremezdi fakat öğretmenlere örnek öğrenci diye sorulduğunda direkt olarak Jimin gösterilirdi.

Jimin'le Taehyung'un yollarının kesişmesi de tam olarak aynı grupta yer almalarıyla başlamıştı. Öğretmenleri kendi isteğine göre proje grupları oluştururken çalışkan öğrencilerle ilgisiz öğrencilerin arasında uçurum oluşturmamak için çalışkan öğrencileri dağıtmıştı eşit bir şekilde. Derslere son zamanlarda gitmeyen Taehyung'un grubunda da Jimin vardı.

O zamana dek birbirleri ile hiç muhatap olmamışlardı, ta ki Jimin onların evlerinin kapısını çalıp Taehyung'la proje ödevi yapması gerektiğini söyleyene kadar. Ders konusu oldu mu ailesi hiç geri durmazdı, durmamışlardı da. Jimin'i Taehyung'la beraber ödev yapması için karşılamışlardı sıcak bir şekilde.

Odasına geldiğinde Taehyung onu diğer insanlardan farksız görüyordu. Evine kadar gelip ödevden bahsetmesi pek ilgisini çekmemişti. Kendisinin ilgilendiği şey ödev veya herhangi bir ders değildi. Sürekli sorduğu neden sorusuna yanıt vermekti isteği. Kendisini anlamak istiyordu. Diğerlerinden neden farklı olduğunu sorguluyordu odasında. Herkes karşı cinslerinden hoşlanırken neden o hoşlanamıyordu? Farklı olmak belki o kadar da anlatıldığı gibi güzel değildi.

Etrafındaki kişilerin nasıl olduğunu fark etmeksizin kendi içine kapandığı o dönemde Jimin'i de görememişti. Aksine onu gören kişi Jimin'di ve bunu başarması da pek zor olmamıştı. Zira Taehyung'un okuduğu kitaplardan onun da kendisi gibi olduğunu anlaması uzun sürmedi.

Herkesin birbiriyle top diye dalga geçtiği ve ailelerin hetero olmayan filmleri ya da kitapları yasakladığı o dönemde kimse böyle bir şeye kalkışmazdı. Ağzı süt kokan okul arkadaşları daha cinsellik kelimesini tabu olarak görüp bunun hakkında konuşamıyorlardı bile. Buna rağmen karşısındaki Taehyung hiç onlara benzemiyordu. Jimin okuldaki söylentilere pek kulak asmazdı ama Taehyung hakkındaki söylentileri hatırladığında bu sefer bunun gerçek olduğunu kendi gözleriyle de görebiliyordu.

Okuldaki erkeklerin onunla tiksintiyle dalga geçtiğini hatırlayınca Taehyung'la kesinlikle arkadaş olacağına karar vermişti. Bu yüzden okul projesini bir kenara bırakıp onun okuduğu eşcinsel kitap hakkında konuşmaya başladığında ilk defa Taehyung'un dikkatini topladı kendi üzerinde. O günden sonra proje yapmak adına onun odasına her girişinde birbirleriyle daha çok konuşur olup daha çok şey paylaşmışlardı.

NIGHT CHANGES ~TaeJin~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin