BU ŞEHRİN GÜRÜLTÜSÜNDEN UZAK

38Bölüm

Canlarım,cancijlerim benim güzel okuyucularım.Neden şu alttaki oy buton'una ve yoruma en azından bir kalp bırakmıyorsunuz acaba??.
Lütfen en azından bir kalp bırakın eğer buna herkes en azından bir yorum yaparsa bende hemen bölüm atıcam sınır(100yorum) lütfen yapın çok bir şey istemiyorum.Başkaları 1000yorum fln istiyor benimki az bile bence.🌼💫.

~~~~~~~~~~~
İçeri girdiğimizde Alp polarını ve kazağını hızlıca çıkarıp bana verdi.
Benim gözlerim şaşkınlıkla açılırken Alp hızlıca kaloriferi açıp kendini koltuğa attı.
"Of ne gündü ya ".Alpin karın kaslarından bakışlarımı çekip Alp'e baktım.

"Efendim,bir seymi dedin?".
Alp'in dediği şeyi anlamıyarak tekrar sorduğunda gülüp ayağa kalktı.
"Yok bir şey ,hadi git duş al hasta olucaksın ".
Başımı tamam anlamında sallayıp hızlıca odama çıktım.Elimdeki Alpin kıyafetlerini ve kendi ıslak kıyafetlerimi çıkartıp sepete attım.
Sepetin Neredeyse yarısı su olmuştu.Kesin hasta olucaktık.

Sıcak suyun altına bedenimi bıraktığımda biraz olsun rahatlamıştım.Bedenime havluyu sarıp duştan çıktığımda odamında ısındığını farkettim.Alp açmıştı galiba.
Bu görüntü hoşuma giderken üzerime alp'le aldığımız pijamalarımdan birini giyip saçlarımı kuruttum aynada en son yansımama baktığımda elim istemsizce dudaklarıma gitti.Az önce Alp beni öpmüştü . Dudaklarım kendiliğinden kırılırken saçlarıma şekil verip aşağı indim.

Merdivenlerden aşağı inerken Alp'in odasından gelen su sesiyle onunda benim gibi duş aldığını anladım.
Merdivenlerden ikişerli bir şekilde inerken sıcak anında bedenimle buluşmuştu.

Cama başımı çevirdigimde hala yağmur yağdığını gördüm.Bu görüntü gülümsememe neden olurken karnımdan gelen sesle mutfağa geçip dolabımı açtım.
O kadar koşmanın ardına acıkmıştım gercekten.Alp'te açıkmış olmalıydı.
Ne yapsam diye düşünürken arkamdan gelen sesle başımı korkuyla buzdolabının kapağına vurdum.

"Oovv başım".Başımı tutarken Alp hızlıca yanıma gelip yüzüme baktı.
"Nil iyimisin güzelim?".
Başımı olumlu anlamda salladıgımda ikna olmamış olucakki elimi tutup başıma baktı.Alpin anında yüz şekli değisirken yüzünü buruşturup buzluktan buz alıp yanıma geldi.

"Bu skadar sakar olmak zorundamısın gerçekten?"Alp başıma buzu koyarken acıyla inliyip göz devirdim.
Sonunda şişmesini engellemiş alp'le birlikte Hamburger yapmak için kolları sıvamıştık.
"Furkan"larla konuştum.Eşyalarımızı bugün getiricekler bir kaç saate inerler".

Ağzıma dogradigım domates dilimini atıp Alp'e çevirdim bakışlarımı "hocayla konuştunmu peki ?".
Başını olumlu anlamda sallayıp köfteleri pişirmeye başladı.
"Evet eve geldiğimizi söylediğimde bir şey demedi ".

Başımı sallayıp masayı kurdum ve sosları dolaptan çıkardım.Aklıma gelen şeyle gözlerim anında açılırken hemen Alpin yanına gittim.
"Alp?"

Başını yaptığı işten kaldırıp bana baktı"Nil?"

Gözlerimi devirirken gülüp burnumun üzerinden öptü ve arka tezgaha geçti.Hemen yanına gidip yüzüne baktım.
"Bu akşam annenler yemeğe gelicek ve biz hazırlık yapmadık".

Gözlerini devirirken dogradıgı salata dilimini ağzıma atıp beni susturdu.
"Bu kadar telaş yapma daha sabah bile olmadı Ayrıca ben sana güveniyorum halledersin sen".
Telaşlanma diyordu ama evde neredeyse hiç bir şey kalmamıştı kamp'a gitmeden önce neredeyse hepsini tüketmiştik.

Tekrar ağzımı açtığım sırada elime hazırladığı tabakları verip gülümsedi ve omuzlarımdan tutup masaya yönlendirdi beni.
"Ya Alp bende güveniyorum kendime ama o yüzden korkmuyorum.Hemde evde neredeyse hiç bir şey yok alışveriş'e çıkmamız lazım ".