44Bölüm"Avuç İçi"

88.8K 4.2K 1.4K
                                    

Kasıklarımda hissettiğim sızıyla hızlıca yerimden kalktım.Gerçekten canım acımıştı.Yorgun gözlerimi ovalayıp,yatakta kımıldanan Alp'e döndüm huzurla.Dokunma isteği uyandıran kusursuz bir yüzü vardı.
Yüzümde istemsizce bir sırıtış belirdi.
Dün onun olmuştum tam anlamıyla,
ve o da benim.
Alp yastığa sarılmış bir şekilde uyuyordu.Dudaklarını hafifçe büzmüş, saçları anlına düşmüştü.Hemen kalkıcagını zannetmiyordum.

Alp'in yanağına küçük bir öpücük kondurup ardından duş almak için lavaboya ilerledim.Güzel bir duş aldıktan sonra aynanın karşısına geçip saçlarımı kuruttum ve ardından şekil verip bol bir şekilde ördüm.
Önlerden bir kaç tutam çıkarttıktan sonra hazırdım.
Üzerimede beyaz boğazlı kazak ve siyah pantolon giyip Alp'e baktım tekrardan.Uyanmak gibi bir düşüncesi yoktu anlaşılan.

Yanına yaklaşıp yatağın kenara eğildim.Aslında uyandırırdım ama çok utanıyordum ve cümleleri toparlıyamazdım büyük ihtimalle.
O yüzden en iyi seçimin aşağı inip kahvaltı hazırlamak olduğuna kanaat getirip odadan çıktım.
Ses yoktu evde , galiba hala uyuyorlardı çocuklar.Merdivenlerin son basamağına geldiğimde,hala uyuyan Jale'ye bakıp ardından parmak uçlarımla mutfağa ilerledim.
Ya ben çok erken kalkmıştım ,yada bunların uykusu ağırdı.

Kahvaltılıkları masaya dizdikten sonra seviceklerini düşündüğüm bir kaç bir şey daha yapıp masayı son kez konturol ettim.
Merdivenlerden gelen bagırışma ve ayak seslerini duymamla hızlı adımlarla mutfaktan çıktım.Yine ne olmuştu acaba?.

Kaan hızla merdivenin başına geldiğinde ayağı takılıp yere düştü.
"Off, çocuğum iyi durumda değil galiba ".Kaan'ın inleyerek söylediği cümleleri anlamlandıramıyarak hızlıca yanına çöküp yüzüne baktım.
"Kaan iyimisin?"diyerek sorduğum soruyla başını yerden kaldırıp,iyiyim dercesine parmağını kaldırdı.
Yukarıdan gelen bagırışma sesleriyle yerden kalkıp bakışlarımı yukarıya çevirdim.
"Nerde lan o şerefsiz?". Yusuf bağırarak sinirli bir şekilde aşağı inerken kaan'dan bahsettiğini çok net anlıyabilmiştim.Yine ne yapmıştı acaba.Bakışlarımı yere indirdiğimde kaan'ı göremiyip etrafa bakındım.

"Nerde yenge o ?"Yusuf sinirli bir şekilde soruyu bana yönetirken, bilmiyorum dercesine ellerimi kaldırıp önümde salladım.
Yusuf mutfağa ve koltukların arkasını ararken büyük ihtimalle sesten uyanan Alp,onur ve Furkan teker teker aşağı indiler.
Onur noluyor dercesine bana bakarken "bilmiyorum "diyerek bakışlarımı Alp'e çevirdim.

Alp yarı açık gözlerini ovarken bir anda bana bakmasıyla hızla önüme dönüp evin içinde dolanan Yusuf'a baktım.Gercekten çok utanıyordum ve yüzüne bir süre bakamıcaktım anlaşılan.
Alp merdivenlerden inip yanıma geldiğinde, önümüzden geçen Yusuf'u kolundan yakalayıp"noldu lan ,niye evin içinde deli dana gibi koşturuyorsun dedi ?".

Alpin hafifçe dudağı yukarı kıvrılırken, bana bakıp tekrar Yusuf'a döndü.Dana dediği için gülüyordu gıcık kesin.Her konuda benimle uğraşmayı nerden buluyordu anlamış değilim.

"Ya abi bu mal kaan resmimizi çekmiş  pelin'e atmış ,altınada namusun ,namusumdur yazmış .Şimdi gelde dövme ".
Ben dahil herkes gülerken Alp ,Yusuf'a kısık gözlerle bakıp sabır dilercesine konuşmaya başladı."Eee ne var oğlum bunda ?.Arkadaşın o senin onuda kıskanıcak halı yokya kızın?".

Alp'i başımla onaylarken Yusuf hızlıca telefonu cebinden çıkartıp Alp'e uzattı.Bir yandanda hala açıklama yapıyordu."Bak abi böyle bir resim sizin düşündüğünüz gibi değil yani".
Furkan ve onur resme bakmaya çalışırken ,aralarından başımı uzatıp ekrana baktım.Kaan Yusuf'un başını göğsüne yaslamış ve ellerini Yusuf'un saçının içinden geçirmişti.Yusuf'sa her şeyden habersiz uyuyordu sessizce.

BU ŞEHRİN GÜRÜLTÜSÜNDEN UZAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin