BU ŞEHRİN GÜRÜLTÜSÜNDEN UZAK

46Bölüm"Ben burdayım, sen orda"

"Yok öyle bir şey korkma .Seni yanımda götürüyorum".

"Nasıl olucakmış o ki?.Ben burdayım sen orda?" .

Çocuk küçük kemikli elleriyle kalbini gösterdi usulca."Hayır ben burdayım ,sense burda.

~~~~~~~~~~~∆
Sabah uykumu almış bir şekilde kalkıp, Jaley'leyle birlikte kahvaltı hazırlamıştık.Hala kasıklarım ağrıyordu ve dün teyze bizi kovaladığından ağrı kesiciyi unutmuştuk.İdare ediyordum şuanlık ama sonrasını düşünemiyordum.
"Senmi aldın lan şarj aletini ?"Furkan mutfaktan içeri girip Yusuf'a elindeki telefonu gösterdi.
Masadaki bütün bakışlar Yusuf'a çevrilmişti anında.
Yusuf ağzına attığı zeytini çıkartıp başını korkuyla hayır anlamında salladı.
Kaan anında Yusuf'un boynuna sarılarak"Kemal'im yapmaz "diyerek bağırdı.
Herkes gülmeye başlarken, Yusuf kaan'ın ellerini boynundan ayırmaya çalışıyordu.
Yusuf kaan'ı kendinden uzaklaştıramıyınca, kaan'ın yanında oturan Alp t-shirt'ünden tutup"otur lan yerine"dedi ve kaan'ı bar taburesine oturttu.
Bir kez daha anlamıştım ne güzel anlaştıklarını.
"Lan almadık diyoruz ne uzatıyorsun?". Yusuf tekrar kendini savunmaya başlarken, bütün bakışlar tekrar ona döndü.

Furkan,"Kahvaltımı yapıcam ,sonra gidip bakıcam ,eğer senin çantandan çıkarsa ,onu senin ...".
Alp'in Furkan'a bakmasıyla,  sözünü bitirmeden sinırle yerine oturdu.Alp başını olumsuz bir şekilde, iki yanına sallayıp çayından bir yudum daha aldı.
İlerleyen dakkalarda kimseden çıt çıkmıyordu.Ortam iyi olsun diye bir kaç kere konu açmaya çalıştım ama bugün galiba kimse havasında değildi.
Alp'e başımı çevirdigimde telefonuyla ilgilendigini gördüm.
Bizimle ilgilensin diye masanın altından ayağımla bacağına sürtündüm.
Alp hiç etkilenmiyormuş gibi devam etti telefonuna bakmaya.
Bu sefer daha çok eğilip,bir süre bacağına vurdum yavaşça.

"Doğruyu söyleyin lan kim aşık bana ?.Bak kızmıcam anlayış gösterebilirim insanlık halidir sonuçta . Hayır yani bende etkileniyorum bazen kendimden ".
Kaan konuşmaya başlayınca bütün gözler ona döndü.Kimse neyden bahsettigini anlamamıştı ama ben galiba anlamıştım.
Alp,"yine ne saçmalıyorsun lan ?"diyerek ağzına salata dilimlerinden bir  kaç tanesini attı.

"Abi iki saatten beri bacağımı okşuyor biri.Ama bu kesin Furkan'dır. Zaten gecede dayayıp duruyordu arkadan.Anlamıştım ben yani ilgisi olduğunu".
Kaan sözünü bitirip Furkan'a çatık kaşlarla bakmaya başladı.
Furkan önündeki peçeteyi eliyle buruşturup, önümde oturan kaan'a hızlıca fırlattı.
"Ne diyon lan mal.Seninle ilişkiye giricegime gider jaleyle girerim daha iyi.O derece yani".

Kıza resmen hakaret etmişti ve eminim bu jalenin canını çok acıtıcaktı.Bakışlarımı Jale'ye çevirdiğimde sinirli bir şekilde dudaklarını birbirine bastırmış, çatalını tuttuğu elini sıkmıştı.
Hemen lafa atlayıp "öyle demek istemedi yani...".
Jale lafımı bitirmeme izin vermeden hızlıca masadan kalkıp içeri geçti. Alp'e dokunuyorum zannederken kaan'a dokunmuştum ve olay nerde bitmişti.Bütün erkekler böylemiydi gerçekten?.
Masadan hızlıca kalkıp sinirle Furkan'a baktım.
Yüzünde pişman olmuşcasına bir ifade vardı ama sonra eski umursamaz haline geri döndü.

Masadan kalktıktan sonra içeri geçmek için adımlarken, Alp'in sözleriyle geriye döndüm."Nereye?".

"Nereye olabilir , Jale'ye bakmaya ".
Bir adım daha atarken yine beni durdurdu.
"Neden bu kadar kızdıki?.Herkesin düşüncesi farklıdır.Sadece fazla  abarttı".
Alp'e sinırle bakarak bedenimi tamamen onlara döndürdüm.
"Herkesin düşüncesi farklıdır ama insanların yüzüne karşıda böyle söylenmez.Kalbi kırıldı kızın".

Alp dudaklarını birbirine bastırıp tabağına geri dönerken Furkan'a son bir kez daha bakıp , içeri geçtim.
Kızı düşünmüyorlardı hiç.Kalbi kırılırmı ,kırılmaz mı umurlarında değildi.
İçeri geçerek koltukta oturan jalenin yanına oturdum yavaşça.
Ağlamıştı.Ben yanına oturunca gözlerini silip burukca gülümsedi.
Hemen bir şeyler demem gerekiyordu ama pek faydası olucagınıda düşünmüyordum.
"Jale Boşver tamam mı?.Furkan öyle demek istemedi.Sen benden daha iyi tanıyorsun onu hem umursamaman gerekir ".